Spor yazarları Galatasaray-Denizlispor maçını değerlendirdi

LEVENT TÜZEMEN - EMRE'YE BAĞLI Tabela üzerinden maçı okursak Galatasaray, Denizlispor gibi kompakt futbol oynayan bir takımı, zorlansa da yendi. Oyun olarak baktığımızda ilk yarıda tempolu, mücadele gücü yüksek, hücuma kanatlardan etkili çıkan, disiplinli ve yardımlaşması üst düzey bir Galatasaray izledim. 'TERİM YİNE NOKTA ATIŞI YAPTI' İkinci yarı Galatasaraylı oyuncuların fiziksel sıkıntı yaşadığı dakikalarda Denizlispor'un oyuna ağırlık koyduğunu gördük. Muslera yine iki kritik kurtarış yaparak takımını ayakta tuttu. Donk savunmada başarılı oynuyla Galatasaray'ın en iyisiydi. Fatih Terim, Nagatomo'dan sonra Saracchi transferiyle yine nokta atışı yaptı. Uruguaylı sol bek çok kaliteli bir oyuncu, tekniği çok yüksek, savunma ile hücum arasında gidip gelirken temposu düşmüyor, yorulmuyor. En büyük özelliği kaliteli ortalarını bilerek ve görerek yapıyor. Emre Akbaba, Galatasaray'ın en güçlü transferi olacak. Rize'de attığı kaliteli golün farklı versiyonunu Denizli'ye atarak gösterdi. Emre'nin fiziksel performansı yükseldikçe Galatasaray hem çabuk hücum edecek hem de daha fazla pozisyona girecek çünkü Emre gol atan, attıran, oynayan ve oynatan bir oyuncu. Geçen sezon Galatasaray'ın şampiyonluğunda sol bekte Nagatomo'nun yerine oynayan Linnes'in de payı vardı. Linnes maç eksiğinden mi yoksa solda oynamanın verdiği rahatlıktan mı bilemem ama bu özelliklerini henüz sağ bekte gösteremiyor. 'FALCAO'NUN ORTA ALANA GELMEMESİ GEREKİYOR' Ayrıca Feghouli'nin de savunmaya yardıma gelmemesi de Denizli maçında Linnes'in çok fazla öne çıkmasını engelledi. Falcao istekli, çalışkandı. Mükemmel bir gol attı ama ilk yarıda atması gereken golleri kaçırdı. Falcao'nun ceza sahanın içerisinde daha fazla topla buluşması, yorgunluk yaşamaması için orta alana gelmemesi gerekiyor. SERKAN KORKMAZ - HAYAT DERSİ Galatasaray maçı kazandı ama oynadığı futbolla taraftarını şampiyonluk için ümitlendirmeyi henüz başaramadı. Kuşkusuz maçın Galatasaraylılar adına en akılda kalan yanı Emre Akbaba'nın lige de golle dönmesiydi. Dün akşam 90 dakika yedek kulübesinde oturan Belhanda'nın bu haftaya kadar 3'ü de penaltıdan 3 gol attığı düşünülürse Emre'nin yeni ve önemli bir transfer kadar heyecan yaratmasını anlayabilirim. Emre büyük bir sakatlığın ardından önce sakatlandığı Rize'de kupada dün de kendi taraftarı önünde sadece goller atmakla kalmayıp önemli de bir hayat dersi verdi. Bu genç adamı, sağlıklı bir şekilde sahaya döndüren, maddi ve manevi destek veren herkesi tebrik etmek lazım. 