ALİ GÜLTİKEN - ALKIŞI HAK ETTİLER
Kalecimiz Altay'ın adını duymadığımız bir maçı geride bıraktık.
ALİ GÜLTİKEN - ALKIŞI HAK ETTİLER
Kalecimiz Altay'ın adını duymadığımız bir maçı geride bıraktık.
Bu şu demek; 90 dakikanın büyük bölümünde rakibin yarı sahasında ve ceza sahası civarında oynadık.
Planladığımız ve yapmak istediğimiz birçok şeyi uygulayabildiğimiz bir maç oldu.
İki takım dengesi açısından karşılaştırma yapmak doğru olmaz.
Oyuncu kalitemiz ve Milli Takım'ımızın genel yapısı, su götürmez derecede Litvanya'nın üzerinde...
Zaten normal şartlarda bu tür bir grubun içinde olmamamız lazım. Ama güzel olan şu, 'Eğer buradaysak bunu da kendi adımıza bir avantaja dönüştürelim' düşüncesinin gerçekleştiğini görüyoruz.
Oyuncuların hepsi bu 4 maçlık seride işlerine sahip çıktılar.
Zorlu sezonları geride bırakmalarına rağmen görevlerini ciddiye aldılar. Bu da alkışı hak ediyor.
Kazanırken, Milli Takım'ımızın oyun formatında neleri daha iyi yapması isteniyorsa bunların inşaa edilmeye çalışıldığını gördük. Bu da önemli bir gelişim.
Dün akşamın açık ara en iyi oyuncusu Hakan Çalhanoğlu'ydu... Kaptan olarak ciddi bir sorumluluk aldı.
Onunla birlikte Cengiz'in ve Kerem'in birlikteliği Milli Takım'ı özellikle rakip ceza sahası civarında daha etkili hale getirdi.
Oyunun genel temposu içinde rakip sahada kalmaya çalışan ve top rakibe geçtiğinde reaksiyon gösterip en kısa sürede tekrar oyuna hakim olma düşüncesi maçın büyük bölümünde karşılık buldu.
Kaan ve Çağlar'ın öne çıkışları, hamle zamanlamaları ve orta alanın merkezinde Serdar'ın doğru pozisyon alışı, oyunun Bizim Çocuklar açısından akıcı olmasında büyük rol oynadı.
Bu tür rakipler sizi çok fazla zorlamaz, önemli olan sizin kendinizi zorlayarak temponuzu yükseltmenizdir.
Milliler kendi adına bunu gerçekleştirirken cebine koyduğu üç puanla da hedefe yürüyor.