Öz eleştiri...
- Bülent Tulun Yazıları
- 30 Nisan 2010, 01:21:37, Güncelleme: 30 Nisan 2010, 01:34:00
Galatasaray Başkanı Adnan Polat, Galatasaray Lisesi Mezunlar Derneği'nde bir bilgilendirme toplantısı yaptı. Çeşitli konularda dernek üyelerine bilgi aktardı ve gelecekten bahsetti. Daha ziyade idari ve mali konuların ağırlıklı olduğu bilgilendirmede, sportif anlamda çok önemli bir söylemi vardı. Başkan "Artık sansasyonel ve pahalı transfer yapmayacağız" dedi.
Bu söyleme analitik olarak bir değerlendirme yaparsak şöyle bir sonuç ortaya çıkar:
1- 2006 yılından beri, her yıl en az 10 oyuncu yollayıp 10 oyuncu aldık.
2- Türk futbol tarihinin en yüksek bonservis ücretli yabancı oyuncularını transfer ettik.
3- Bu oyuncuların yüzde 80'inden verim alamadık.
4- Birçok yabancı oyuncuyu hem alırken hem yollarken para verdik.
5- Beklediğimiz başarıyı ise yakalayamadık. Üstelik son 2 sezonu da 5. ve 3. olarak tamamladık.
6- Bu transferlerden dolayı da kulübü ciddi bir mali yükümlülük altına soktuk.
Galatasaraylılar unutmaz
Gerçekten de sürekli savunma güdüsüyle, başarısızlıklara kılıf ve neden yaratma ustası olan ülkemiz insanı için önemli bir otokritik yaptı sayın Polat...
Aslında sadece sansayonel yabancı transferler değil, ümit vadettiği ileri sürülerek hiç de mütevazı olmayan paralarla alınan genç oyuncular da bekleneni verememişti bu sürede.
Barış, Serkan Çalık, Alpaslan, Serkan Kurtuluş, Yaser... İlk akla gelenlerden.
Tabii ki bu verimsizliğin tüm faturasını mezkur oyunculara kesmemek gerekir. Kararları verenlerin ve operasyonları yapanların hiç mi yanlışı yok?
Öz eleştiri yapmak çok pozitif bir davranış. Liderlik kaliteleri içinde ciddi bir faktör. Ama bunu yaparken adalet ilkesini de gözardı etmeyip, tüm dahili olanları da eleştiri paketinin içine koyarsanız inandırıcılığınız pekişir.
Artık ile başlayan söylem bana göre çarpıcı.
Umarım yakın bir zamanda ciddi bir topluluk önünde söylenen bu sözler unutulmaz.Galatasaraylı'nın hafızası kuvvetlidir.
Bu söyleme analitik olarak bir değerlendirme yaparsak şöyle bir sonuç ortaya çıkar:
1- 2006 yılından beri, her yıl en az 10 oyuncu yollayıp 10 oyuncu aldık.
2- Türk futbol tarihinin en yüksek bonservis ücretli yabancı oyuncularını transfer ettik.
3- Bu oyuncuların yüzde 80'inden verim alamadık.
4- Birçok yabancı oyuncuyu hem alırken hem yollarken para verdik.
5- Beklediğimiz başarıyı ise yakalayamadık. Üstelik son 2 sezonu da 5. ve 3. olarak tamamladık.
6- Bu transferlerden dolayı da kulübü ciddi bir mali yükümlülük altına soktuk.
Galatasaraylılar unutmaz
Gerçekten de sürekli savunma güdüsüyle, başarısızlıklara kılıf ve neden yaratma ustası olan ülkemiz insanı için önemli bir otokritik yaptı sayın Polat...
Aslında sadece sansayonel yabancı transferler değil, ümit vadettiği ileri sürülerek hiç de mütevazı olmayan paralarla alınan genç oyuncular da bekleneni verememişti bu sürede.
Barış, Serkan Çalık, Alpaslan, Serkan Kurtuluş, Yaser... İlk akla gelenlerden.
Tabii ki bu verimsizliğin tüm faturasını mezkur oyunculara kesmemek gerekir. Kararları verenlerin ve operasyonları yapanların hiç mi yanlışı yok?
Öz eleştiri yapmak çok pozitif bir davranış. Liderlik kaliteleri içinde ciddi bir faktör. Ama bunu yaparken adalet ilkesini de gözardı etmeyip, tüm dahili olanları da eleştiri paketinin içine koyarsanız inandırıcılığınız pekişir.
Artık ile başlayan söylem bana göre çarpıcı.
Umarım yakın bir zamanda ciddi bir topluluk önünde söylenen bu sözler unutulmaz.Galatasaraylı'nın hafızası kuvvetlidir.