TFF seçimleri neden 18 Temmuz'da yapılacak? Mehmet Büyükekşi açıkladı

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Fotomaç'a özel konuştu. Büyükekşi, arkadaşlarımız Murat Özbostan ve Yasemin Yıldırım'a TFF seçiminde yabancı hakeme, yaptıkları yeniliklerden Milli Takım'a her şeyi A'dan Z'ye anlattı.

Murat Özbostan: Yapılan eleştirilerden etkileniyor musunuz? Özellikle sosyal medyada yapılan eleştirilerin kaynağı belli mi?

Sosyal medya çok tehlikeli. Yalan, iftira, küfür Türk futboluna büyük zarar veriyor. Ana akım medyada bir edep var üslup var saygı var. Sosyal medyada bu yok. Sahibi belli olmayan, yakışıksız ifadeler ve tehditlerin önüne geçilemiyor. Hukuksal yollara başvuruyoruz ama yüzde 60-65'i trol ve bot hesap. Çoğunluğu yurt dışından. Bunların maksatlı yapıldığı net şekilde görülüyor. Amaç belli çıkar sağlamak. Hakemler üzerinde baskı oluşturup, oradan fayda sağlamak. Türk futbolunda adalet istiyormuş gibi gözükenler kendine ayrıcalık istiyor. Bir günah keçisi arıyor. Mark Twain'in güzel bir sözü var; "Başınızı derde sokan, bilmediğiniz şeyler değildir. Bildiğinizden emin olduğunuz doğru olmayan şeylerdir." Kendi yalanlarına inanların manipülasyonları ile hakikatten vazgeçecek değiliz. Emin olana yemin, dürüst olana şahit gerekmez. Çıkarlar dünyasında hiçbir çıkarımız olmadan vazifemiz olduğu için çalışıyoruz. Göreve geldiğimiz ilk günden beri hep reform yapmaya çalışıyoruz. Bunların tamamı doğru olmayabilir ama yaptığımız işlerin çoğu doğru ve neticelerini alıyoruz. Bugün yarı ofsayt sistemi sadece İtalya ve bizde uygulanıyor. VAR kayıtlarını açıkladık. Bunu da sadece İspanya uyguluyor. İyi niyetli değiller. Nisanın 1'inden bu yana imza topluyorlar. Bize Süper Lig'den sadece 8 kulübün delegelerinin imzası geldi. Diğerleri imza vermedi. 1. Lig hiç imza vermedi. 2. Lig'den 7 kulüp, bir tane de şahıs, geçen hafta 55 imza geldi. 130 kulüp, ve şahıslardan oluşan 325 delege var. Bize gelen imza 62 adet.

Yasemin Yıldırım: Son günlerde ligin tescil edilmeyeceği haberleri de sosyal medyada gündemi meşgul ediyor. Bunun için yorumunuz nedir?

FIFA, UEFA ve üye ülke federasyonlar ile üst düzey ilişkilerimiz devam etmektedir. FIFA ve UEFA ile TFF heyetleri arasında karşılıklı ziyaretler ve Türk futbolunun gelişimine yönelik çalışmalar artarak sürmektedir. Bugünlerde Riva'da ve Antalya'da alt yaş kategorilerinde UEFA'nın uluslararası turnuvalarına ev sahipliği yapıyoruz. 2024 ve ev sahibi olacağımız 2032 Avrupa Şampiyonaları hazırlık sürecinde FIFA'nın müdahalesi, ligin tescil edilmemesi gibi manipülatif ve yalan beyanlara itibar edilmemelidir. Türk futbolu üzerinden Türkiye'nin uluslararası arenada itibarsızlaştırılmaya yönelik manipülatif, spekülatif algı operasyonları yapılmaya çalışıldığının farkındayız.

M.Ö: Şiddetle 18 Temmuz'a karşı çıkan bir grup var. 'Yeni gelecek TFF yönetimi sezon açılışı yakın olduğu için sıkıntı yaşar' diyorlar. Bu konuda neler söylersiniz?

