TÜFAD Başkanı İsmail Dilber açıklamalarda bulundu. VAR sistemi ile ilgili yapılan olumlu ve olumsuz eleştirilerle ilgili olarak konuşan Başkan Dilber, "Hepimizin ortak olduğu bir konu diye düşünüyorum. Bir tek yanılgı payı, futbolun ruhuna aykırı gibi gözüküyor. Beklemeler, oyunun akışını durdurmalar ve gollerden sonraki olan zaman kayıpları... Bunlar futbolu, coşkulu bir taraftarı birden sessizliğe büründürüp ne olacağını bekler bir hale sokuyor. Başka bir heyecanı var ama bu heyecan tribün coşkusunu biraz düşürüyor. Adalet açısından baktığımız zaman ise çok olumlu şeyler görüyoruz. Burada belki hakemler biraz tenkite uğrar. Onların çıkış noktası da, 'pozisyonu biz gördük ama makineye bıraktık', der gibi. Hakemler için biraz menfi gözükse de hakemlerin o pozisyonu teknolojiye bırakmaları olumlu gözüküyor. Tek faktör adalet belki iyi sağlanacak ama futbolun coşkulu bir anında akışını durduracak gibi gözüküyor. Ne taraf artı, ne taraf eksi diye düşünürsek, adalette biraz yol alırız. Bugün gelinen noktada VAR olumlu sinyaller veriyor'' dedi.
"18 KULÜBÜN BAŞINDA DA YERLİ OLMASI BİZLERİ CAMİA OLARAK ÇOK SEVİNDİRİYOR"
Spor Toto Süper Lig'de tüm antrenörlerin yerli olması ve büyük diye tabir edilen takımların performansı ile ilgili gelen soru üzerine ise Başkan Dilber, ''En üst ligimize baktığımız zaman 18 kulübün başında yerli antrenörlerin olması bizleri dernek ve camia olarak çok sevindiriyor. Büyüklük başka bir şey bunu zaman getiriyor. Geçmişte çok konuşulurdu, bu iş Türk insanına teslim edilsin diye. Yerli teknik adamlarımız da bu işi becerir denilirdi. Bugün biz bu işi başardığımızı zannediyorum. Burada bana göre farklı bir faktör ortaya çıkıyor, bize itimat edilen bu başarıyı, bize itimat edilen bu güveni aynı şekilde biz de yerli oyuncularımıza göstermek mecburiyetindeyiz. Şartlar ne olursa olsun bize gösterilen saygı sevgiyi yerli oyuncularımıza da gösterirsek bu işi iki yönlü halletmiş oluruz. Ülkemizin futbol geleceği için bize olan bu güveni kendi çocuklarımıza vermek mecburiyetindeyiz'' şeklinde konuştu.
"YANLIŞ YÖNETİLİRSEN, YANLIŞ ŞEYLER OLUYORSA SONUÇLARINA KATLANILACAK"
Büyük takımların performanslarının düşüklüğü ve Fenerbahçe'nin durumuna da değinen İsmail Dilber, yanlış yönetilmenin sonuçlarına katlanılması gerektiğini belirtti. Dilber, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bir kere hepsi bizim kulübümüz ancak İngiltere'de küme düşmeyen tek takım Arsenal. Bu işin büyüğü küçüğü yok. Yanlış yönetilirsen, yanlış şeyler oluyorsa sonuçlarına katlanılacak. İsme bakarak başarılı veya başarısız dememiz pek bir şey ifade etmiyor. Ortada bir yanlış var ve bu yanlışı görmeden niye bu durumdayız demek yanlış. Bazı şeyler yanlış yapılmış ve oturmamış yerine. Eksik olmuş, tamamlanamamış ve bunun karşılığı da bugünkü durum. Bir başka kulüp yanlış yaptığı zaman ligin dibine çöküyorsa yukarıdaki büyük takım, çok deneyimli bir takım da olsa ligin dibine doğru gider. Bakıldığında herkes Başakşehir'i favori görüyor. İstanbul'da 3 kulübümüz dışında şampiyon olmuş başka kulübümüz yok. Başakşehir şampiyon olacaksa şampiyon olanlardan birisi de en alta doğru gidebilir. Bu mantıkla bakarsak ikisi de doğal ve doğru oluyor. Yanlış yapılan bir yerde faturanın karşılığı neyse o ödenir.''
"ABDULLAH AVCI'NIN BAŞARISI ASLA VE ASLA TARTIŞILMAZ"
Abdullah Avcı ile Başakşehir'in başarısını değerlendiren Başkan İsmail Dilber, teknik adam ısrarının çok önemli olduğuna vurgu yaparak, "Kulüp yapısına, kulüplerin ekonomik yapısına bakarsak burada başka şeyler var. Abdullah Avcı'nın başarısı asla ve asla tartışılmaz. Kim ne derse desin Avcı'nın başarısı olağanüstü bir başarıdır. Seyirci baskısı yok diye ama taraftar takımları kötü anlarda ateşler doğru. Bakıldığında taraftarsız bir kulübün şampiyon olması yadırganır. Başakşehir takımının taraftarı olsa belki de çok daha farklı yerlerde olur ve daha erken şampiyonluğunu ilan edebilir. Diğer kulüplerin yanında Başakşehir Kulübü'nün ayrıca incelenmesi lazım. Kulübün gelirleri, yapılanması ile ilgili tartışılacak farklı bir konu ortaya gelir. Abdullah Avcı'nın başarısı ülkede asla yadsınamaz olağanüstü bir başarı. Kendisini kutlarım. Onun yanında diğer takımlarda da başarılı olan arkadaşlarımız da var. Sivasspor ve Malatyaspor'un başarılı sonuçları, Bursaspor'da da Samet hocanın genç oyunculara yer vermesi, Trabzonspor takımının ise Ünal hoca ile çıkışı ve genç oyunculara yer vermeleri çok önemli faktörler" ifadelerini kullandı.
"TÜRK FUTBOLUNU ÇOK İYİ TANIYAN İNSANLARDAN BİRİYİM"
A Milli Futbol Takımı'nı da değerlendiren Başkan Dilber, "Son yirmi yıla bakıldığı zaman ben de Türk futbolunu çok iyi tanıyan insanlardan biriyim. Biz çocuğumuza güveneceğiz. Burada iki farklı faktör var. Yurt dışından getirdiğimiz çocuğumuzu hemen oynatabiliyoruz ama yurt içindeki bir çocuğumuzu da 'tak' diye kenarda bırakabiliyoruz. Bizim oyuncularımız var. Onlara itimat edip güvenirsek, bu oyucuların peşine düşüp kenarda bırakmazsak, biz bu oyuncularla Avrupa'da ve dünyada her zaman varlığımızı kabul ettiririz. Hep altyapı altyapı deniliyor. Dışarıdan gelen oyuncuların da altyapıları mükemmel mi? Onları da seyrediyoruz ve onların da yaptıkları hataları görüyoruz. Yurt dışından gelen çocuğu cesaretle oyuna koyuyoruz ama altyapıdan yetişen bir oyuncuyu cesaretle oyuna sokamıyoruz. Bilhassa kendi hocalarımız oynatırsa bu çocukları biz bu işi başarırız" diyerek sözlerini noktaladı.