Boşa giden paralar
- Bülent Tulun Yazıları
- 01 Kasım 2010, 21:42:46
Orta sahayı ve savunmayı kuvvetli tutayım, basan sert bir savunma önündeki ikili agresif olsun, bu arada golü de bulurum düşüncesi modifiye edilmiş bir catenaccio ile ara dönemi geçiririm, çalkantıdaki bir takım için doğru idi.
Takım olabilmenin ne demek olduğunu bilen, yaşayan Hagi önce bunu tesis etmek yolunda mesafe aldı.
Aslında, faturanın hep teknik direktörlere kesildiği Galatasaray'da Hagi tercihinin bir mecburiyetten kaynaklandığı tüm kamuoyunun malumuydu.
Bu görevi kabul etmek Hagi adına büyük cesaret örneğiydi. Çünkü Galatasaray yönetimi tez konusu antrenör trafiğiyle maruf bir yönetime sahipti. Futboldan bu derece iyi anlayan ve yorumlayan bir yönetim(!) az bulunurdu.
Kewell ve Misimovic'in işi zor
5 yıl evveline göre daha olgun, dengelerini daha iyi kurmuş ve böyle bir görevi hazmetmiş görünen Hagi, çok inanılarak bu göreve getirilmediğini iyi biliyor. Konumunun ne kadar hassas dengelerde dolaştığının çok farkında. Arda-Elano-Baros-Kewell takıma katılabilecek duruma geldikleri zaman asla dördü bir arada oynayamayacak. Bu kadar savunma yönü zaafiyeti olan yaratıcı oyuncuya Hagi sistemi cevap vermeyecektir.
Bu oyuncular içinde şansı en az olan Kewell. Misimovic ise iyi bir yedek olacaktır.
Kaybedilen her maçtan sonra birkaç oyuncusunu kamuoyunun önüne atan Rijkaard bir servet sayılabilecek bakiye parası karşılığı teminat mektubunu alarak, karşılığında malum kişileri rencide edecek bir kelam etmeden gitti.
Anlaşma böyleydi. Çalışmayacağın sürenin parasını al ama konuşma!
İyi bir anlaşma yönetim için. Ödenecek para Hagi'nin 1 yıllık ücretinden daha fazla.
Zamanlarının ciddi bir kısmını, kendilerini eleştiren spor yazarlarının işten çıkarılması çabasıyla geçirenler, biraz da beyhude harcanan Galatasaray'ın paralarını kurtarmak için uğraşsalar daha iyi olacak.