Ülker Stadı'nda oynanan karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Uğurlu, sözlerine mücadeleyi değerlendirerek başladı. Maçı kaybetmelerine karşın oyun olarak istediklerini aldıklarını belirten Uğurlu, takımın enerjisini ve gücünü bildiklerinin altını çizdi.
Arka arkaya kazanılan karşılaşmaların ardından Kasımpaşa'nın oyununun herkesin takdirini kazandığını ifade eden Uğurlu, "Bu bilinçle geldik. Bizim için oynanan oyun çok önemli. Genç oyuncuları kazanmaya çalışmak için elimden geleni yapıyoruz. Puan olarak yukarıdayız ama hepimizin hedefi var. Avrupa Kupaları'na bu kadar yakınız. Oyunu geliştirdiği, her maçta bölüm bölüm üstünlük kurduğu bir takım olduğunu biliyoruz Kasımpaşa'nın." açıklamasında bulundu.
Fenerbahçe'nin mücadeleye savunma ağırlıklı çıkacağını bildiklerinin altını çizen Uğurlu, şöyle devam etti:
"Bizden çekindiklerini ve 3 savunma ağırlıklı orta sahasıyla çıkacaklarını biliyorduk. Orta sahada ciddi gol sayısına ulaşan Aytaç ve Hajradinovic'i kesmek adına bunu yapacaklarını biliyorduk. Burada bizim hamlemiz Sadiku oldu. İlk yarıda uzun top haricinde neredeyse hiç çıkamadılar. Golü bulup öne de geçtik. Ancak böyle bir deplasmanda duran toptan yenilen 2 golle mağlup olmak üzücü. Daha üzücü olan da şu, karşıda ciddi mücadele eden, emek sarf eden, 5 buçuk milyon avro total bütçeye sahip bir Kasımpaşa var. Bu bütçeyle bu oyunu oynayabiliyorsak, saygıyı hak ediyoruz. Bazı taraflarda bu saygıyı göremiyoruz."
Fenerbahçe'nin sahaya çıktığı oyuncu grubunun işlerini kolaylaştırdığına dikkati çeken Uğurlu, "Böyle bir şey bekliyorduk ve bu yüzden Sadiku'yla çıktık. O bölgeyi ezbere bilen Sadiku, çok rahat iki oyuncuyla oynayabiliyor. Stoperleri bire bir eşleştirmiştik. Fenerbahçe hamle yapıp santrfor aldı oyuna. Burada da işimiz daha kolaylaştı. Geçişleri doğru yapabilsek sonuca gidebilirdik. Çok iddialı olacak ama oyun ve taktik olarak Fenerbahçe'nin oyununun bizi zorladığını söyleyemem. Önlem alınabilirdi ve biz de onu yapmaya çalıştık." ifadelerini kullandı.
"BURADA GALİP GELEMEMEK, PUAN ALAMAMAK ÜZÜCÜ"
Tadic'in, Hajradinovic'in ayağına bastığı pozisyonun en az sarı kart olduğunu vurgulayan Sami Uğurlu, penaltı pozisyonu hakkında da şunları söyledi:
"Penaltıyı izledim ama ben çok penaltı bulamadım. El doğal pozisyonda. Topu elin üzerinde tutarsan, el gibi görünebilir. Hiçbir şekilde topun yönü değişmiyor. Bir şeylerin arandığını net şekilde görüyorsunuz zaten. Bunu büyük takımlar için söylüyorum, çok ciddi bütçeler harcanıyor, büyük emekler veriliyor. Fenerbahçe'nin belki de bir oyuncu maliyeti bütçemiz var. Bu seyirciyi, bu stadı versinler bize, biz zaten şampiyonluk yolunda gideriz. Her takım adına doğru kişilerle hareket etmek gerektiğini düşünüyorum. Avrupa'ya gidince maalesef doğru sonuçlar alınmıyor, farklı yenilgiler geliyor sonrasında. Fenerbahçe'nin böyle bir şeye ihtiyacı yok deniliyor ama bugün vardı, bunu da aldı. Oyun için, plana uydukları için tüm oyuncularımı kutluyorum, hepsinin ayaklarına sağlık."
Penaltı pozisyonunda hakemi suçlamadığını da sözlerine ekleyen Uğurlu, "VAR'ın olma sebebi bu zaten. Ancak Hajradinovic'in bileğine basılıyor devam ettiriliyor, Da Costa'ya tekme atılıyor, devam ettiriliyor. VAR pozisyonunu 2 buçuk dakika izliyorsan, bu pozisyon net olmayabilir. Oyuncumla konuştum. Eli doğal pozisyonda. Burada bir şeyleri aramak gerekiyor. Ben kendi adıma görmedim. Penaltı pozisyonuna hadi penaltı diyeyim ama öncesinde iki faulü net şekilde görmeyip kafanı çevirirsen, o penaltıyı da verirsin." diye devam etti.
Oyuncusuyla pozisyonu konuştuğunu da dile getiren Uğurlu, sözlerini şu şekilde tamamladı:
"Oyuncunun eli doğal konumda, 'Ben elimi çektim, hissetmedim bile.' dedi. Topun ne dönüşü değişiyor, ne yönü değişiyor. Eli doğal pozisyonda. Zaten darbe yapsan, topun yönü değişir. Oyuncuyla konuştum, bizim adımıza üzücüydü. Hakemlere 'Ben kenarda 5 kez izledim, bir şey göremedim.' dedim. Biz sezon başında eğitimlere girdim, 'El eğer doğam pozisyondaysa, topun yönü değişmiyorsa penaltı değil.' diye bize anlattınız ama öyle değilmiş. Burada galip gelememek, puan alamamak üzücü. Çok üzüldüm. Ancak bizim adımıza her şey yolunda gidiyor. "