Kewell'dan transfer dersi
Harry Kewell, Galatasaray açısından ayrıcalıklı bir futbolcu. Göreve bakış açısıyla, kritik anlarda ortaya çıkışıyla Hagi'yi anımsatıyor. Attığı 9 golle Galatasaray'ın birinci, Süper Lig'in ise ikinci golcüsü konumuna gelen Kewell, Avrupa'da da 4 golle dikkat çeken bir performans sergiledi. 'Açık, bek, stoper' derken bu sezon santrfor da oynadı. Hiçbirine de itiraz etmedi! Performansının yanı sıra profesyonelliğiyle de örnek bir isim Kewell. Avustralya basınında çıkan transfer haberlerini yalanlayan Kewell'ın sözleri enteresan: "Ben kesinlikle futboluma konsantre olmak istiyorum. Transfer işi kulübümün ve menajerimin konuşacağı bir olay. Bu tip transfer olaylarına dahil olursam performansım düşebilir. Bu konu kulübüm ve menajerim arasındadır.'' Kimseyi kırmadan, gerginlik yaratmadan, olaya doğrudan dahil olmadan topu menajerine atıyor. Ne "Kalacağım" diyor, ne de "Gideceğim"... Hayatını etkileyecek olan transfer için sarf ettiği sözleri aslında her kulüp futbolcularına "ders" olarak okutmalı. "Transfer olayları nedeniyle performansım düşebilir. Bu konuyla menajerim ilgileniyor" sözleri her profesyonel futbolcunun kulağına küpe olmalı. Tabii bir de futbolcuların ikinci iş yapma durumları var ki, bence esas performansı etkileyen mevzu bu. Asıl gelirini futboldan sağlayan futbolcular, en verimli oldukları dönemde benzin istasyonu işletmekten tekstile, köfteciden bar işletmeciliğine kadar birçok farklı işe soyunuyor. İlginçtir, hemen hepsi "bilmedikleri" bu işlerde çuvallıyorlar. Bence kulüplerin sözleşmeleri devam ederken, milyonlarca dolar verdikleri futbolcuların, anlamsız bir gelecek kaygısıyla ikinci işlere yönelmelerini kontrol altına almaları gerekiyor. Çünkü herkes Kewell değil!..
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.