Spor yazarları Galatasaray - Beşiktaş maçını değerlendirdi

ZEKİ UZUNDURUKAN – HAVALI VE SİSTEMLİ

Galatasaray tarihinin en pahalı transferi Gabriel Sara, tam bir duran top mühendisi! Galatasaray, golleri akan oyundan değil, duran toplardan buldu derbide... Topun başına hep Gabriel Sara geldi. İlk golde Davinson Sanchez'e asistini yaptı. İkinci golde de Osimhen'in kafasına topu nişanladı. İki duran top, iki kafa golü… Sara büyük oynamaya başladı, verilen büyük parayı şimdiden hak etti!

Derbide Galatasaray kafayı çalıştırdı. Derbiden önceki yorumlarımızda Galatasaray'ın havadan, Beşiktaş'ın ise yerden oyunu tercih edeceğini söylemiştik. Öyle de oldu. Galatasaray 13'te öne geçtikten sonra sabırlı bir oyunu tercih etti. Hiç telaş yapmadı. Kazanacağından emin bir şekilde sahada pozisyon aldı. Galatasaray'ın savunmasında ve hücumunda öyle ustalar var ki… Beşiktaş ne yaptıysa golü bulamadı. Sahada bu kadar silahı olan bir takımı durdurmak gerçekten zor!

Galatasaray'da Davinson Sanchez gibi usta bir stoper var. Hem usta, hem çok zeki… Maç boyunca öyle kritik toplar kesti, öyle ustaca kademelere girdi ki Davinson Sanchez! Böyle bir stoperiniz varsa, zorluk derecesi ne kadar yüksek bir maç olursa olsun defansınız aşılmaz olur! Dünkü maçın yıldızı da Davinson Sanchez idi. Sara'yı da unutmamak lazım! Osimhen ise jeneriklik gollerine bir yenisini daha ekledi. Attığı kafa golünde o kadar yükseğe çıktı ve havada asılı kaldı ki… Osimhen Hava Yolları gibi…

Giovanni van Bronckhorst, Rafa Silva gibi bir oyuncuyu neden kenarda oynatıyor, inanılır gibi değil. Oysa Rafa Silva, Gedson'un önünde oynasa, yani 10 numarada (gerçek mevkisinde) çok daha faydalı olurdu! Maçın içinde zaman zaman 10 numaraya geçtiğinde Rafa'nın ne kadar etkili olduğunu da gördük! Beşiktaş'ın Joao Mario ile 53'te etkili bir şutu vardı ama Muslera mükemmel çıkardı bu topu. 90+4'te Muçi'nin attığı jeneriklik gol ise muhteşem ötesiydi! Bu gole şapka çıkarılır ancak!

Galatasaray taraftarı, Rams Park'ta takımını verdiği destek ile adeta şaha kaldırıyor, rakiplerini de büyük baskı altına alıyor. Taraftarlık budur işte! Şampiyon takımın, şampiyon taraftarı… Dün de muazzamdı Rams Park tribünleri… Galatasaray derbileri zorlanmadan kazanarak, yine şampiyonluğa koşuyor!

Fenerbahçe ve Beşiktaş karşısında yine büyük bir psikolojik üstünlük kurdu daha şimdiden Galatasaray! Şampiyon teknik adam Okan Buruk'a da helal olsun! Cebinde artık üç farklı oyun formatı var! 4-2-3-1 / 3-4-1-2 / 4-4-2. Üç oyun sistemini de çok iyi oynuyor Galatasaray!

