Spor yazarları Tümosan Konyaspor - Trabzonspor maçını değerlendirdi

REHA KAPSAL – RİSK

Trabzonspor'un Avrupa macerası açısından Konyaspor maçı çok önemliydi. Konyaspor'un tek düşüncesi topu bordo mavililere bırakarak kazandığı toplarla hücum geçişi yapmaktı. Topa sahip olmak iyidir ama buna bir prensip olarak bakmak ve sahada öyle organize olmak gerekir. Bir de ön alan presi ve karşı pres planı yetersiz kaldı. Merkez orta sahada kreatif oyuncusu olmaması da bence çok önemli sorun üretkenlik ve oyun dengesini oluşturmak açısından. Maçın çok temposuz olmasının en önemli nedeni iki takımın da kaybetme kaygısını üst düzeyde yaşaması idi. İkinci yarı biraz daha tempo yükseldi. İki takımın orta sahalarının oyundan düşmesi ile bu alanlar pas edilerek direkt hızlı hücumlarla gol bulma düşüncesi ortaya çıktı. Sikan'ı sol çizgi yerine hücumda merkezde oynatmak gerekir. Burada iki santrforlu oyunla rakibi daha tedirgin etmek lazımdı gol bulmak ve de galip gelmek için.

Cham, 10 numaralı formanın hakkını ve ağırlığını yerine getirecek bir oyuncu değil. Bu mevki için sezon başından beri dile getirdiğim gibi uygun profilde bir oyuncu değil. İç sahada oyuncuların verdiği başarılı performansın dışarıya taşıyamamasının bazı nedenleri sanki seyircinin yarattığı başarılı atmosfer ve formanın ağırlığı gibi. Trabzonspor'un ne takım ne de oyun lideri var sahada. Deplasman oyunlarında galip gelmek fark yaratmak başarılı olmak istiyorsanız daha korkusuz daha cesur olup risk almak gerekir. Çünkü futbolda risk alacaksın. Risk almazsan o zaman en büyük risk olur. Trabzonspor'un bu kötü ve başarısız deplasman karnesinin en önemli nedenlerinden biri sanırım.

ZEKİ UZUNDURUKAN – ÇAĞDIŞI FUTBOL

Trabzonspor'un evinde oynadığı futbolla; deplasmanda gösterdiği performans arasında güneş ışığı ile mum aydınlığı kadar fark var… Bu sezon deplasman galibiyeti olmayan Trabzonspor, Konya deplasmanında da maça vasat bir oyun ile başladı. Bordo-mavililer, önde top tutmakta zorlanırken, net bir pozisyona girmeyi de başaramadı. Trabzonspor, koca 45 dakikada sadece Mustafa ve Vişça ile Konyaspor kalesini yoklayabildi. 10 numara pozisyonunda görev alan Muhammed Cham, hücuma bir katkı veremedi ilk yarıda. Trabzonspor son derece yavaş oynuyor. Sikan dışında topla hareket hızı olan oyuncusu da yok. Sakatlığı nedeniyle kadroda olmayan Zubkov'un yokluğu da çok hissedildi.

Konyaspor ise Kramer ile ilk yarıda direğe takıldı. Trabzonspor savunmasını ayakta tutan isim ise Batagov idi. Şenol Güneş'in elindeki en büyük silah Nwakaeme'ydi. O da sakatlığı nedeniyle ortalarda yok. İkinci yarıya daha iyi başlayan taraf Konyaspor'du. Prip ve Yusuf ile gol aradılar. Yusuf gibi süratli bir oyuncuyu çok boş bıraktı Trabzonspor. Trabzonspor, önde top tutamadı, orta saha direnç gösteremedi. Banza önde çok yalnız kaldı.

Şenol Güneş, 59. dakikada üç oyuncu değişikliği yaptı. Bunlardan ikisi yani Banza ile Savic biraz da mecburi değişiklik oldu. Çünkü Banza sol ayak bileğine darbe aldı. Savic'in de ayak parmağında ağrısı var. Ozan Tufan, Arif ve Serdar oyuna dahil oldu. Ozan girer girmez gole çok yaklaştı. Kafa vuruşunda Deniz çok başarılıydı. Banza çıktıktan sonra Sikan gol bölgesine geçti. Maçın hakemi Ozan Ergün, iki takımın ortaya koyduğu kötü oyuna ayak uydurdu ve kötü bir yönetim gösterdi. Trabzonspor oyunun son bölümünde biraz hareketlendi ama tabelayı değiştiremedi. Karşılaşmanın 0-0 biteceği düşünülürken, uzatma anlarında ceza alanında Lundstram, topa elle dokunca Umut Nayir penaltıdan skoru ilan etti.

Bordo-mavililerde deplasman kabusu sürüyor. Dün de galibiyeti hak edecek bir oyun ortaya koyamadı Trabzonspor. Maçın özetini Şenol Güneş yaptı: Sanki oynamamak için sahaya çıkmıştık. Konuştuğumuz hiçbir şeyi yapamadık. Vasat bir görüntü sergiledik. Beraberliğe razı değilken kaybettik.

MUSTAFA ÇULCU – VAR'A YASLANDI

Temposuz, pozisyonsuz iştahsız sanki her iki takım da beraberliğe razı bir anlayış içinde. İlk yarıda akılda kalan pozisyon Kremer'in kafa vuruşunun Trabzonspor kale direğinden dönmesi ve Malheiro'nun çizgiye inip kestiği kimsenin içeride olmadığı pozisyon. Trabzonspor'da kalabalık Konya savunmasını açacak Vişça dışında çilingir yok. Konyaspor'un kontratakla yakalarsam atarım üstüne yatarım futbolu ikinci yarıda devam etti. Şenol hoca yaptığı değişikliklerle risk aldı, ilk deplasman galibiyetini istedi. Oyunda orta alan ve pas trafiği yerini uzun toplarla hızlı geçişlere bıraktı. Rakip ceza alanında pozisyon buldular ama Banza ve Cham olmayınca bitirici vuruşları yapacak, gol atacak kimse kalmadı. Alınan riskin bedeli ağır oldu.

Son dakika penaltısı ile Konyaspor galibiyet elde etti. Trabzonspor'un deplasman fobisi devam ediyor. Bu futbol yakışmıyor. Ozan Ergün boylu poslu iyi bir fiziği ve sakin yapısı olan bir hakem. Ligde 15'inci, Trabzonspor'un ise ikinci maçına çıktı. Atama trafiğine bakıldığında şans bulduğu, büyük destek gördüğü bir gerçek. Zamanla daha iyi olacaktır. En üst ligde düdük çalan bir hakemsin lakin futbolun ruhunu teşkil eden 'Faul ve Fena Hareketleri' (12. kural) yani futbolu bilmiyorsun. Futbolun doğasında olan temaslarla faulü ayırt edemiyorsun. Çaldığın 24 faulün yarısı faul değil. Uzatmanın son dakikasında tek kritik pozisyon oldu o da VAR'dan geldi. Lundstram'ın açık olan sol eline gelen top net penaltı. Ülke hakemliğimiz klasik VAR'a yaslanarak maç yönetme yapısı devam ediyor. Genç hakem neslinin yetişme ve hakemlik kültürü maalesef bu doğrultuda hızla devam ediyor. UEFA, VAR'a yaslanan hakem istemezken, bizde ise VAR ile var olan hakem kabul görüyor.