Spor yazarları Gençlerbirliği - Beşiktaş maçını değerlendirdi
- Beşiktaş Galerileri
- Giriş Tarihi: 16 Şubat 2021 Salı , 08:42Güncelleme Tarihi: 16 Şubat 2021 Salı , 08:52

SİNAN VARDAR
Öncelikle olağanüstü hava şartlarından dolayı maçın akşam saatinden öğlene alınması çok doğru bir karardı. TFF'yi bu kararından dolayı tebrik ederim. Beşiktaş dün hak ederek kazandı. Konya'daki 120 dakikanın ardından yorgun bekliyordum ama dün alkışı hak eden bir mücadele gösterdi.

Bu olağanüstü kış şartlarında yıldız oyuncunuzun sahneye çıkması gerekir. Ghezzal da dün öyle bir zamanda öyle bir gol attı ki 3 puanı kolaylaştırdı. Ghezzal ve Rosier saha içinde takımı ateşleyen isimlerdi. Rosier kendine nasıl dikkat ediyorsa; her maç üstüne koyarak oynuyor.
Maçın yıldızı hiç kuşkusuz ki Necip Uysal'dı. Kaptan Necip'in yedek beklediği yıllara yazık olmuş. Josef, Dorukhan, Atiba başta olmak üzere takım olarak tüm oyuncular çok koştu. Tabir-i yerindeyse takım; Sergen Hoca'nın istediği gibi savaştı.
Siyah-beyazlı takımda; dün Aboubakar ve Larin son haftalardaki formsuzluklarını sürdürdü. Özellikle Aboubakar öyle pozisyonlardan yararlanamadı ki saç-baş yoldurdu. Allahtan Ersin sahneye çıktı da, 1-0'ken rakibe gol izni vermedi.
Cenk Tosun, attığı gollerle geri döndüğünü gösterdi. Gol vuruşları çok klastı. Süper transfer olduğunu tüm Türkiye'ye gösterdi.
Türk futbolunun duayen isimlerinden, sevgili dostum; İlhan Cavcav'ın kulübü Gençlerbirliği'ne böyle kötü futbol yakışmadı. Bu futbol anlayışıyla işleri çok zor. Bu arada devletimizin Spor Toto markasıyla Süper Lig'in isim hakkına sponsor olmasına çok sevindim. Bu katkı gerçekten çok anlamlı.
TURGAY DEMİR
Sağ çaprazdan rakip kalenin en uzak köşesine harika bir gol atabilmeniz için sağ kanatta oynayan çok iyi bir solak oyuncunuz olmalı, Beşiktaş'ın var; Ghezzal! Neden bu denemeleri daha fazla yapmaz ve sadece asistle yetinir diye düşünürdüm, zamanını bekliyormuş... Gerçekten muhteşemdi attığı gol.
Beşiktaş'ın dar kadrosu çok yürekli oyunculardan kurulu. Sakatlık ya da ceza durumları nedeniyle biri eksilince bir arkadaşı, isterse hayatında ilk kez o mevkide oynuyor olsun, canını dişine takıp görevi yerine getiriyor.Dorukhan ve Necip böyle zorlu görevleri üstlendiler ve yürekli oynayıp işlerini iyi yaptılar.
Ankara'nın soğuğunu bilen bilir, futbol oynamak değil yürümek maharet ister. Hele bir de kar bastırırsa kimsenin işi pek kolay olmaz. O nedenle iki takım oyuncularını da bu şartlarda sergiledikleri mücadeleden dolayı kutlamak şart.
Kazanmak zorunda olan ve maç boyunca atak oynayan Beşiktaş'ın işi çok daha zordu elbette. Her zaman olduğu gibi iyi yardımlaşan, oynadıkları oyundan keyif alan bir Beşiktaş takımı vardı. Yine istekli, hırslı ve iştahlıydılar.
Bu şartlarda yaklaşık 10 net pozisyon bulmak her takımın yapabileceği bir şey değil. Beşiktaş gerçekten harika bir mücadele ve iyi bir oyun sergiledi. Gençlerbirliği de Cenk Tosun oyuna girene kadar pes etmedi ve beraberliği kovaladı...
