İki uçlu bıçak

Hiçbir sisteme ve metoda dayanmayan Fortis Türkiye Kupası kuraları sonucunda çeyrek finalde Galatasaray ve Fenerbahçe eşleşti. Şu tuhaflığa bakin ki Avrupa kupalarında ciddi maçları olan iki takımımızın son derecede sıkışık bir maç takvimine bir de 2 adet derbi maçı sıkıştı. Galatasaray açısından bakarsak artı ve eksi yönleri bayağı önemli bir karşılaşma olacak.

Çaylaklar sıkıntı yaratır
Yaşadığı olumsuzlukları pozitif bir şekilde sinerji ve dayanışma şekline dönüştürmeyi en iyi uygulayan Galatasaray, Şükrü Saracoğlu sendromunu üzerinden atarak bir zaferle birçok problemini halının altına süpürmek isteyecektir. Müzmin sakatlarının ciddi bir şekilde kadro kurmayı zorlaştırdığı bir ortamda yapılan disiplin şovları ile kenetlenen futbolcular en büyük sıkıntıyı ilk defa Saracoğlu'na çıkacak çaylak oyuncularının adaptasyon bozukluğu ile yaşayabilirler. Olası bir galibiyet halinde taşınacak onur kadar alınacak bir mağlubiyet yoğun maç trafiğinde, gelecek önemli karşılaşmaların psikoljisini de etkileyecektir.

Motive etmek gereksiz
Bu boyuttaki derbilerde düşünülenin aksine takımı motive etmek, maçın önemini anlatmak gibi absürd uygulamalar, futbolcuların en sevmediği aksiyonlardır. Maçın önemini futbolculardan daha yoğun bir şekilde kimse düşünemez ve yaşayamaz. Hele yönetim ile yapılan moral yemekleri ise başlı başına işkencedir futbolculara. O oyuncular tüm hafta boyunca o maçla yatarlar kalkarlar, takım içindeki ağabeyler duruşları ve düşünüşleri ile takımı en iyi motive edebilen kişilerdir.

Dostluk baki kalacak
Kıyasıya bir mücadele ve tansiyon yüksekliği içindeki maç zaman zaman düşmanlık sınırlarını bile zorlamasına rağmen unutulmaması gereken, özel yaşamlarında her iki takım oyuncularının son derce dost olmalarıdır. Bu ne ilk ne de son G.Saray-Fenerbahçe maçı. Yıllar geçecek, derbiler devam edecek. Tüm futbol ailesinin keyifli ve centilmen bir maç seyretmesi ve görsel bir doyum içinde geçmesini diliyoruz.