Alnından öperdim

Ben, G.Saray'da bu kadar korkak bir kaleci hatırlamıyorum. 30. saniyede vakit çalmaya başlıyor

Galatasaray, Akhisar karşısında çok iyi oynadı kazandı ama gol yeme hastalığı da sürüyor. Gekas skoru 2-1'e getirdi ve stresli dakikalar yaşandı TT Arena'da... Gol öncesi Semih'in itirazı vardı. Faul var mıydı?
Ben Galatasaray yönetiminin yerinde olsam Semih'e temiz 50 bin lira ceza veririm.
Adam topu almış gidiyor -ama faulle almış, ama bilmem ne ile almış- senin görevin, giden adamı takip etmek. Dönüp hakemle konuşmak değil. Hakem çalarsa çalar zaten... Ama sen evvela görevini yap!
Niye Semih hakeme dönüyor; çünkü emin değil...
Topu kaptırdığının farkında, seyirciye karşı kendisini affettirmeye uğraşıyor.
Galatasaray yönetimi bu davranışları, yani hakem düdük çalmadan topu bırakıp hakeme gitme ve kendini seyirciye affettirme çabalarını ağır cezalandırmalı... Takımı adam etmek istiyorsa...
Faulle almış dahi olsa, sen hakemle uğraşmayacaksın; rakibinle uğraşacaksın.
Sen hakeme dönünce adam 5 metre daha gidiyor; artık yetişmene imkan yok.
Üstelik bu Semih'in kaçıncı yanlışı!..
Futbol kıran kırana bir oyun arkadaş!
Oynamıyorsan Galatasaray'da ne işin var; git mahallende kaydırak oyna! 25 yaşında Lamborghini alacaksın, ondan sonra da 'ufff oldu' diye hakeme koşacaksın!
Öyle yağma yok arkadaş!
CEZA VERİLMESİ GEREKİYOR
Semih son zamanlarda Galatasaray'ın en kötü oyuncularından bir tanesi... Yoktan var edilmiş, milli takıma seçilmiş, harika bir stoperken bu şımarıklıkları yüzünden Galatasaray'ın en kötü stoperlerinden biri oldu.
Aklını başına devşirmesi için ceza verilmesi lazım. O yenilen golün sorumlusu Semih'tir.
Topu kaptırdığı için değil; herkes topu kaptırabilir.
Topu bırakıp, hakeme gittiği için...
Hamzaoğlu'nun gelişi ile birlikte en büyük değişim Selçuk'ta gözleniyor. Hırs, istek, azim, her şey vardı. Eskişehir ve Akhisar maçlarında yeniden doğmuş gibiydi.
İtalyanlar
, Selçuk ve Burak'ı bitirmişlerdi.
Akhisar maçında sahanın en iyi iki adamı Selçuk ve Burak... Neden; çünkü artık hırsla oynuyorlar, inanarak oynuyorlar, 'arkamızda bir hoca var' güveniyle oynuyorlar.
Abdurrahim Albayrak dedi diye değil; Abdurrahim Albayrak'a kimsenin güvendiği yok, kimsenin ciddiye aldığı yok. Ama hocalarına güveniyorlar.
OYUNU ELLE BAŞLATAMIYOR
Akhisar maçında Selçuk ile Muslera arasında topu kimin kullanacağıyla ilgili mini bir kriz yaşandı. Galatasaray kalesine yakın bir yerdeydi; Muslera topu bırakmak istememekte haklı mı?
Orada Selçuk'un örnek bir hareketi var. Muslera bir açıdan Galatasaray'ın yüzkarası kalecisi... Ben Galatasaray'da bu kadar korkak bir kaleci daha hatırlamıyorum. Vakit geçirmeye uğraşıyor. Daha 30. saniyeden başlıyor. Bir autu 30 saniyede ancak atıyor!
Galatasaray 18'inin üzerinde Selçuk oyunu hemen başlatmak istiyor. Muslera, 'Şuradan da bir 30 saniye daha kazanayım' hesabıyla Selçuk'u itip kendisi kullanmaya çalışıyor.
Selçuk'un alnından öpmek istedim.
Stadyumda olsaydım, yakalanma pahasına tribünden atlar, gider Selçuk'u alnından öperdim. O kadar kızıyorum Muslera'ya çünkü... Muslera kendisini Çatladıkapıspor kalecisi zannediyor! Sen Galatasaray'ın kalecisisin arkadaş! Yenileceksen de edebinle yenilirsin.
Galatasaray'ın kalecisi 'vakit çalacağım' diye daha 30. saniyede oyunu yavaşlatmaya başlamaz. Hani, maçın uzatma tabelası kalkmıştır, son 3 dakika oynanıyordur da...
Tamam! Daha maçın 30. saniyesinde başlıyor!
Bu yüzden kaç tane sarı kart gördü ve takım kaptanına itiraz ediyor! Bir de ayakla topa en kötü vuran adam Muslera... Galatasaray kaç tane gol yedi bu yüzden... Muslera'nın ayakla vurduğu yanlış topların rakibe gitmesi yüzünden Galatasaray kaç tane gol yedi!
Muslera yüreksiz... Galatasaray'ın kalesinde yüreksiz bir adam olmaz. Yüreksiz olduğu için topu elle başlatamıyor.
Korner atmış adamlar, 9 kişi Galatasaray 18'inde, yarı sahadan ötede rakip yok; oradaki adama topu elle atmıyor ya! Oyalanıyor ki bütün gelenler geri yerlerine gitsinler.
Stoperler, ön liberolar yerlerini alsınlar.
Böyle bir kaleci Galatasaray'da oynar mı!
Selçuk'un o hareketi maça esas damga vuracak hareketti.

