Mancini gaza basar

İmza attığında, "Yedek kulübesi zayıf, takım yaşlı" dediğini biliyorum. Şimdi eksikleri gideriyor. İkinci yarıda kıyasıya bir şampiyonluk yarışı bizi bekliyor

Mancini G.Saray'a geldiğinde anlaşma çok apartopar olmuştu. Ve Mancini'nin G.Saray'da göreve başladıktan sonra "Yedek kulübesine bakıyorum, kimi oyuna alacağım diye düşünüyorum ama işin içinden çıkamıyorum" dediğini biliyorum. G.Saray yönetiminin de bundan rahatsız olduğunu biliyorum. Mancini "Takım yaşlı, gençleştirilmesi gerekir" diyordu. Herhalde şimdi G.Saray yönetimi bu yolda ilerliyor. Bence de doğru yapıyorlar. Ama asıl sorun G.Saray'ın yerlilerinde. Bu konuda F.Bahçe, G.Saray'dan bir adım önde. Buradaki büyük sorun federasyonlarda. Bu konuda şu andaki federasyonu eleştirmek haksızlık olur. Çünkü Türk futbolunda yabancı 6 mı olsun, 10 mu olsun, 18 mi olsun buna nasıl karar alındı muamma. Maalesef bu kararı alanlar futboldan nasibini almamış kimseler. "Yerli oyuncu yetişmiyor" diyorlar iyi tamam da yerli oyuncunun yetişmesi için Türkiye'de kaç takım altyapıya önem veriyor. Hepsi göstermelik.

Mancini arayı kapatır!

Tolunay Kafkas, "F.Bahçe ikinci yarı arayı açar. Çünkü en iyi futbolu onlar oynuyor" demiş. Ben Tolunay ile aynı fikirde değilim. Benim fikrim şu. F.Bahçe belki her maç çok iyi futbol oynamıyor. Ama F.Bahçe oynadığı bütün maçlarda çok koşuyor, çok çalışıyor ve iyi kavga ediyor. Zaten F.Bahçe'nin kadro yapısı kaliteli. Biraz koşunca da kalite farkı rakiplerle arayı açıyor. Galatasaray da Fenerbahçe kadar koşsun onlar da farklı bir takım olurlar. Zannediyorum Mancini ikinci yarı bunu gerçekleştirecektir.
RONi'NiN YANINA ATLET KOYMALI
Ronaldinho'yu hangi akla hizmet olarak alıyorlar, inanamıyorum. Diyorlar ki, "Forma satarız." Yahu kardeşim senin henüz stadın yok. Takım da sahada yürürse Ronaldinho'nun formasını değil 100, 10 liraya zor satarsın. Ronaldinho sende ne oynar? Aslında şu andaki kadroya baktığında orta sahaya Ronaldinho'yu, Fernandes'i koyacaksın, bir de Olcay'ı koyalım. Peki bu üçünü orta sahaya koyduğunuzda o zaman doğruca Atletizm Federasyonu'na müracat edeceksiniz. Nerede 1000, bin 500, 5 bin, 10 bin koşan atlet var onları da takımın diğer yerlerine serpiştireceksiniz. Bu atletler boş koşular yapıp rakibi şaşırtacak, Fernandes ile Ronaldinho aradan sıyrılıp belki birkaç gol atarlar. Mesela yani diyorum!
ALMANLAR HEP iYiLERi KAPAR
Beckenbauer altyapı olayını yıllar önce çözdü ve Almanya'da yetişen Türk futbolcularının Türk Milli Takımı'na gelmesini engelledi. Bunlar uzun vadeli düşünüyorlar. Bizler kısa vade. Göreceksiniz 4-5 sene sonra Alman Milli Takımı'nda 6-7 Türk futbolcusu oynayacak. Peki bu tesadüf mü? Hayır... Bizim aptallığımız. 80 milyondan milli takım çıkaramıyoruz. Almanya'da yetişen, Almanlar'ın beğenmediği daha doğrusu ikinci tercih belirlediği futbolcuları biz alıyoruz. En üst sıradakiler zaten Alman Milli takımlarında oynatıyorlar. Aslında normal. Çünkü şikenin göstere göstere yapıldığı, şikenin olduğu yerde de bahisçilerin cirit attığı bir ülkeden fazla da bir şey beklenmez
FUTBOLDA SÜLÜK COK
Türk futbolu nasıl kurtulur? Sülüklerden kurtulmak gerekir. Sülükler kanı emip doyduktan sonra kendilerini bırakırlar. Ama siz bu doymuş sülüğü, sobanın külüne atarsanız, sülük orada emdiği kanı kusar, yeniden kan emmeye hazır hale gelir. Maalesef Türk futbolunun kanını emen sülükler de böyle. Hepsi değil ama bunu yapan yöneticiler biraz fazla

