Televizyondan milli takım hocalığı olur mu?
Bir milli takım hocası, yaşadığı şehirde oynanan Fenerbahçe-Galatasaray derbisine gitmiyorsa ve Türk medyasından kimsenin gıkı çıkmıyorsa; bu nasıl iştir! Terim'e arkadaşım olduğu için daha çok öfkeliyim
- Futbol Haberleri
- 12 Kasım 2013, 23:25:07, Güncelleme: 13 Kasım 2013, 01:53:28
Stent takılması çok önemli bir şey değil; ben de taktırdım oradan biliyorum. Bütün bu işlemin hepsi 10 dakika falan sürüyor. Ondan sonra hayatına hiçbir şey olmamış gibi devam ediyorsun. Benim stent taktırdığımı sadece söylediğim kişiler biliyor. Ersun Yanal, Fenerbahçe'nin iyi oynamadığının farkında... Galatasaray'ın döküldüğünü de görüyor; onun için dengeli tuttu Fenerbahçe'yi...
Biraz da maç sonuyla ilgili konuşalım. İki takım oyuncuları birbirini kutladı. Ama Baroni'nin Galatasaray formasını şortunun içine koyması kriz yarattı. Ayrıca Fenerbahçe taraftarlarının "İmparator Fatih Terim" ve "Terim'i satanı, biz de satarız" diye tezahürat yapması akılda kalan detaylar arasındaydı.
"Terim'i satanı, biz de satarız" diye kibar bir şekilde Galatasaray ile dalga geçtiler. Dünyanın hiçbir yerinde olmayan, utanç verici, insanlık dışı, Anayasa'ya aykırı bir deplasman yasağı var.
DAVAYI KAZANIR
"Anayasa'ya aykırı" diyorum; Galatasaray taraftarlarından bir tanesi Anayasa Mahkemesi'ne başvursa ki şu anda kişisel başvurma hakkı var insanların, 'Benim maç seyretme özgürlüğümü; Galatasaray Başkanı, Fenerbahçe Başkanı ve İstanbul Valisi, aralarında aldıkları bir kararla engelliyorlar' dese o davayı kazanır. Böyle utanç verici bir karar, Türkiye'de yürürlükte... Fenerbahçe seyircisi; izin verilse ve Galatasaray seyircisi stattaki yerini alabilse, 'Bu dakikalarda ne diye bağırırdı' dedi ve Galatasaraylıların yerine bağırdı. Bana sorarsan hoş bir ironi... Hoş bir dalga geçme şekli ve aynı zamanda İstanbul Valisi'ne hoş bir mesaj... Baroni ne yapacaktı? Maç bitmiş, herkes birbirine sarılıyor. Baroni'nin formayı aşağılamak için, hakaret etmek için şortuna soktuğunu ben aklımdan dahi geçirmiyorum. Çünkü o maçın sonu, gayet centilmen, gayet kibar, gayet yakışan bir şekilde bitti. Herkes birbirine sarıldı, kutladı. Çok gergin bir maç olmasına rağmen... Bu ortam içinde bir kişinin, 'Ben Galatasaray'a hakaret etmeliyim' düşüncesinde olabileceğini ben kabul etmiyorum.
Fenerbahçe ile Galatasaray arasındaki fark da 9'a çıktı. Galatasaray'ın farkı kapatma şansını nasıl görüyorsunuz; pek umut yok gibi...
9 puan, o kadar önemli bir fark değil. Gerçekten önemli değil.
Tabii gözler Fenerbahçe ve Galatasaray'da ama Kasımpaşa ve Sivas da potada...
Kasımpaşa var, Sivas var. Şu Fenerbahçe'yi, son 3 haftada, Galatasaray hariç bütün rakipleri yenebilirdi. Arkasında büyük bir hakem ve medya desteği var Fenerbahçe'nin... Bu 9 puanlık farkın büyük bir bölümü oradan... Bu destek sonuna kadar sürecek mi, böyle gidecek mi; bilemiyorum.
