İki türlü okuyalım maç önünü... Üç maçta 2 gol atmış G.Saray'ın rakibi deplasmanda son şampiyon Trabzonspor... Buruk'un takımı zor pozisyon veren ama pozisyon bulmakta da zorlanan bir takım. Diğer tarafta Kopenhag'a elenmiş, Antalya'da kalesinde 5 gol görmüş moralsiz, yorgun ve eksik değil çok eksik bir Trabzonspor var.
Bu oyunun kaderini orta sahalar belirler. G.Saray bunun bedelini geçen sezon ağır ödedi. Mertens'in maç boyu hücumda ve savunmadaki büyük mücadelesine ortak olabilen sadece Boey ve Nelsson vardı. Avcı'nın bu kadro ile oyunu domine etmesi mümkün değildi. İlk yarı hücumda etkili adam Djaniny idi, o da devrede kenara geldi. Ancak ev sahibi ekip ne baskı kurabildi ne de geçişte rakibine zorluk çıkardı.
Seferovic, Icardi rüzgârı yüzünden mi üşüttü bilinmez ama G.Saray'ın öndeki üçlüsü bir facia... Kerem ve Yunus'tan en azından birinin böyle büyük bir maçta artık toparlaması gerekiyordu. Yapamadılar. Oliveira yine birçok pozisyonda ağır kaldı ve G.Saray bulabileceği en zordaki Trabzon'a 1 gol atamadı.
Avcı'nın elindekilerle aldığı 1 puan iyi sonuç. Uğurcan'ın olmadığı kaleye Mertens ve Kerem ile iki net pozisyona girebilen G.Saray'da ömrünün yarısını bu kulüpte geçirmiş Okan Buruk, çalıştırdığı takımın altında kafa olarak ezilmiş durumda. Kerem ve Yunus'u ısrarla oyunda tutup değişiklikleri 90'da yapmış olması büyük soru işareti... 4 haftada iki gol atıp 7 puan almışsanız öpüp başınıza koymanız lazım. Ama önce Buruk kafasını toparlamalı.
Trabzon, hasarı bol bir 7 günden yorgun ve kayıplarla çıktı. Ama bu kadar eksik varken G.Saray'ın yapamadığını yapacak yani Trabzonspor'u cezalandırabilecek çok takım var Süper Lig'de... Bu yüzden sakatların bir an önce dönmesi gerekiyor.