Kurullar diyorlar, MHK diyorlar, her şeyi diyorlar... Ama unuttukları bir şey var kurullar seçimle gelmiyor, onlar bağımsız. 4 yıl görev süreleri var. Federasyon değişse bile istifa etmedikleri sürece 4 yıl görevde kalabilirler. Bu da olayın ne kadar saptırıldığının ispatı. Bizim için en önemli konu ne? Yurt dışında da yaşayanlarla birlikte 100 milyon insanımız var. Milli Takım başarılı olduğunda hep birlikte sevineceğiz. Ülkede en çok neye ihtiyacımız var, birlik ve beraberliğe. Milli takımın iki yetkilisi var; Hamit Altıntop ve Mustafa Eröğüt... Bir ekip çalışıyor. Tam şampiyonaya giderken bir genel kurul bu ekibin motivasyonunu, başarısını bozar. Sorumlular değişecek. Bir takım şeyler uğruna siz ne yapmak istiyorsunuz. Türk Milli Takımı hepimizin takımı. Herkesin aynı anda mutlu olduğu başka bir şey yok. Milli takım için herkes omuz omuza veriyor. Seçimli genel kurul kararı aldık mı aldık. Sizin niyetiniz üzüm mü yemek, bağcıyı mı dövmek.

AZINLIĞIN DEDİĞİ OLUYOR

M.Ö: Göreve geleli 2 yıl oldu, önemli projelere de imza attınız ama şöyle de bir algı var 'Federasyon ne iş yaptı ki' diye. Siz iki yılı nasıl özetlersiniz?

Bu sezonla ilgili şöyle bir algı operasyonu yapılıyor. İlk problem olarak görülen şey, Halil Umut Meler'in yumruklanması. Meler şu anda Türkiye'nin en kıymetli, en değerli hakemi. Avrupa Şampiyonası'nda görev yapacak 20 elit hakemden biri oldu. Kulüplerimizin maçlarında istemediği Alper Ulusoy VAR hakemi olarak EURO 2024'te görev yapacak. Meler bu sezon yardımcılarıyla birlikte Avrupa Ligi (Sheriff-Klaksvik / Milan-S.Prag / Liverpool Atalanta), Şampiyonlar Ligi (Benfica- Salzburg / Real Madrid-Braga / Lazio-Celtic), EURO 2024 grup maçlarında (B.Hersek-Portekiz) görev yaptı. Üst düzey maçlar yönetip, gururumuz olan bir hakem Süper Lig'de herhangi bir büyük hatası olmamasına rağmen yumruklandı, bu TFF'ye mal edildi. Hakemi ben dövmedim. Kulüp başkanının yaptığı bir hareket TFF'ye mal edilemez. Arkasından bir takım (İstanbulspor) hakemi bahane ederek sahadan çekildi. Marka değerine zarar veriliyor ama suçlu TFF ilan ediliyor. Riyad olayı yaşandı, bazı kesimler bize fatura çıkarmaya kalktı. Biz iki kulübümüzün oradan 4.5 milyon dolar kazanması için çalıştık, her ikisine de 1.6 milyon dolar avans verdik. İyi para kazanmaları için ön ayak olduk. Son olarak Trabzon-F.Bahçe maçı. Türkiye'nin en iyi hakemi Halil Umut Meler sahadaydı. Karşılaşma sonrası yaşanan olaylarla yine suçlu federasyon ilan edildi. Süper Kupa, Şanlurfa'da oynanacak diye iki ay önceden açıkladık, itiraz yoktu ama Trabzon maçından sonra tarih değişsin, yabancı hakem gelsin dendi.