DROGBA'YI ÇIKARIRDI
Ama Galatasaray'ın farkı kapatacak hali yok. Kasımpaşa bu farkı kapatabilir, Sivas bu farkı kapatabilir, Beşiktaş bu farkı kapatabilir. Galatasaray'ın ayakta duracak hali yok. Şu anda yorumculuğu bırakıyorum, bir Galatasaraylı olarak konuşuyorum. Diyelim ki 'Fenerbahçe şampiyon oldu ya da ilk 5'te yer aldı.' Avrupa'ya gidemeyeceği için Avrupa'ya gidecek takımların ilk 5'e girmesi lazım. 'Galatasaray, ilk 5'e girer mi!' diye düşünüyorum. Bir Galatasaraylı olarak; 'Bu Ünal Aysal'ın ve bu Mancini'nin Galatasaray'ı ilk 5'e girer mi!' diye düşünüyorum. Bu kadar yanlış yapılmış bir takım ve bu yanlışı yapan kafa orada; bu kadar korkak, seyrettiği maçı okuyamayan bir kafa da burada... Bu Galatasaray, ilk 5'e girer mi?
Mancini'nin ısrarla Burak sol kanatta oynatmasını doğru buluyor musunuz?
Fenerbahçe maçının en kötü iki oyuncusu Drogba ve Burak... 'Mancini' denen İtalyan dehası, bu sahanın en kötü iki adamının Drogba ve Burak olduğunu maç boyu anlayamadı, maç boyu çözemedi. Oyuncu değişikliği işaret edildiğinde 'Bu ikisinden biri çıkacak' diye bekledim; dokunmadı! Mancini sahanın kenarında da maçı okuyamıyor. Maçı okusa Melo'ya penaltı attırmaz; maçı okuyabilse önce Drogba'yı, ardından Burak'ı oyundan alır. Çünkü Burak, kanatta oynayabilecek bir adam değil. Burak'ı ortada bir denersin, Drogb a ' y ı aldıktan sonra... Selçuk'un araya attığı toplara koşuyor mu, koşmuyor mu; bir bakarsın. Olmadı, onu da kenara alırsın. Çünkü senin kulübede santrforun var.
BÖYLE OFSAYT GÖRMEDİM
Beşiktaş, Kayseri deplasmanında 3-0 kazandı. Hakemin, ilk golde bariz ofsaytı es geçmesi çok konuşuldu. Siz hakemin kararı ve maçla ilgili neler söyleyeceksiniz?
Beşiktaş'ın 3-0'ı, hak edilmiş bir 3-0 değil. Ben hayatımda böyle bir ofsayt görmedim.
Tam 1 metre 10 santim!..
Daha doğrusu, böyle bir ofsaytı görmeyen hakem görmedim!.. Beşiktaş kalesinin arkasında duran çizgi hakeminin bile görmesi lazımdı bu ofsaytı! Orta hakem nasıl görmedi; ben onu anlamıyorum. Yardımcı hakeme ihtiyaç yok orada ofsaytı çalmak için... "Pazar günü Fener, Galatasaray'ı yenerse ve farkı 9 puana çıkarırsa ki öyle görünüyor, Beşiktaş da koparsa Kayseri'de; o zaman bu yayıncı kuruluş batar ha!!!" Öyle dedi ya Öcal Uluç; yazıp duruyoruz ya haftalardır.
Trabzonspor 2-0 öne geçtiği karşılaşmayı 3-2 kaybetti. O da sonucu itibariyle haftanın ilginç bir maçıydı.
1461 Trabzon'un hocasından, bir Ahmet Suat Özyazıcı ya da Özkan Sümer yaratmaya uğraşıyorlar ama bana sorarsanız hafif kalıyor. Bu hoca, Trabzon'u taşıyamıyor. Yetmiyor yani...