REHA KAPSAL – PSİKOLOJİK ÜSTÜNLÜK

Derbinin çok önemliydi. Galatasaray yenerse zirve yarışında puan farkını sezon başında iyice açacaktı. Eğer Beşiktaş kazanırsa gizli lider konumuna gelecekti ve iki takım için çok farklı senaryo ortaya çıkacaktı. İlk yarıda topla oynamada Galatasaray yüzde 42, Beşiktaş yüzde 58. Ama tüm veriler sarı kırmızılı takım lehineydi. Beşiktaş orta sahada bir fazlayı 4/2/3/1 ile oynayarak Galatasaray'ın 4/4/2'sinin özelikle bu bölgede topa sahip olma üstünlüğünü üretkenliği dökemediğinden skor olarak ilk yarı 1-0 yenik soyunma odasına gitti. Tabii ki çok pozisyonun olmadığı bu maçlarda duran topların önemi çok fazladır. Hele bir de takım boy ortalaması iyi ise Galatasaray gibi bu farkını ortaya koyup öne geçmek için bir hücum ve gol anahtarı olarak kullanırsın. Sanchez sırf attığı gol için değil oynadığı savunma oyunu ile sahanın en iyisiydi. Sanchez ve Sara sahanın en iyisiydi.

İkinci yarı yine duran top, yine topun başında Sara, yine ilk duran toptaki gibi adrese teslim bir orta. Bu sefer başka bir uzun boylu ve gol atma üstadı Osimhen ile fark ikiye çıktı ve neredeyse dakikalar 70 olduğunda maçın fişini sarı kırmızılılar çekmişti. Son bölümde Okan Buruk, Osimhen'i çıkararak orta sahaya Mertens'i aldı. Buradaki sayısal eşitliği sağlayarak doğru bir hamle yaptı. Maçın başından sonuna kadar kazanmayı hak eden bir Galatasaray vardı. Beşiktaş neredeyse hiç zorlayamadı sarı kırmızılı takımı. Galatasaray bu galibiyetle yalnız üç puan almadı aynı zamanda rakiplerine karşı ciddi bir psikolojik üstünlük de kazanmış oldu.

TURGAY DEMİR – MUHTEŞEM GIO (!)

Beşiktaş, yürüyen bir Galatasaray'dan iki gol yiyerek derbiden puansız ayrıldıysa bunun en büyük sorumlusu inatçı, hayalperest Giovanni Van Brocnkhorst'tur… Sezon başından bu yana, özel maçlar ve Avrupa arenası dahil, iki kanatta, Muçi, Semih, Joe, Rashica, Bahtiyar hatta Rafa Silva'yı denemesine rağmen, bu kanatların en önemli oyuncusu Can Keleş'i bir kez olsun kadroya koymayan Giovanni, Beşiktaş'ı güneş altındaki kar gibi eritiyor ve eritecek. Galatasaray'da tedbir alınacak tek oyuncu Osimhen, diğerleri haftalardır söğüt gölgesinde gibi rahatlar, belki de güçsüzler... Osimhen de çok güçlü değil ama kalitesi belli, ceza sahası içinde topla buluşursa golünü atar. Hal böyleyken Udokhai bu oyuncuyla birebir oynasa yeterliydi...Bir de sol kanada Can, sağa da Muçi ya da Onur'u, koymuş olsa olay biterdi.

Gio yine aklın yolunu takip etmedi ve Semih'i sol kanatta harcarken, sağ kanatta da etkisiz eleman Joe'yu tuttu uzun süre... Muçi'yi aldığında iş işten geçmişti… Öte yandan genel olarak derbide beklentilerimin altında bir futbol vardı. Beşiktaş adına Rafa Silva oyunu güzelleştirmek için tüm yeteneklerini kullanırken etrafında kendisine eşlik edecek kimseyi bulamadı… Galatasaray'da ise dün inanılmaz faullü oynamasına rağmen ilk golü de atan Davinson Sanchez en iyilerden biriydi. Galatasaray'ın vasatın altında oynayacağı belliydi...

Haftalardır forvetleriyle ayakta kalırken savunması inanılmaz pozisyonlar veriyordu. Giovanni sadece bu gerçeği görüp ona kadro kadro yapabilse Beşiktaş derbiden puansız ayrılmaz muhtemelen de üç puanla ayrılırdı. DİKKAT!: Dün sahada gerçek bir hakem olsa Sanchez en az dört (!) sarı kart görür ve ilk yarıyı bile tamamlayamazdı ama tamamladı. Neden!? Çünkü sahada Arka Kardeşler vardı!.. G.Saray'ın efsane hakemi Sabri Çelik'e bile rahmet okuttu vallahi...

