Spor yazarları Antalyaspor-Fenerbahçe maçını değerlendirdi

REHA KAPSAL: HIZ KESMİYOR Fenerbahçe gibi takımların saha içi formasyonu, dizilişi gibi her maça ayrı plan ve planları vardır. Bizlere göstermesi açısından Erol hocanın daha fazla derinlik katarak daha farklı kurguyla oynayacağını düşünüyordum. Geçen hafta 11'de Sosa değişikliğinden sonra daha anlamlı dağılım ve oyuncuların orijin yerlerine çekilerek oynanması, ikinci yarı özellikle oyuna hız vermeleri gibi görüntüsüyle ileri dönük done vermişti Erol Bulut'a. Ama Antalya karşısında geçen haftanın 11'iyle başladı. Pelkas gibi oyuncular 'oynattım' diye tercih etmeyip orta sahahücum bağlantısını sağlayacak oyunun temposunu yükseltecek veya düşürecek bir oyuncunun yalnız kendi performansını yukarı çekmesi değil hücum organizasyonlarını rakip yarı alanda daha doğru oynatması adına Pelkas'la, geçen hafta denediği taktiksel değişikliği oyunun başında kurgulamalıydı. F.Bahçe, Antalya'dan güçlü takım. Kadro kalitesi F.Bahçe'yle mücadele edemez. F.Bahçe bunun karşılığında iyi oynayarak çok pozisyon kaçırdı. Jahovic atıldıktan sonra yeri geldiğinde 3 dakikada 3 pozisyona girdi.F.Bahçe'nin gegenpress'inde (karşı pres) daha doğru baskı yapıp daha çabuk çıkması gerekirdi. Hücum setlerinin daha fazla olması gerekir. En önemlisi yerleşik savunmalara oyun ezberi olacak setleri olması gerekir. F.Bahçe'deki oyuncu değişikliklerinde girecek-çıkacaktan önemlisi bunların konuşulmasından, tek başına problem çözmesinden daha önemli, takıma monte edilecek oyun prensiplerinin çoğalması gerekir. F.Bahçe, oyunun başından sonuna kadar çok üstün oynadığı, domine ettiği maçta sezona iyi başlayıp seri yakalamıştı. ERMAN TOROĞLU: TAKIMLARINI SATAN ADAMLAR! Maçtan, pozisyonlardan, teknik-taktiken önce şuna değinmem lazım. Sahada oynayan 22 futbolcu da profesyonel geçiniyorlar. Pofesyonel adam bu işten ekmek parası yiyen adam demek. İyi güzel de size şimdi 2 tane profesyonel futbolcu profili çizeceğim. Biri Antalyalı Jahovic biri Fenerli Sinan Gümüş... Eğer bunlar profesyonelse ben de spor yazarı değilim. Yaptıkları işlere bakın pozisyon icabı kart görürsünüz. Hadi bir kart gördünüz karttan sonra ona göre hareket edersiniz. Ama yok bu iki futbolcu da göstere göstere atıldılar. Buna mecazi manada ancak şunu söyleyebilirsiniz; takımlarını satan adamlar. İlla satmak parayla olmaz dün akşamki gibi aptalca da olur. '11'E 11 OYNANSAYDI NE OLURDU?' Bunu düşünmek zor. Ama ikinci yarı F.Bahçe'nin baskısı Antalya'nın çaresizliği maçı bir anda 5-1, 6-1 yapabilirdi. Olmayınca olmaz... 4 top direkten döndü ama şu var şu ana kadar seyrettiğim maçlardaki Fenerli oyuncaların hırsı, isteği, baskıları, oyunda yön değişirmeleri ne G.Saray'da var, ne Beşiktaş'ta ne Trabzon'da... Peki çok mu iyi oynuyorlar? Hayır. Ama yeni bir takım. ilerisi için ışık veriyorlar. Gördüğüm karadıyla Erol Bulut koşan bir takım yaratmak istiyor. Mücadele eden, sahada yürümeyen, topa kafa sokan bir takım istiyor. Zaten dikkat edin iki maçtır Sosa'yı alıyor. Çünkü Sosa çok mücadele etmiyor. Belli bir oyun karakteri var. Trabzon'da tekti yani vazgeçilmezdi ama Fener'de böyle bir şansı yok. Anladığım kadarıyla bazı futbolcular hariç Bulut'un çok kişiden vazgeçebilirim havası var. Mesela Gustavo... Fener'de ilk 11 yazarken bir numaraya kimi yazarsınız deseler ben önce Gustavo derim; sonra diğerlerini yazarım. Adamda fizik de var kimya da var beyin de var. 11'e 11 oynansaydı ne olurdu? Bunu konuşmak zor onu da Jahovic'e sormak lazım hani profesyonel ya... Para almaya gelince hepsi profesyonel. Aslında Sinan sarı kartı görüyor sonra gidiyor hakeme omuzu atıyor bu ikinci sarı olmaz direkt kırmızı olur. Hakem orda Sinan'a kıyak yaptı. Tahmin ediyorum Sinan gümüş Barcelona'nın son maçını seyretti ve Messi'nin hakeme yaptığı nareketi gördü. Kendisini de Messi zannetti. Antalya stadının zemini maçtan önce yeşil görünüyordu. Maç oynandıkça kahverengiye döndü. Bu tip sahalarda çok oyuncu saktalanır. Takımlara bu paralar verileceğine zeminlere bakmak lazım. EMRE BOL: DİREKLER DE AĞLAR Fenerbahçe'nin oyununu göz önüne aldığımızda şunu net bir şekilde söyleyebiliriz; bu kadar topu rakibin üzerine süren oyuncu varken rakiplerin maçları 11'e 11 bitirmesi çok zor. Sinir bozucu bir oyunu var sarı- lacivertlilerin... Benim için bir futbolcunun büyük takımda oynama kriteri; rakibin üzerine gitmesidir. Yan pası inan sen de yaparsın, ben de! Büyüklerde oynayan risk alacak ki; Fenerbahçe'de risk almayan yok. Antalyaspor karşısında resmen idman maçı yapıldı. Sağdan, soldan, aşağıdan, yukarıdan pozisyona girmek, golü atmak için her şeyi yapan bir Fenerbahçe vardı sahada... Bu oyun şampiyonluk oyunudur dostlar. Büyük takım oyunudur. Hop oturtup hop kaldıran oyundur. Rakibin değil de direklerin durdurduğu bir Fenerbahçe vardı dün gece... Saymadım ama sanırım en çok direğe vuran takımdır. Bak Erol hoca bu hafta itibariyle bütün takımlar sana kapanacak. Sen akıl koyarak nasıl açacağını düşün. Hesabını, planını ona göre yap. Zira ligde seninle yeke yek dövüşecek takım yok. Kadro zenginliği Erol Bulut'un en büyük şansı. 5 oyuncu değişikliği hakkı; kimseyi küstürmeden, herkesten faydalanabileceğin bir hak tanıyor. Bir yıldız çıkıyor, bir yıldız giriyor. Bir gün gelecek direkler de mağlup olmaya başlayacak. O günler çok yakında...