Sonra... Sonra Tosun Paşa maça damga vurdu... İki net pozisyon, iki klas vuruş ve iki gol. Yuvadan gidişi de görkemliydi, dönüşü de öyle oldu. Giderken kazandırdı, geldi yine kazandırıyor... Kartal'ın bir de Tosun Paşa'sı var artık, tüm Seferoğulları, Tellioğulları sıkı dursun!
REHA KAPSAL
Beşiktaş, son bir haftada 3. maçını oynadı. İki Konya maçından birinde 10 kişi kaldıklarında 75 dakika, kupa mücadelesindeki 120 dakikalık oyunlardan sonra zeminin her geçen dakikada daha ağırlaşıp, hem oyunun hem de görüş açısının sıkıntı olacağı bir maçta oyun başlangıcı coşkulu ve istekliydi.
İlk yarı yüksek tempoyla istedikleri skorla devre arasına girip maçı da bitirebilirlerdi. Bu pozisyonları da çok rahat buldular. Özellikle Beşiktaş'ın hücum organizasyonlarında diğer takımlara göre en temel farkı; rakibin hem orta saha ile savunma bloğu arasına çok rahat geçebilmeleri, bunun devamında da rakip savunmanın arkasına çok rahat sarkıp pozisyonlar üretmesi.
Beşiktaş'ın ki baskılı oyunu, pas ritmi, saha içi mücadelesi, çok çabuk yön değiştirmeleri, kanat organizasyonları, özellikle bunu sağ kanatta Ghezzal ve Rosier ile en iyi uygulamayı yapıp, ligimizde fark yaratan ikilisiyle bunu her maç üstüne koyarak geliştiriyor
Siyah-beyazlıların bu kadar hücum çeşitliliğiyle çok net pozisyonlar yakaladığı zaman maçın 1-0 olduğu dönemlerde Gençlerbirliği maçı gibi son dakikalarda gol üretmek yerine daha önce pozisyonları değerlendirmesi gerekir. Çünkü Beşiktaş, 1-0 skoru almış gibi oynamıyor. O kontrollü ve skora dayalı tempoyu zaman zaman düşüren veya yükselten görüntüde değil. Sanki maçı 0-0 ya da gerideymiş gibi oynuyor. Buna mutlaka ilerleyen haftalarda dikkat etmeleri gerekir.
Çok iyi oynadığı maçta skoru son dakikalara kadar 1-0'da getiriyorsan, Ankara'da oyunun bitişine doğru iki gol bulunmasına rağmen esas 1-0'ken skoru artırılmalıydı. Vida cezalı, Montero da sakat olunca Necip ile Welinton, orta sahaya kadar çıkıp alan daralttılar.
Öndeki oyunculara baskı yapıp, koşu mesafeleri artmasın diye. Yalnız Gençlerbirliği hücumlarında birlikte oynamadıklarından oyun pratiği eksikliğinden bu pozisyonlarda birbirlerini tamamlayamadılar. Rosier, ligimizde en formda savunma oyuncularından biri. Geldiğinden beri büyük katkısı var takımına. Yalnız biraz daha baskı yediği zaman basit oynamasını bilmeli.
İki şey insanları yaptığı işte ayırır. Bir, sorunun değil çözümün parçası olmak. Sergen Yalçın, takım saha içinde bir performans veremediği zaman krizi yöneterek, devre arası belki istediği oyuncular alınmadığı dönemde de bu süreci çok doğru yönetti.
İki, hayatta her şeye yeni bakış açısıyla yaklaşabilmek. Sergen Yalçın, futbolculuğu döneminde kalmayıp, teknik adamlıkta kendini güncelleyen, özgür, orijinal, farklı, kararlı ve özgüveni yüksek görüntüsüyle takımını sezon başından gelinen noktaya kadar değiştirip, oyuncuların keyif aldığı, izleyenlere de keyif veren futbolun ve başarının baş mimarı oldu.