SEVGiLi UFUK SES VER!
Ufuk Özerten'i hakemlere konuşurken biraz dinledim. Güzel şeyler söyledi. Kendisi de MHK'de çalıştığı için doğru tespitler yaptı. Hakemlere söylediği en önemli şey, "Her maç için, 'Bu maç son maçınız olabilir' diye düşünün" şeklindeydi. Sevgili Ufuk, birbirimizi aldatmayalım. Şu andaki hakemlerin hiçbiri (En tecrübelisinden en yenisine kadar) 'bu maç son maçım olur' diye maça çıkmıyor. Bazıları hafif, bazıları da 40'ına kadar eyyam yapıyor. Hoş eyyam yapmasalar o komite onlara maç vermiyor. Çok fazla uzağa gitmeyelim sevgili Ufuk. İki senedir hangi Trabzonlu hakemi Feherbahçe maçına gönderebildiniz? Cevap versene, sesin gelmiyor. Antalya uzak değil! Aslında Ufuk Özerten'in en önemli cümlesi başka. Hakemlere "Devre arasında ve maç sonunda soyunma odasına gereksiz kişileri almayın" diyor. "Zaman zaman alıyorsunuz, temsilciler de yazıyor" demeye getiriyor. Demek ki bu konuda sıkıntılar oldu. Aslında temsilciler yazıyor da gözlemciler yazmıyor herhalde. Çünkü gözlemciler ve hakemlerin kayığı, temsilcilerin kayığından ayrı. Ayrı yerlerde yüzüyorlar.
MAĞDUR EDEBiYATI MAĞDURLARI!
F.Bahçeli futbolcular geçtiğimiz iki yılda devamlı "mağdur edebiyatı" yaptılar. Ama teknik direktörleri Aykut da devamlı "mağdur edebiyatı" yapınca futbolcu da ona uydu. Ersun hoca gelir gelmez bu olayın üstüne gitti. Ve hiç "mağdur edebiyatı" yapmadı. Zaten F.Bahçe'nin başarısındaki kritik noktalardan biri de bu. Bir de Ersun hoca çalışanı oynatır, takıntı yapmaz. Maalesef Aykut'ta bu takıntı vardı. Yalnız şöyle de bir haksızlık yapmayalım. Ersun hoca şike olayları patladığında Aykut hocanın yerinde olsaydı ne yapardı? Onu bilemiyoruz. Çünkü Aykut hoca bir dönem zaman zaman inanmadığı şeyler söylememek zorunda kaldı. Zaman zaman yöneticilik yaptı. Zaman zaman o dönemki futbol federasyonu başkanıyla şike pazarlığı yaptı. Kolay değil. Zaten Aykut hocanın da F.Bahçe'de işe başladığındaki fotoğrafını alın, bir de bıraktığındaki fotoğrafını koyun ne demek istediğimi anlarsınız. Şikenin yanında bir de Yıldırım gibi bir başkanla çalışmak var tabii. Bunu da gözardı edemezsiniz.
Carlos'un çıraklığı
Roberto Carlos tahminlerin aksine teknik adamlıkta başarılı gidiyor. "En iyi futbolu ilk yarıda biz oynadık" diye iddialı konuşmasına katılmamak da olmaz. Dünya genelinde bir kanı vardır. "Çok iyi futbolcudan iyi teknik adam az çıkar" derler. Carlos istatistikleri yanılttı. Çıraklığı herhalde bizde geçirecek, ustalığında da İspanya, İtalya, İngiltere gibi üst düzey liglere gidecek.

DİĞER HABERLER

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.