***
BEŞ KURUŞ VERMEM
Turkish Airlines Open 2013 Golf Turnuvası öncesi, dünyaca ünlü golfçü Tiger Woods, Boğaz Köprüsü'nde gösteri vuruşu yaptı. Türkiye'nin tanıtımı ve golf turizmi açısından çok önemli bir andı kuşkusuz ama köprünün 1 saat trafiğe kapatılmasına tepkiler de vardı. Siz ne düşünüyorsunuz; doğru yer ve doğru zaman mıydı?
Yer doğru... Senin elinde iki kıtayı birleştiren bir köprü varsa, bu köprüyü her türlü kullanırsın ki bu köprü, tek köprü değil. Şimdi bir de Marmaray var. Kimse ukalalık etmesin! Fatih Sultan Mehmet Köprüsü tamir edilirken aylarca kapandı; ne oldu? Yarım saat, bir saat kapalı olsun; ne olacak! Bizim Kilis'te bir laf vardır: "Yaptığın hayır, ürküttüğün kurbağaya değecek." Bunun yaptığı hayır, göl dolusu kurbağaya değer; bir kurbağaya değil.
AĞAOĞLU'NUN BAŞARISI
Ama ben bu işi yapsaydım, Tiger Woods'a mı yaptırırdım? Tiger Woods dünya üzerinde eski sempatisini kaybetti. Türkiye olayların çok dışında olduğu için adamın özel yaşamı dolayısıyla nasıl gözden düştüğünü, senelerce sahaya bile çıkamadığını bilmiyor. Zaten turnuvada da üçüncü olabildi. Yeni yeni kendine geliyor. Dünya klasmanından düşmüştü. Biz çağırmasak da kendi gelecekti; çünkü puan turnuvasıydı Antalya'daki organizasyon... Çok güzel bir iş bu... Ahmet Ağaoğlu'nun en büyük başarısı budur; Antalya'ya bir puan turnuvası kazandırdı. Golf televizyonculuğu da ayrı bir uzmanlık dalı... Tiger Woods'un vuruşunun ardından havada uçan bir top gördünüz mü? Topun nereye düştüğünü gördünüz mü? Sadece Tiger Woods'un sopayı savurduğunu gördük, o kadar. Böyle yayıncılık olmaz! Golf televizyonları var; iki tane kameraman ve yönetmen çağırırsın, ben Tiger Woods'un vuruşunu seyrederim. Niye köprüde yaptırıyoruz? Asya'dan vuruyor, Avrupa'ya düşüyor top; gören oldu mu? Avrupa'ya mı düştü, denize mi düştü, öbür şeride mi düştü, birinin kafasına mı düştü?
USAİN BOLT MÜTHİŞ OLUR
Çekenler sen ben ne kadar biliyorsak, o kadar biliyorlar. Televizyonu açın, bir golf turnuvası seyredin. Topun gidişini görüyorsun. İşin güzelliği orada... Ben Asya'dan Avrupa'ya giden bir top görmedim! O zaman niye köprüyü kapatıyorsun? Mesele Tiger Woods'un sopa sallamasıysa, gitsin Antalya'da sallasın!
5 milyon lira aldığı söyleniyor.
Günah! 5 kuruş vermem! Tiger Woods bu kadar itibar gösterilecek bir adam değildi.
Öte yandan gelecek sene İstanbul Maratonu'nun açılışını Usain Bolt'un yapması planlanıyor.
Bu gerçekten müthiş bir olay olur herhalde... Usain Bolt müthiş olur. Tenisçi Venüs Williams da Boğaz Köprüsü'nde gösteri maçı yapmıştı. Ama; 1- Tiger Woods bence kişiliği dolayısıyla yanlış seçimdi. 2- Biz Boğaz Köprüsü vuruşunun hakkını veremedik.
***
TELEViZYONDAN MiLLi TAKIM HOCALIĞI OLUR MU?
A Milli Takım, Adana'da Kuzey İrlanda ve Mersin'de ise Belarus ile hazırlık maçı yapacak.