Bunun öncesi de şu; Riyad maçı öncesi Riva'da yapılan Kulüpler Birliği toplantısında Ali Koç, Bakan Bey'in (Osman Aşkın Bak) yanında 'Riyad'daki maçta yabancı hakem olmazsa U19'la çıkacağız' dedi. Biz de 'Bunu düşünelim' dedik. Ancak Halil Umut Meler'in yumruklanması sonrası o atmosferde Türk hakemliğine zarar vereceği için kabul etmedik. Fenerbahçe U19 Takımı'nı Riyad'a getirdi. 'Olympiakos'un, PSG'nin maçları ertelendi' diye bir haber ortaya atıldı. Böyle bir şey yoktu ama algı yapıldı. Biz 'Süper Kupa'yı oynayın, biz 14 Nisan'daki maçınızı (Karagümrük) erteleyelim' dedik. Onlar da bunu kabul etmediklerini yazılı olarak söylediler. Hepsini üst üste koyarsanız hiçbirinde TFF'nin bir dahli yoktur, olması da mümkün değildir. Bu olaylar bahane edilerek bir algı yaratılıyor. Bunu da yapan belli kulüpler. Kulüpler Birliği'nde küçük bir azınlık, çoğunluğa tahakküm ediyor.

Nitekim Kulüpler Birliği Vakfı adına görüşmeye gelen heyetin Başkanı Sayın Dursun Özbek çıkışta yaptığı açıklamada Kulüpler Birliği'nin içinde bulunduğu durumu özetlemiş oldu: "Kulüpler Birliği'nde imza toplamak yerine istişare ederek, insanları ikna etmek yoluyla görüşerek çözebilirsek şık olur Türk futbolu açısından dedim. İmza toplama işinde Kulüpler Birliği Vakfı bölünüyor. Özellikle bu bölünmenin Kulüpler Birliği ve Türk futbolu için iyi olmayacağını ifade ettik. En son toplantıda müzakere edilmesi yolunda karar alındı. Ve bana 'heyet kuralım, başkanlık et. TFF'den randevu isteyelim' dendi. Fakat istenmeyen bir olay tezahür etti. Cuma akşamı, Kulüpler Birliği Vakfı sadece 3 kulübün onayladığı bir kamuoyu açıklaması yapıldı. Bundan evvel de soruldu, görüşlerinizi bildirin diye. Üç kulüp onay vermiş, Galatasaray'ın okumasına fırsat bile tanımadan yayına kondu. Neticede ok yaydan çıkmış oldu. Biz heyet olarak bu toplantıya geldik.

Amaca ulaşmak için yapılan bir hareket konulan bu bildiri ile amaçsız hale, sabote edilir hale geldi. Çok net ifade ettiler içeride. 'Biz uzlaşma konusunda aynı şekilde düşünüyorduk derken, Kulüpler Birliği olarak zehir zemberek bir bildiri koyuyorsunuz' dendi. Ve kısa bir görüşme oldu" şeklinde bir açıklama yaptı.

'SEÇİM' DEDİK

Biz de bunları gördüğümüz için olayı dallandırıp budaklandırmaya gerek yok diye 3 yıl daha görev süremiz olmasına rağmen, '18 Temmuz'daki mali genel kurulu seçimli yapalım' dedik. 18 Haziran'da Avrupa Şampiyonası'nda ilk maçımız var Gürcistan'la. Daha sonra Portekiz ve Çekya. Şampiyonanın final maçı da 14 Temmuz'da oynanacak. Biz bunları gözeterek 18 Temmuz tarihine aldık.

Y.Y: Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu'nun bir açıklaması var, "Türk futbolunun selası okundu" diye?

Bir söz var 'Herkes kendi evinin önünü süpürürse sokaklar tertemiz olur' diye. Futbolcu, teknik direktör, yönetim ve federasyon herkes kendi işini mükemmel yaparsa sela okunuyor mu okunmuyor mu ortaya çıkar. İnsanların önce bir kendine bakması gerekir.

ATIP TUTUYORLAR

Y.Y: Kulüp başkanları ile yüz yüze geldiğinizde ne konuşuyorsunuz? Ben bu işin zorluğunu çektim, Avrupa Şampiyonası'nda da tribünde olmak istiyorum diyor musunuz?

