Otoban mı patika mı?

Sürekli şunu yazdım ve söyledim; bu takım devamlı olarak değişik kadrolarla maça çıkıyor ve istikrarı yakalayamıyor. Görünen o ki benim bu düşüncem geç de olsa dikkate alındı. Doğru futbol mantığı işlemeye başladı. Yani şöyle bir şey; otobana çıkıyorsunuz Ankara'ya giderken otobandan gidiyorsunuz. Belli bir güzergahı var. 3.5-4 saatte Ankara'ya ulaşıyorsunuz. Bir de onun yanında eski patika bir yol var; dağ, tepe, dere dolanarak böyle gider, dar bir yoldur. O yoldan da Ankara'ya gitmeye kalkarsanız herhalde bir 7-8 saati bulur. Bu küçük yol örneği şunu demek istiyor; maceraperest olmaya gerek yok! Bakın son haftalarda kazanan takım, bozulmamaya başladı, aynı kadro yoluna devam ediyor. Bu da takımın performansını yükseltti. Tabata'yı doğru yerinde oynatmaya başlayınca, kazanıyorsun, Yusuf oyuna girdi, toparlıyor artık. Holosko toparlandı, Bobo istikrarlı gidiyor. Biraz da Nihat ve Tello'yu hareketlendirebilirseniz çok iyi bir Beşiktaş'ı görme şansınız daha da yükselecek. İşte Antep 25 gole ulaştı, 21'ini yabancıları attı. Bu ne demek? Yabancılara dikkat!..

Savunmanın zaafları
Defansında zaafları var. Beşiktaş'ın defansı oturdu. Daha iyi futbol oynuyor oyuncular. Özellikle burada Ferrari'den sonra Sivok- Toraman ikilisi göbekte doğan krizi birlikte çözdüler. Antep takımı çok beraberliğe oynuyor. Orta sahası al gülüm, ver gülüm yapıp iyi pas yapıyor ama hedefe gidemiyorlar. Ayrıca disiplinsizler! Beşiktaş'ın orta sahası daha disiplinli. Orada Ernst ve Fink durmasını bilen futbolcular. Bu da önemli bir disiplin sağlıyor takıma. Beşiktaş'ın forveti de şimdi daha güçlü. Ve o bölgede oynayıp iş yapabilecek oyuncu sayısı da fazla. Mustafa Denizli de takımına çok temkinli futbol oynatıyor. Ama bu G.Birliği maçında iflas etti. Kazanan ve kazandıran, özgürlüğü ve hücumu seven futbolcular oldu. Bu mesaj da neyi anlatıyor? Basit. Demek ki bu maçta bu takımın futbol düşünce felsefesi bu olmalı.