Galatasaray adına hüsran, Kasımpaşa'ya ise saygı...
Henüz birinci dakika ve Babel karşı karşıya pozisyon yakalıyor, vuruyor aut. Dakika 7, penaltı ve 1-0. (Babel'in pozisyonun başlangıcında Semih'e yaptığı hareket faul, devamında penaltı doğru) Galatasaray ligi beyinsel olarak çok daha önce bırakmıştı.
10 kişilik Galatasaray bütün konsantrasyonunu, motivasyonunu Bursa'da bırakmış.
Bununla birlikte karşısında ligimizin en çabuk hücum yapabilen, hücum oyuncuları çok yetenekli Kasımpaşa olunca hezimet kaçınılmaz oldu.
Skor daha ilk yarıda 4-0 olabilirdi, konuk ekip bir sürü gol kaçırdı. Hemen hemen her atak pozisyon oldu. Acaba ikinci yarıda bir sıkıntı yaşarlar mı düşüncesi vardı.
Kaldı ki defansta üç oyuncunun sarı kartı vardı.
G.SARAY DİSİPLİNSİZ!
Şota özellikle bu oyuncuları uyarmış olacak ki kalan dakikalarda çok dikkatli oynadılar.
Kasımpaşa ikiyi attıktan sonra oyun disiplininden tamamen koptu Galatasaray. Üçüncü ve duran toptan yenilen dördüncü goller öncesinde zaten havlu atmışlardı.
Galatasaray ikincilik yarışında Kasımpaşa karşısında sergilediği kötü oyunla büyük bir yara aldı. Tabii burada maçın başında 10 kişi kalmalarının da etkisi var.
CÜNEYT ÇAKIR'IN KÖTÜ YÖNETİMİ ASLAN'I YIKTI
Cüneyt Çakır'ın kötü yönetimi oyuna etki etti.
G.Saray 10 kişi oynamayı hiç hak etmemişti. Melo'nun pozisyonu net sarı karttı. Kırmızı görebilirdi.
Semih-Babel pozisyonunda Çakır, Babel'in yaptığı faulü es geçti. Sonra penaltı oldu.
İkinci yarıda bunun ezikliğini yaşadı. Telles'e sarı kartı çıkaramadı!
Hakemlerimiz mental olarak sezon başında iyi hazırlanmıyorlar.
Hakem eğitmeni Uilenberg, Türkiye'de olmasa Avrupa'da maç yönetemezler.
DURAN TOPTA ÇOK ZAYIFIZ
Galatasaray duran toplarda büyük sıkıntı yaşıyor. İnanın duran toplardan gol atan takımlar şampiyonluğa gidiyor. Bir bakıma duran toplar şampiyonu belirliyor da diyebiliriz. Duran top kullanımında Türkiye'de büyük sıkıntı var. Takımında duran top kullanan sağlı-sollu iki adamın olmalı. Duran top kullanımını iyi yapamazsanız maçı kurtarmanız da olmuyor.
Arda'yı hatırlıyorum Porto maçında mükemmel bir gol attı. Onlar bunu çok iyi çalışıyorlar. Duran top atılırken biri sağa koşuyor biri sola koşuyor. Rakibi yanıltıp golü buluyorlar. Alan savunması yapıyoruz her zaman. Ama her maçta her pozisyonda alan savunması yapmak da yanlış oluyor.
KIRMIZIYA İTİRAZ ETMEDİLER!
Galatasaraylı futbolcular dün beni çok şaşırttı. Dün tartışmaya çok açık bir kırmızı kart çıkardı hakem. Hiçbiri itiraz etmedi.
Hakan gelip biraz bir şey söyledi, o kadar.
Gidip, 'olay yaratsınlar' demiyorum.
Bu takımın maç kazanma arzusunun ne kadar düşük olduğunu gösteriyor. Fatih Terim dönemini hatırlıyorum faul çaldığında bile hakemin etrafını üç Galatasaraylı sarar, itiraz ederdi. Yani bir hırs ve kazanma arzusu vardı. Galatasaray kazanma arzusunu ve hırsını kaybetmiş.