'GELMİŞ GEÇMİŞ EN FAYDALI YABANCILARINDAN' Falcao golünü attı atmasına ama hala vitesi büyütemediğini gözlemliyoruz. Bu sezonki maç yazılarımda Galatasaray'ın en önemli performans gösteren oyuncusunun Donk olduğunu belirtmekten ben de yoruldum. Hollandalı futbolcunun, sahip olduğu yetenekle vadettiği çok fazla bir şey olmasa da Tudor dönemi hariç 'Galatasaray'ın gelmiş geçmiş en faydalı yabancılarından' birisi olarak dikkat çekmesi bence çok enteresan... Yeni transfer Saracchi de ilk maç için iyiydi. Galatasaray savunmaya bir stoper alırsa Donk, Lemina, Akbaba üçlüsünün Terim'in hayalindeki orta saha performansını verebileceğini düşünüyorum. Yukatel Denizlispor iyi bir takım... Bu sene fazla sıkıntı yaşayacaklarını düşünmüyorum. Dün Galatasaray karşısında kimse onlara 'kötü oynadı' diyemez. Galatasaray'ın kalecisi Muslera olmasaydı puanla dönme ihtimalleri hayli yüksekti. Hakem Yaşar Kemal Uğurlu'nun performansını Süper Lig düzeyinde tatmin edici bulmadım. Bunu söylememde yardımcılarının da payı büyük... REHA KAPSAL - FUTBOLCULUĞU SEVİYOR Galatasaray'ın sezonun ilk yarısına göre saha içinde değişen en temel özelliği; Saracchi, Linnes ve Emre Akbaba'nın gelişiyle beraber hem yaş skalası düştü hem de saha içinde istekli, coşkulu ve oyun enerjisi yüksek bir görüntü vardı. Ancak bunlar ilk 60 dakika içindeydi. Özellikle Saracchi'nin savunmanın sol kenarından Ömer ile ikili oyunları daha önce kullanılmayan oyun efektiflerini daha etkili hale getirdi. Sağda Linnes ve Feghouli'nin oyunları yetersizdi. Galatasaray'ın saha kenarı oyunlarını düzeltmesi gerekiyor, yoksa tek kanatla uçmaya çalışıyor. İlk golden sonra sezonun ilk yarısında maç trafiği fazla olmayan Linnes, Saracchi, Emre Akbaba ve Radamel Falcao, Galatasaray'da oyundan düştü. Denizlispor daha fazla Galatasaray yarı alanında oynamaya ve daha tehditkar bir oyun oynamaya başladı. Hatta golü buldular, beraberlik şansını da kaçırdılar. Bu oyun 'gel-git'inin olacağı sezonun ilk yarısındaki performansıyla zaman zaman göstermişti. Bu karşılaşmada da özellikle 4 futbolcunun oyundan düşeceği de çok net ortadaydı. Nitekim fiziksel olarak düşmeye başladıklarında Fatih Terim'den daha önce oyuncu ve oyun hamleleri gelebilirdi. Bu gecikince daha fazla fiziksel yıpranan, hem hücuma çıkamayan hem savunma yapamayan görüntü ortaya çıktı. Denizlispor'u da oyuna ortak etmiş oldu. Feghouli'nin Emre'nin Ömer veya Falcao'dan birinin daha önce planlı olarak değiştirilmesi ve saha içine yeni enerjik oyuncuların girmesi lazımdı. Galatasaray'ın ikinci devrenin ilk maçında 3 puanla tanışması, ilk 60 dakika olumlu futbol oynaması önemliydi. 'BELHANDA'NIN YAPAMADIĞINI YAPTI' İyi oynamadığı son 30 dakikalık bölümde 3 puanı hanesine koyması Galatasaray açısından moral ve motivasyon için önemliydi. Emre Akbaba, Falcao'nun arkasında ofansif güç olarak hem pas trafiğine yardım etti hem de ilk golde önemli rol oynadı. Emre, sezonun ilk yarısında Belhanda'nın yapmadığını yaptı, rakip ceza sahası içine topla girerek, topsuz koşular yaparak Falcao'yu ikinci forvet gibi besledi. Bu da Galatasaray'ın ilk yarıda ofansif gücünü daha üst seviyeye taşıdı. Emre Akbaba'nın uzun süreden sonra sahalara çok iyi bir şekilde dönmesinin en temel unsuru, 'futbolcu olmayı değil' futbolculuğu seviyor. En temel fark bu başarısında.