CUMA HUTBESİ DİYANET | 🤲 26 Temmuz Cuma hutbesi konusu, DİNLE, PDF İNDİR

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından her hafta Cuma günleri belirlenerek camilerde okutulan Cuma hutbesinin bu haftaki konusu belli oldu. İslam dininde Cuma namazı öncesi cemaate hitap edilen kısa bir vaaz niteliğindeki Cuma hutbesini merak edenler, '26 Temmuz Cuma hutbesi, konusu, PDF İNDİR' sorgulamaları yapıyor. İşte 26 Temmuz 2024 Cuma hutbesi detayları...

CUMA HUTBESİ DİYANET 26 TEMMUZ 🤲 Diyanet İşleri Başkanlığı'nca konusu belirlenerek cumaya gelen Müminlere cami minberinden okunan Cuma hutbesinin bu haftaki konusu merak ediliyor. 26 Temmuz 2024 tarihli Cuma hutbesinin konusu resmi internet sitesinde yayımlayan Diyanet'in rehberliğinde merak edilenleri haberimizde derledik. İşte detaylar...

26 TEMMUZ CUMA HUTBESİ KONUSU

26 Temmuz 2024 tarihli Cuma hutbesinin konusu 'Cennet Vesilemiz, Aile Büyüklerimiz' olarak belirlendi.

26 TEMMUZ CUMA HUTBESİ PDF İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN (DİYANET)

Cennet Vesilemiz, Aile Büyüklerimiz

Muhterem Müslümanlar!

Mekke'nin fetih günüydü. Hasret bitmiş, vuslat gerçekleşmişti. Müminler âdeta bayram sevinci yaşıyor, hep birlikte Allah'a şükrediyorlardı. Peygamber Efendimiz (s.a.s)'in sadık dostu ve hicret arkadaşı Hz. Ebûbekir ise Mekke'ye girdiğinde doğruca babasının yanına gitti. Müslüman olmasını gönülden arzuladığı babasını Allah Resûlü (s.a.s)'in huzuruna getirdi. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) yürümekte zorluk çeken bu adamı karşısında görünce Hz. Ebûbekir'e şöyle dedi: "Keşke bu yaşlı adamcağızı buraya kadar yormasaydın da ben onun yanına gitseydim." Bu nazik davranıştan sonra Hz. Ebûbekir'in babası Ebû Kuhâfe Müslüman oldu.

Aziz Müminler!

Başta anne babamız olmak üzere aile büyüklerimiz, bizi Yüce Rabbimizin rızasına ulaştıran cennet anahtarımızdır. Onlar, rahmet ve mağfiret vesilemizdir. Evlerimizin bereketidir, sohbetlerimizin neşesidir. Varlıkları huzurun kaynağı, güvenin teminatıdır; yoklukları ise yürek yarası, gönül sızısıdır. Onlar, ailemizi bir arada tutan müstesna şahsiyetlerdir. Ailelerimiz ve toplumumuz onlarla daha da güçlüdür. Birlik ve beraberliğimiz onlarla daha da kuvvetlidir. Ne kadar büyük olursa olsun, sorun ve sıkıntılarımızı onların destek ve dualarıyla daha kolay aşarız.

Değerli Müslümanlar!

Büyüklerimiz, bizleri yetiştirmek için nice fedakarlıkta bulundular. Tecrübeleriyle bize her daim rehberlik ettiler. Sevgi ve saygıyı, iyilik ve adaleti, hürmet ve muhabbeti onlardan öğrendik. Hayat yolculuğumuzdaki sığınağımız ve dayanağımız onlar oldu. Milli ve manevi değerlerimizi onlar bize aktardı. Onlar, yaşayan tarihimizdir, yerleri asla doldurulamayacak olan hafızamızdır. Büyüklerimize saygı ve ilgi göstermek; geçmişimize sahip çıkmak, geleceğimizden emin olmaktır.

26 TEMMUZ CUMA HUTBESİ DİNLEMEK İÇİN TIKLAYIN (DİYANET)

Kıymetli Müminler!

Ne acıdır ki, her geçen gün nice ulu çınarımız yalnızlığa terkediliyor. Nice büyüğümüz, dört duvar arasında çocuklarını ve torunlarını görmeyi bekliyor. Bayramlarımız ve tatillerimiz, büyüklerimizi ziyaret yerine oyun ve eğlence fırsatları gibi görülmeye başlandı. Birçok insan, huzur ve mutluluğu bireysellikte arar hale geldi. Oysaki bizler; aile fertlerimizle, büyüklerimizle ve akrabalarımızla ilgilenmeyi emreden bir dinin mensuplarıyız. Ailemizden koparak bireysel bir hayatı tercih etmek, büyüklerimizden ve akrabalarımızdan uzaklaşarak kendi dünyamıza hapsolmak bizlere asla yakışmaz. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.s), akrabalarımızla ilişkilerimiz ne kadar güçlü olursa Rabbimizle aramızdaki bağın da o kadar kuvvetli olacağını haber vermiştir.2 Ayrıca anne babasının sağlığına ulaşıp da onların gönlünü alamayan kişilere "Burnu yerde sürtünsün"3 sözüyle uyarıda bulunmuştur.

Aziz Müslümanlar!

Yüce Rabbimiz Kur'an-ı Kerim'de bugünün ihtiyarlarının dünün gençleri, bugünün gençlerinin de yarının ihtiyarları olacağını şöyle haber vermektedir: "Sizi güçsüz yaratan, güçsüzlüğün ardından kuvvet veren, kuvvetli halinizden sonra da güçsüz hale getiren ve yaşlandıran Allah'tır. O dilediğini yaratır. O hakkıyla bilendir, üstün kudret sahibidir."4 O halde bugün bize düşen, büyüklerimize şefkat ve merhametle muamele etmektir. Onlara gönül alıcı hoş sözler söylemek, kalplerini asla kırmamaktır. Ziyaretlerimizle, ilgi ve alakamızla hayır dualarına mazhar olmaktır. Hayatlarını kolaylaştırmak için atacağımız her bir adımın bizleri Rabbimizin rızasına ulaştıracağını unutmamaktır. Değerlerine bağlı, anne ve babasına saygılı, büyüklerine hürmetkâr, bütün insanlığa faydalı nesiller yetiştirmenin gayretinde olmaktır. Hutbemi Peygamber Efendimiz (s.a.s)'in şu hadisiyle bitiriyorum: "Bir genç, bir ihtiyara hürmet ederse, Allah da ona yaşlılığında hürmet edecek birisini hazırlar."

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.