MUSTAFA ÇULCU – ŞAŞKINLIKLA HAKEMİ İZLEDİK

Galatasaray, Süper Kupa'da 5-0 kaybettiği maçın rövanşını almak için çift forvetle, Beşiktaş ise sakat olduğu için önemli oyuncusu Paulista'dan yoksun olarak sahadaydı. Semih'in gereksiz faulünden Sanchez ile öne geçen Galatasaray risk aldı, duran topların dönüşünde çok eksik yakalandı. Çift santrfor oynuyor ancak kanatlardan orta yapacak Sallai sahada yoktu. Barış kontrolsüzdü ve çok dağınık oynadı. Beşiktaş'ta Rafa Silva, Semih ve İmmobile rakip savunmanın kucağında kalınca marke edildiler. Basit top kayıpları yaptılar. İkinci yarı Kaan'ın çıkması Galatasaray için iyi olmadı.

Beşiktaş rakibinin üzerine daha fazla gitmeye başladı ve savunmayı zorladığı anlarda duran toptan ilk golün kopyası gibi Osimhen ile ikinci gol geldi. İmmobile ve Semih sahada yoktu. Uzatmalarda Muçi'nin golü sonucu değil ancak skoru değiştirdi.

Arda Kardeşler iyi başlamıştı ancak 17'de Sanchez'in topu bırakıp İmmobile'nin karnına yaptığı el hareketi faul ve net sarı olmalıydı. Hakem iyi açıdan izleyemediği için faul dahi vermedi. 27'de Beşiktaş ceza alanı içinde top İcardi'de, rakibini kaçırıp arkada kalan Udoaki, adım frekansını ayarlayamayınca sağ dizi ile İcardi'yi bozdu, penaltı verilmeliydi. Ama hakem 'devam' dedi. Aklı bu pozisyonda kalan hakem oyunun devamında 28'de bu kez Rafa Silva'ya yaptığı kontrolsüz hareket dolayısıyla Sanchez'e net bir sarı vermeliydi ama faul dahi vermedi. Biz de şaşkınlıkla hakemin bu tuhaf kararlarını izledik. 39'da Barış rakip Svensson'u boynundan çevirdi. Futbol böyle oynanmaz. Barış net sarı görmeliydi, hakem vermedi.

İlk yarı bitmek üzereyken topun kontrolü kendinde önü açık kademede kimsenin olmadığı bir pozisyonda kaleye gidecek olan İmmobile'yi Barış faul ile durdurdu. Yaptığı faulün karşılığı bariz gol şansını engellediği için kırmızı kart olmalıydı ama hakemin yorumu, bariz gol şansı olmadığından sarı gösterdi. 82'de Emirhan'ın sarı kart gördüğü pozisyonda Osimhen'e hareketinde benim futbol anlayışım kaleye uzak gibi olsa da önü açık ve atletik bir oyuncu olması diğer savunma oyuncularının konumu bariz gol şansı diyorum kırmızı olmalıydı. Hakemin yorumu sarı. Bu iki pozisyona ve penaltı olan İcardi pozisyonuna VAR karışamaz. Hakemin gösterdiği doğru kartlarının yanında göstermediği kartlar ve fauller çok baş ağrıtacak.

LEVENT TÜZEMEN – CESUR OLACAKSIN!

G.Saray'ın çift forvetle derbiyi kazanması, futbol ukalalarına ders oldu! Çok bilmişler, "Okan Buruk İcardi-Osimhen ikilisini sahaya sürerse perişan olur. Beşiktaş rahat kazanır" dediler. Futbolda iyi oyuncuların varsa cesur olacaksın. Geçmişte Tanju-Kovacevic, Nonda-Ümit Karan, Elmander-Baros, Burak-Drogba ikili forvet olarak görev yapmadılar mı? G.Saray'ın genetiğinde kaliteli forvetlerle oynamak hep var. Derbide ne oldu? İcardi faulü kazandı, Osimhen kafa ile attı. G.Saray'ın geliştirdiği ataklarda hep bu ikilinin imzası vardı. Okan hoca asıl riski sol bek oynatarak aldı. Barış mücadeleci güçlü bir oyuncu ama sol bek oynamayı bilmiyor, pozisyon alamıyor, yerini kaybediyor.