Şimdi bir milli takım hocası, bir derbi maçı seyretmeye gitmiyorsa, o ülkede milli takım hocalığı yapma hakkı var mı; bunu tartışmak lazım. Arşivleri açsınlar; Hiddink için neler yazdım ben... "Benim milletimin vergileriyle, ülkesinde yaşıyor ve milli maçtan milli maça Türkiye'ye geliyor. Böyle milli takım hocalığı mı olur!" diye kaç kere yazdım. Şimdi benim kendi hocam aynı şeyi yapıyor. Milli takım hocası olduğundan beri bir maç izledi. Yaşadığı şehirde oynanan bir Fenerbahçe-Galatasaray derbisine, bir milli takım hocası gitmezse ve Türk medyasından da kimsenin gıkı çıkmıyorsa, bu nasıl iştir! Televizyondan milli takım hocalığı mı olur! Fatih Terim'i tanıyamıyorum resmen!.. 40 yıllık arkadaşımı tanıyamıyorum. Maça gitmeye mi korkuyor, birtakım kompleksler mi yapıyor kafasında, nedir yani; bunun bir açıklaması olması lazım. Fenerbahçe-Galatasaray maçında protokol tribününün ortasında oturamıyorsa A Milli Takım Teknik Direktörü, o zaman desin ki 'Arkadaş beni mazur görün, ben gidiyorum.' Tatile mi gidiyor, İngiltere'ye mi gidiyor, İtalya'ya mı gidiyor; nereye gidiyorsa gitsin! Ama kimse de konuşmuyor!
Sizin 'Yeni bir kadro yapmalı' şeklinde bir eleştiriniz de vardı. Kadroya çağrılan oyuncuların yarısından çoğu yeni isimlerden oluşuyor. Bu kadro, yeni bir milli takım oluşturmak için başlangıç olarak kabul edilebilir mi?
Maçlara gelmeyen hocanın kadrosunu tartışmak istemiyorum! O kadar öfkeliyim yani! Arkadaşım olduğu için daha çok öfkeliyim. Benim en çok kızdıklarım, en sevdiklerimdir.
TÜRKİYE'DEN BIKMIŞ
İlginçtir; Terim maçlara gitmiyor ama yardımcılarını gönderiyor. Hangi hocanın hangi maçı izleyeceği, federasyonun internet sitesinden açıklanıyor.
Federasyon, Fatih hocayı niye açıklamıyor? Ona cesareti yok mu? Herkesi sağa sola gönderiyor da Fatih hocayı niye göndermiyor? 'Kardeşim bir maç da sen izle' niye diyemiyor Yıldırım Demirören Efendi!..
Orada bir sıkıntı var galiba... Terim, "Danışman olarak mayısa kadar görevde kalacağım" dedi ve bu da gelecek için Milli Takım'ı düşünmediğini gösteriyor.
Benim anladığım ve hissettiğim şey şu: Terim, Türkiye'den bıkmış ve dışarıdan iyi bir takıma, İtalya'da veya İngiltere'de iyi bir takıma gitmeyi düşünüyor. Herhalde Fatih Terim'in de menajerleri falan var; onlar birtakım temaslar yapıyorlardır. Şimdi sözleşmeyi yapıp da yarı yolda bırakıp gitmesi olmaz. Ha İtalya'dan teklif gelse, Mancini gider; o ayrı... Ama Fatih Terim, Mancini değil...
Röportaj: Bülent CAN
DİĞER HABERLER
-
MLS ekiplerinden Inter Miami'de flaş gelişmeler yaşanıyor. Arjantinli yıldız Lionel Messi'nin formasını terlettiği takımın başına Javier Mascherano getirildi. İşte detaylar... -
FIFA kokartlı hakem Kadir Sağlam, Fransa temsilcisi Monaco ile Portekiz'in Benfica takımı arasında yarın yapılacak UEFA Gençlik Ligi müsabakasını yönetecek. -
Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu'nun bugün gerçekleştirdiği toplantıda hakkında istifa edeceği yönünde iddialar ortaya çıkan TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'na destek kararı çıktı.