Diyoruz ama... Tribünde olmaktan öte Montella'yı bu takımın başına ben getirmişim. Sorumluluklar, yapılan karşılıklı görüşmeler var ve her şey kağıt üzerinde olmuyor. İlişkiler çok önemli. Muhatap biziz. Başarıdan da başarısızlıktan da sorumlu biz olacağız. Moralin, motivasyonun bu kadar önemli olduğu bir şampiyona öncesi süreklilik önemli. Hocamızı futbolcular da çok seviyor. İnşallah başarılı olacağımızı düşünüyoruz. Hocamız çok çalışkan.

M.Ö: Napoli iddiaları var Montella için düşünceniz ne?

Evet var öyle şeyler (gülüyor). Hocamız diyor ki, 'Macaristan 5 yıldır bir hocayla (İtalyan Marco Rossi) çalışıyor. Biz 5-6 aydır buradayız, daha çok gelişeceğiz ama şu an onlarla aynı seviyeye geldik.' Bu insanlarla ne konuşuyorsunuz dediniz ya karşı karşıya hiç sorun yok. Ama iş basının karşısına ya da sosyal medyaya gelince atış serbest oluyor.

Y.Y: Zirve yarışında ara açıldı ama G.Saray-F.Bahçe maçına yabancı orta saha atar mısınız? Yoksa derbiyi EURO 2024'te bizi temsil edecek Umut Meler mi yönetir?

Hakemleri ben atamıyorum. Hakemleri MHK atıyor. Bizim orada bir yetkimiz yok. Biz sadece karar aşamasında, işte VAR hakemi yabancı olsun aşamasında görüşüyoruz. Evet VAR hakemi yabancı olacaktır. Zaten sezon bitene kadar bu iki takımın VAR hakemleri yabancı olacak. İlave bulduğumuz hakemler de küme düşme, 3'lük, 4.'lük maçlarında görev yapacak. Kupa maçlarında yabancı VAR yok ama belki finalde olabilir.

TARİH SIKINTIMIZ YOK!

M.Ö: Şu an ekonomik olarak TFF hangi aşamada? Gelir gider olarak tablonuz nasıl?

2022'de göreve ilk geldiğimizde naklen yayın ihalesi yapılmamıştı. Ortada imzalanan bir sözleşme yoktu. Yabancı konusunun ne olduğu belli değildi. Harcama limitleri net değildi. Kulüpler transfer yapacak, ihale olmadığı için eline geçecek parayı bilmiyor. Transfer yapacak, kaç yabancı olacak belli değil.

1 milyar 900 milyon liraya anlaşmış ama imzalamamışlar. Biz hızlı bir şekilde devreye girip 2 milyar 200 milyon liraya aynı hafta imzaları attırdık. Dakika 1 gol 1 misali 300 milyon gibi bir artış sağladık. Bunun için de kendi networklarımızı kullandık. 8+3'ü bir yıl devam ettirme kararı aldık kulüplerin sıkıntısı olmasın diye. Harcama limitlerini açıklasak, 13-14 Anadolu kulübü hiç transfer yapamayacaktı. Onların lehine harcama limitlerinde düzenlemeler yaptık. Bu yıl Trendyol'la reklam anlaşması yaptık. Yaklaşık 700 milyon lira, o günkü parayla 30 milyon dolardı. Avrupa'daki en büyük üçüncü isim hakkını aldık. Bu isim hakkı, naklen yayın parası ile kıyaslandığında 85 milyon dolar 3/1'ini geçen bir para. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok. Sponsorluk gelirlerinde yüzde 200-230 arası artışlar sağladık. Bu da yaptığımız çalışmaların ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Mart ayındaki ihalede ise 2 milyar 620 milyon TL'ydi. 182 milyon dolara getirdik. Çıkardığımız rakam bu kadar problemli bir sezonda, rekor sayılabilir. Tamamı yüzde yüz TL olan bir rakamın yüzde 50'sini dolar olarak ve bir sene önce enflasyonun yarısı kadar artık olan rakamı tamamı kadar artışa getirdik. TL kısmı enflasyon rakamı neyse onun üzerine eklenecek.