Hücumda rakibi geçme konusunda gereksiz inat yapıyor ve saçma sapan faullere neden oluyor. Beşiktaş'ın etkili olduğu anlar hep Barış'ın bölgesinden gerçekleşti. G.Saray'da Osimhen-İcardi ikilisi önde baskı yaptı, Sara mükemmel oynadı. Sanchez ve Osimhen'in kafa golleri milimetrik ortalarını yaptı. Abdülkerim riske girmedi, Sanchez kendine güvenliydi ancak Rafa'ya ilk yarıda yaptığı hareket sarı kart olmalıydı. Bu arada ilk yarıda Udokhai'nin İcardi'ye zamanlama hatası ile yaptığı darbe penaltıydı. Muslera tecrübesi ile defans arkasına atılan toplara bir libero gibi müdahale etti. Yunus kanattan getirdiği toplarla Beşiktaş kalesini tehdit etti, Sallai sadece işin savunma yönünde kaldı. Torreira ikili forvet oynamanın orta sahaya bıraktığı baskıyı çok koşarak, iyi mücadele ederek engelledi. Okan Buruk hastaneden çıkıp geldi, ikili forvetten vazgeçmedi. Oyunu kenardan oyuncuları ile beraber yaşadı ve değişiklikler konusunda doğru hamleler yaptı. Derbiyi kazanarak ligin tek yenilgisiz hocası oldu.

SİNAN VARDAR – HAKEMİ GEÇEMEDİ

Süper Lig'in 10. haftasında Beşiktaş Galatasaray'a konuk oldu. Fedakar Beşiktaş taraftarı statta yerini alırken maç Beşiktaş'ın baskısı ile başladı. Daha maçın ilk dakikalarında Semih müsait bir pozisyondan faydalanamadı. İlk yarı boyunca Beşiktaş topa sahip olan takım olarak görüldü. Fakat Beşiktaş'ın büyük sıkıntısı olan yan toplardan Galatasaray durumu 1-0'a getirdi. Geçen hafta boyunca derbi konuşmalarını yaparken hakem Arda Kardeşler'in sıkı bir Galatasaray sempatizanı olduğu defalarca bana söylendi. Takdir haklarını Galatasaray'dan yana kullanarak ilk olarak Rafa'ya yapılan pozisyonu görmezden gelen Arda Kardeşler daha sonra ilk yarının sonlarında Immobile'ye faul yapan Barış Alper Yılmaz'ı sarı kartla geçiştirdi. İki kırmızı kartı da vermeyerek Beşiktaş'ın net olarak hakkını yedi. Şimdi gelelim ikinci yarıya.

İkinci yarıda da Beşiktaş tempolu olarak oyuna başladı. Oyuna tamamen hakim olup son haftaların en iyi futbolunu oynarken Arda Kardeşler'i geçmesi mümkün olmadı. Galatasaray'a yine yoktan bir faul pozisyonu yaratarak yine yan toptan ikinci golü bulmalarını sağladı. Bir hakem ancak bu kadar art niyetli olabilir. Ayıp kardeşim Rafa Silva'yı her pozisyonda yere indiriyorlar bir türlü kırmızı kartı çıkarmıyor. Hayretler içerisinde bir maç izledik.

Yazımda futbolu yazmak isterdim. Galatasaray gibi bir takıma karşı Beşiktaş muhteşem bir futbol ortaya koyuyor. Ama hakem sanki Galatasaray forması ile sahaya çıkmış gibi davranıyor. Muçi'nin golünü ofsayt sayıp nasıl iptal ettirmedi hayretler içindeyim. Gelelim TFF ve MHK'ya... Sizlere güvenimizi çeşitli mecralarda dile getirdim. Gayretinizi biliyorum ama lütfen artık bu art niyetli hakemlerden Türk futbolunu temizleyin. Bakalım bu hakeme ne kadar ceza verilecek!