YARSUVAT NEYİN PEŞİNDE!

Olağanüstü mali kongre ile ilgili bir değerlendirmeniz var mı?
Bu önemli bir kongre değildi. Niye yapıldığını da anlamış değilim. Martta mali kongre var. 3 ay için Duygun Yarsuvat neyin peşinde hâlâ anlamadım ben... Onun için üzerinde konuşmak istemiyorum. Galatasaray'da kongrenin ne olduğu mart ayındaki mali kongrede ortaya çıkacak. Bütün her şey ortaya dökülecek.
Orada önemli olan, kongre dolayısıyla İnan Kıraç'ın bir kez daha ortaya atılıp, saçma sapan laflar etmesi ve de "Ünal Aysal'ın yaptığı her şey doğrudur" demesi... Sanki ona soran varmış gibi!..
Sen kimsin? Sen kimsin İnan Kıraç? Galatasaray'ın bugüne kadar başına gelen bütün belaların sorumlusu olan bir adam; şimdi gelmiş geçmiş Galatasaray'ın en kötü başkanlarından birini övüyor!!! Niye övüyor: Duygun Yarsuvat, Galatasaray Adası'nı geri almak üzere harekete geçti. Ünal Aysal'ın da İnan Kıraç'ın da 'ada Mehmet Koçarslan'dan alınacak' diye ödleri patlıyor.
ÇOK MUTLUYUM!
Fenerbahçe deplasmanda Balıkesirspor'u tek golle geçti. Fenerbahçe'nin ortaya koyduğu futbolu otoriteler beğenmezken İsmail Kartal, takımı beğendiğini söyledi. Siz nasıl buldunuz?
Valla ben de İsmail Kartal'dan çok memnunum. Galatasaraylı olarak beni, İsmail Kartal'dan daha mutlu edecek bir teknik direktör ve Aziz Yıldırım'dan daha mutlu edecek bir başkan çıkmaz! Allah razı olsun.
Aziz Yıldırım'ın 'Dördüncü yıldızı ben alacağım' hırsı devam ettiği sürece takımın başına doğru dürüst bir hoca gelmeyecektir.
Fenerbahçe'yi, Aziz Yıldırım mı yönetiyor belli değil; Emre mi yönetiyor belli değil; Volkan mı yönetiyor belli değil!.. Bu Fenerli medyada üstelik; bu Fenerli medyada öyle bir sunumu var ki İsmail Kartal'ın...
İLGİNÇ GOLLER YİYORLAR
Ben bir Galatasaraylı olarak 'Allah eksikliklerini göstermesin' diyorum!
Bunu açık açık söylüyorum. Prandelli ve Mancini'yi destekleyen Fenerliler bu kadar açık konuşmuyorlardı. Onlar 'Prandelli'nin çok iyi hoca olduğunu' iddia ediyorlardı.
Ben de diyorum ki; Allah razı olsun! Galatasaraylı birisi Fenerbahçe'ye İsmail Kartal'ı tayin etmezdi. 'Ayıp olur. Bu da bizim ezeli rakibimiz' derdi!
İlginç bir gol vardı... O golle de bitti maç...
Fenerbahçe'nin arka arkaya iki maçında ilginç goller yiyen kaleciler var. Eskişehir maçındaki kaleci; kaleci miydi!
Galatasaray arka arkaya böyle kalecilerle oynasaydı; gazeteler, medya neler konuşurdu, neler yazardı; manşetlerde neler olurdu; çok iyi biliyorum.
Ben hiçbir şey kastetmiyorum; yanlış anlaşılmasın. Böyle tesadüfler olur. Emrullah'ın yediği golün izahı yok!
Golü de yemedi; topu aldı, içeri attı.
TFF Hukuk Kurulu, Emre'ye hakaretten dolayı en az 3 maç ceza verilmesi gerektiğini bildirirken PFDK bu görüşe itibar etmedi ve oybirliğiyle "sportmenliğe aykırı" davranıştan 1 maç ceza kesti. Bu tepkileri de beraberinde getirdi. Siz ne düşünüyorsunuz; hangisi doğru?
O Profesyonel Ceza Kurulu'ndan herhangi birisi, kalabalık bir yerde bana, 'Ben Profesyonel Ceza Kurulu üyesi falancayım' diye kendisini tanıtmasın!
Herkesin içinde, sesimin çıktığı kadar 'Hastir git' diye bağıracağım. Çünkü kararlarına göre 'Hastir git' hakaret değil; sportmenliğe aykırı bir hareket!
EMRE'NiN KAÇINCI TEKRARI
Sportmenliğe aykırı hareket de Türk Ceza Kanunu'nda suç değil. Onların yönetmeliğinde suç ama Türk Ceza Kanunu'nda değil.
Emre'nin yaptığının hakaret suçu olmadığını kendi kararlarıyla onayladılar!
Aynen bağıracağım; hem Türkçe hem de İngilizce! 'Fuck off' diye de bağıracağım; 'Hastir git' diye de... Bakalım ne yapacaklar!
Böyle bir şey olur mu ya!
Üstelik bu Emre'nin kaçıncı tekrarı ya!
Tekrarlama maddesi yok mu bunların ceza yönetmeliğinde? Emre'nin olay çıkarmadığı maç mı var?
Ondan sonra, Şenol Güneş basın toplantısı yapıyor ve "Cezalar adamına göre, kulübüne göre veriliyor" diyor. Evet, ben de öyle diyorum.

