Spor yazarları Türkiye - Karadağ maçını değerlendirdi

MONTELLA DOĞRUYU BULUNCA – ZEKİ UZUNDURUKAN

Türk Milli Takımı, Karadağ'a karşı santrforsuz oynamasını kabul edemiyorum. Maçtan önce A Spor'daki yayınımda da bu konuyu uzun uzun ele aldık. Kadroda golcü mü yok? Hayır var! Ama Montella golcüsüz sahaya çıkmakta inat ediyor. Brezilya'ya, İspanya'ya karşı santrforsuz oyunu anlayabilirim. Ama rakibimiz Karadağ yahu! Güçsüz, sadece savunma yapan, fizikli oyunculardan kurulu bir takım. Gruptaki iki maçı da kaybetmiş. Türkiye ile Karadağ arasında kalite bakımından güneş ışığı ile mum aydınlığı kadar fark vardı ama sen sahaya golcüsüz çıkarsan, rakibi de cesaretlendirmiş olursun! Gol de bulamazsın!

Maça büyük bir baskı ile başladık. Arda arta pozisyonlar bulduk. Sonrasında Karadağ tamamen geriye yaslandı ve sadece savunma yaptı. Böylesine bir takıma karşı ilk yarıda iki de pozisyon verdik. Kanatları iyi kullanamadık. Kanatları iyi kullansak da ceza sahasında bir golcümüz yoktu maalesef! Neden Barış Alper en önde. Barış Alper'in mevkisi belli. Semih Kılıçsoy veya Bertuğ oynayamaz mı? Önde bir santrforumuz olsaydı, Karadağ savunması tedirgin olur ve hata yapardı. İlk yarıda 12 gol girişiminden bu yüzden sonuç alamadık.

Nihayet Montella'nın inadı kırıldı da ikinci yarıya Bertuğ Yıldırım ile başladık. Rakibin üzerine daha fazla oyuncu ile gitmeye başladık. Etkili şutlarla Karadağ kalesini dövdük! Bu vuruşlardan birinde Orkun'un şutu direkten döndü. Sonrasında Montella'dan İrfan Can ve Zeki Çelik hamleleri geldi. Karadağ ikinci yarıda yine net pozisyonlar yakaladı. Ama kalemizde 'Süpermen' Uğurcan Çakır vardı… Hem çok iyi savunma yaptılar, hem de çok hızlı kontrataklar geliştirdiler. Beklediğimiz gol bir türlü gelmeyince Kenan Yıldız'ı da oyuna aldı.

İşte o Kenan, topla buluşur buluşmaz vurdu, top direkten döndü, dönen topu İrfan Can ağlara gönderdi. Golümüz geldi nihayet! Karadağ duvarını deldik sonunda. Samsun Yeni 19 Mayıs Stadı'nın tribünlerini dolduran taraftarımız büyük coşku yaşadı.
Baştan beri söylüyoruz, böyle takımlara karşı santrforsuz sahaya çıkılmaz! Montella hatasını anladı da golcülerimizi sahaya sürdü ikinci yarıda.Sonrasında maçı kazandık. Zor oldu ama çok güzel oldu. Liderliğimiz sürüyor! Teşekkürler Çocuklar! Durmak yok; yola devam!

GÜRCAN BİLGİÇ – DUVARI DELDİK

Maçın ilk saniyelerinden itibaren "ne zaman gol olacak?" diye beklemeye başladık. İlk yarı bittiğinde de sadece "Duvarı bir türlü deleceğiz ama nasıl?" diye bakıyorduk maça. 2002'den sonra en yetenekli jenerasyonu yakaladık. Çok önemli takımlarda oynayan, ortalamanın çok üstünde ön tarafa sahibiz. Top kimin ayağına gelse "bir şey yapacak" diye bekliyoruz. Böylesine özel oyunculara sahibiz. Kızamıyoruz bile onlara, çünkü bir sonraki pozisyonda öfkemizi sevinç çığlığına çevirebilirler.

Karadağ'ın "otobüs" çekmesi sürpriz değil. Montella'nın bunu bildiği halde Barış Alper'e "santrafor suikastı" yapması anlaşılmaz. Tamam, çocuk ne dersen yapıyor ama daha önce denedin ve olmadı. Yine niye aynı ateşin içine atıyorsun. Montella'nın ikinci fonksiyonu İtalyan hakem üstüne. Karadağlı oyuncular kendini ne zaman yere atsa çaldı faulü. İtalyan Hoca'nın takımına karşı kullandı takdir hakkını. Ben bu kadar kötü bir İtalyan hakemi hiç görmedim.

Değişiklikler oldu ama çıkanlara kötü diyemeyiz. Ama girenler tabelaya yazdılar isimlerini. Tek taraflı ısrarlı bir mücadelede defans kalabalığının içinde akıtıldı terler. Orkun ve Hakan Çalhanoğlu'nun şut opsiyonları hep vardı. Arda da artık "takım komutanları" arasında yer alıyor. "10 numara" efsanesini geri getiriyor milli takıma. İzlanda ve Galler berabere kaldı. İkişer puan kaybettiler. Biz yedi yaptık, İzlanda için "beraberlik iyi skoru" cebimize koyduk, Galler ile sahamızda oynayacağız. Yolunuz açık olsun çocuklar.

MUSTAFA ÇULCU – ZOR OLDU AMA GÜZEL OLDU

Türk futbolunu ve futbolcusunu iyi tanıyan Robert Prosinecki bütün planlarını önce savuma sonra kontratak ve duran toplarla gol bulma üzerine kurgulamış. Sahaya sürdüğü oyuncu profili de bu anlayışa uygun. İlk yarıda topa sahip olan taraf ve oyunun kontrolü bizdeydi ancak rakibi açmakta ve pozisyon üretmekte zorlandık.

Başlangıç 11 ile değil ancak yapacağımız hamlelerle oyunu çözeceğimiz düşüncesiyle ikinci yarıya Barış'ın yerine Bertuğ ile başladık. Kısa forvet hattımızda ısrarla kanat ortaları ile gol aramak yanlıştı. Uzaktan şut ve merkezden hücum topu yere indirip ikiye birlerle savunmayı açmak için İrfan Can ve Kenan Yıldız hamlesi daha erken gelmeliydi ki 62 de İrfan 69 da Kenan hamleleri gelince 30 saniye sonra beklediğimiz gol geldi.

Hücumda etkili olduğumuz anlarda rakip kontratak ile zaman zaman tehlikeli oldu. Gol sonrası rakip savunma açılmak zorunda kaldığı anlarda daha akılcı kontrollü ve sakin olmamız gerekirken telaş anlamsızdı! Rahat kombinasyonlar oluşturabilir farkı artırabilirdik olmadı. Zor oldu ama tek gol ile üç puan bizim oldu.

Hakem Daniele Chiffi 40 yaşında bu sezon İtalya Serie A'da sadece bir maç, Avrupa'da bu maç ile birlikte toplam 3 maç yönetti. Asla üst düzey değil orta sınıf bir FIFA hakemi. Maçta son dakika hariç hakemi zora sokacak pozisyon olmadı. Öyle ki ilk 20 dakikada sadece 2 faul oldu ancak sonra fauller çoğaldı maç sonu 29 faul vardı. Maçta ilk sarı kart 65'de çıktı. Her iki taraf oyuncuları oyuna ve birbirlerine karşı saygılıydılar. Ancak 90+1'de önce faulü Bertuğ yaptı hakemin faul kararı doğruydu beden dili çok acemi ve yanlıştı. Oyuncular bir anda gerildi. Orkun'a sarı kart çıktı.