Döviz artışından etkilenmesi yüzde 50 olacak. Bu niye önemli kulüpler yabancı oyuncu alıyor. Kur arttıkça oyuncuların maliyetleri de artıyor. Kulüplerin giderinin yüzde 60-70 arası futbolculara ödenen maaşlar. İki yıldır çalışıyoruz bitti.. Süper Lig'e Trendyol dışında ana sponsorluklar kazandırarak gelirlerini artıracağız. Temmuz öncesi Mart ayında naklen yayın ihalesi bitti mi bitti. A Takım listesine yazılacak yabancı sayısını 14'ten 12'ye düşürdük. İlk 11'de sınırsız yerli ya da yabancı kuralını 5 yıla kadar ne zaman açıkladık ocak ayında. Harcama limiti kural şu 30 Mayıs'ta tüm kulüpler gelir ve giderlerini bildirecek biz 10 Haziran'da açıklayacağız zaten. Bunun federasyon değişikliği ile ilgisi yok. Bahane üretmesinler.

NOTLARI UYUMLU

M.Ö: VAR operasyonundan sonra geri dönüşler nasıl? Bizim hakemler bu işten memnun mu?

Kararı MHK ile birlikte verdik. Zaten sezon başından bu yana en büyük şikayet VAR hakemlerindendi. İki hafta oldu başlayalı. Kararı 7 hafta için almıştık. Bazı eleştirmenlere bakıyorum "Bunlar FIFA hakemi değil" filan diyorlar. Kimse en iyi hakemini size vermez. Ama biz büyük bir mücadele örneği göstererek en iyi hakemleri seçmeye çalıştık. Kamuoyuna çok yansımadı ama kulüplerin de şöyle bir şikayeti vardı, 'Hakemler emekli oluyor onları gözlemci yapıyorsunuz, onlar da sahadaki hakemler arkadaşları, akrabaları olduğu için değerlendirirken pozitif yaklaşıyorlar.' Milli aradan sonra yaptığımız yeniliklerden biri de gözlemci sayısını ikiye çıkardık. Biri saha diğeri televizyon gözlemcisiydi. TV gözlemcisini yabancı gözlemci yaptık. 10 maçın tamamının TV gözlemcisi yabancı ve hepsi de çok iyi isimler. Yüzde 80-90 puanlar birbiriyle destekli. Gözlemciler maçı canlı seyretmiyorlar. Maç bitince link gönderiyoruz. Amaç ne? Tekrar tekrar oynatıp, detaylı inceliyorlar.

SPOR TOTO KONUSUNDA KULÜPLERİMİZ HAKLI

M.Ö: Siz eleştiriliyorsunuz ama kulüplerin ekonomik durumu ne?

350 milyon euro sadece yabancı futbolcu bonservisine para ödemişler. Maaşları da koyarsak 1 milyar euro eder.

M.Ö: Bizim kendi bütçemiz istediğimiz gibi harcarız, istersek batarız diyebilirler?

Biz kendi Federasyon bütçemizden mesulüz. Kulüplerden bize gelen yayın ihalesinden gelen para da yüzde 4... O da 100 milyon TL. Sadece 2. ve 3. Liglere ödediğimiz para 300 milyon lira civarında. Biz bütçemizi zorlansak da çeviriyoruz. Ben kendi bütçem değil, futbol dünyasının geliri artsın diye çalışıyorum.

M.Ö: Spor Toto gelirlerinin düşüklüğünden şikayet ediliyor, gündeminizde bunu düzeltmek var mı?

O konuda kulüpler haklılar. 7 yıldan beri özellikle Süper Lig kulüpleri 4.5 milyon lira civarında bir rakam alıyorlar. Doğru bir şey değil. Ben inceledim bu 7 yılda asgari ücret yaklaşık 10 kat artmış, enflasyon 10 kat artmış. Bu rakamın da günün bedellerine getirilmesi gerek. Sayın Bakan ile konuştuk. Önümüzdeki yıl için düzenleme yapılacağını söyledi.

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.