Beşiktaş aldı başını gidiyor
Beşiktaş istikrarlı futbolunu Trabzonspor karşısında da sürdürdü.
Bir defa erken gol, böyle derbi maçlarda geriye düşen tarafı sarsar. Ama Trabzon, iki haftadır Türk medyasının yazdığı Trabzon olsaydı o maçı toparlardı. Ne oldu? Tam tersi oldu.
Beşiktaş coştukça coştu, Trabzon çöktükçe çöktü.
Bu Fener medyası gözünü dikmiş Galatasaray ile uğraşıyor ama bu arada atı alan da Üsküdar'ı geçiyor gibi geliyor bana!..
Demba Ba için neler söyleyeceksiniz?
Oynadığı 18 maçta 8'i ligde, 8'i Avrupa'da 16 gol attı.
Drogba, Galatasaray'a ne yapıyorsa Demba Ba da onu yapıyor. Demba Ba'ya göre de oynuyorlar. Oyun da öyle kuruluyor.
Beşiktaş'ın orta sahasındaki adamlar iyi adamlar.
Hagi, Türkiye'de niye efsane?
Trabzonspor karşısında Gökhan Töre'nin kaçırdığı net bir gol var.3-4 kişi boşta bekliyordu ama Gökhan vurmayı tercih etti ve büyük tepki çekti.
Gökhan Töre egoistlik yaptı. Ama ben sana bir şey diyeyim; takımın da 2-0 galipse bir futbolcunun da biraz kendi keyfi için oynama hakkı vardır. 0-0 iken bunu yapan adama kızarsın belki ama maç 2-0 iken bunu yapan adamı da alkışlarsın arkadaş...
Çünkü o golü atsaydı manşetlerde ona kızanlar; 'Harika gol attı. Muhteşemdi' diye yazacaklardı.
Ben biraz da güzel hareket görmek istiyorum. Topun ağlara gitmemesi, şunun bunun ayağına çarpması; Gökhan'ın o ana kadar yaptığı güzel hareketleri ortadan kaldırmıyor. Bir Galatasaraylı olarak o hareketleri seyretmek çok hoşuma gitti. Her vurduğun 'illa gol olacak' diye bir şey yok! Hagi niye efsane Türkiye'de? Gol attığı için değil; estetik hareketleri nedeniyle...
Hâlâ gözümün önünde... Maçta biraz da insan güzel hareket görmek istiyor.
PELE BiR NUMARADAYDI
Şöyle 12 haftaya baktığınız zaman ligimizde 'Hagi'yi andırıyor' diyebileceğiniz bir isim var mı?
Hagi gibiler tarihte az... Hagi, Galatasaray'da oynarken FIFA'nın dünya futbol otoritelerine sorarak yaptığı bir ankette 'En iyi 10 numara' seçildi.
Birinci Pele'ydi futbolu bırakmıştı, ikinci Maradona'ydı futbolu bırakmıştı, üçüncü Platini'ydi futbolu bırakmıştı, dördüncü Hagi'ydi. Oynayan tek adam oydu.

DİĞER HABERLER

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.