Fenerbahçe iki kez geriye düştüğü karşılaşmada Kasımpaşa'yı mağlup etti. Hakem Kamil Abitoğlu'nun kararları maça damga vurdu. Siz maç ve hakemin kararlarıyla ilgili neler söyleyeceksiniz?
KÜFÜR ETMEK SERBEST
Maçın dönüm noktası... Belki Fenerbahçe'yi şampiyon yapacak 3 puan, belki Kasımpaşa'yı Avrupa'da oynamaktan engelleyecek 3 puan... Böyle hakemlik olmaz. Daha maçın başında Egemen'e sarı kart gösterdi ki haklıydı. Havanı atacaksın ama ondan sonra da beraat kararı!.. Caner normalde iki sarı karttan atılırdı. Hakeme yaptığı hareket, Egemen'e yaptığı hareketten daha sertti. Egemen çünkü adeta gülüşerek yapılan bir konuşmanın sonunda, 'Hadi canım sen de' der gibi bir hareket yaptığı için sarı kart gördü. Oysa Caner, ekranlardan duyuldu, 'has...tir' dedi hakeme... Eliyle de hareket yaparak. Hakem de o sırada 3 metre ötesinde... Doğrudan kırmızı kart... Gazeteler Caner'in maçın kahramanı olduğu konusunda ittifak ediyorlar, '3 puanı getiren adam' diyorlar ama hakeme küfür etmesi serbest! Yine tersini düşünün; bunu yapan Kasımpaşa'ya maçı kazandırsaydı! Hakemlere de kızmıyorum artık... Böyle medya, böyle hakemleri yaratıyor. Başka türlü hakemlik yapamazsın. Fenerbahçe'ye bu kadar yanlı baktığı zaman adam bu defa Galatasaray ve Beşiktaş maçlarında da korkuyor. 'Ben bu kadar Fener'i tuttum, diğerlerini de üstüme saldırtmayayım' diye düşünüp Galatasaray maçında Galatasaraylı, Beşiktaş'ın maçında Beşiktaşlı oluyor. Geri kalan 15 takımın günahı ne!.. Bir takım spor sayfasında kaç santim yer işgal ediyorsa hakemden de o kadar destek görüyor. 2-2 berabereyken, maçı 5 dakika uzattı Kamil Abitoğlu... 1-1 berabereyken bu maçın en az iki misli duran Galatasaray-Antalya maçı kaç dakika uzatıldı? Peki bu ikisini mukayese eden herhangi bir satır okudunuz mu ya da duydunuz mu? Bu nasıl bir standarttır.
10 DAKİKA UZATILMALIYDI
Kasımpaşa-Fenerbahçe maçı 4 dakika uzatıldıysa, Galatasaray-Antalya maçı 10 dakika uzatılmalıydı. En az... Çünkü birinci dakikadan sonuncu dakikaya kadar vakit çalmaya oynadı Antalya... Kasımpaşa hiç vakit çalmaya oynamadı. Maçın başından sonuna kazanmaya oynadı. Doğrusu Abitoğlu'nun yaptığı... 5 dakika durdu oyun hakikaten... Ama Galatasaray maçı kaç dakika durdu? Antalya kalecisi kaç dakika çaldı maçtan?
Uzatmanın da bir standardı var sanki... 6 dakika olmuyor; 5 dakika ile sınırlı uzatmalar!..
Caner'in kırmızı kartını bir kenara koyacak olursak, Fenerbahçe fark yaratan ismiydi aynı zamanda... Ekstra bir motivasyonla oynuyor. Milli takımın maçlarında da harikaydı. Ersun Yanal'la yeniden doğmuş görünüyor.
Belli ki serbest vuruş görevi verilmiş ve golü attıktan sonra hışımla Yanal'a koştu, teşekkür etmek için...
Kocaman'ın adamı olarak kaldı.
Yanal, Caner'i kazanırken Sow'u sildi.
STOCH'U SAYMIYORUM
Attığı tweet'te de bir şey yok aslında... "Neden kadroda olmadığımı bilmiyorum. Fenerbahçe'de mutluyum" diye yazmış.
1- Herkes biliyor ki Ersun Yanal'ın kaprisi yüzünden oynamıyor. 2- Bu 6+0 kararı değişecekti. Kulüpler Birliği toplantısında 6+4'e dönecekti. Galatasaray'a zarar vermek için bir tek Aziz Yıldırım muhalefet etti! Şimdi o zararı Fenerbahçe çekiyor. Yani şöyle bir maçta maçın kaderini değiştirebilecek iki adam Baroni ve Sow tribünde oturuyor, yedekler arasında değil... Gönderilen Stoch'u saymıyorum. Seneye 5 olacak. 5'e inmesine itirazım yok. Ama 5+0 olmaz. 5+3 olur ki üç tane adam tribünde değil kulübede otursun. 5+0 seyirciye de ihanet, futbola da ihanet, insana da ihanet... Düşünebiliyor musun; Drogba'yı ya oynatacaksın ya tribüne koyacaksın! Böyle bir seçim olur mu!
Sow krizi nasıl çözülecek göreceğiz. Belki de Alex gibi gönderilecek.
Gönderilen Stoch da öteki taraftan Yunanistan'da golleri sıralıyor.
***
BiRBiRiNi TUTMUYOR
Fenerbahçe ilk haftada Konyaspor'a yenilerek kötü bir başlangıç yapmıştı. Ardından Eskişehir, Sivasspor ve Kasımpaşa'yı mağlup etmeyi başardı. Üçte üç yaptı. Sarı-lacivertli takımın ivme kazanmaya başladığını söyleyebilir miyiz?
Belki Sivas ile Kasımpaşa arasındaki farktan dolayı olabilir.
***
BEN BÖYLE BiR PRES GÖRMEDiM
Beşiktaş fark yaratmaya devam ediyor. Bursaspor'u çok rahat geçti, 3 attı ama bir o kadar daha da atabilirdi.
BiR DE MELO'YA BAK!
Beşiktaş taraftarı da büyük önem veriyor karşılaşmaya...
Maçta Fernandes, Olcay, Sivok başta olmak üzere öne çıkan birçok isim vardı. Yeni alınan Motta bile uyum sağlamış göründü.
64. dakikada çok etkileyiciydi. Öne geçen birçok takım oyunu rölantiye almayı, geri çekilmeyi düşünürken, Beşiktaş'ın iki stoperi gole imza attı. Fernandes'in ortasını Sivok kafa ile indirdi ve Escude skoru 3-0'a taşıdı.
Daha beşinci dakikada 1-0 öne geçsin Galatasaray, 85 dakika vakit geçirmeye uğraşıyor. Savunmaya oynuyor, forvetlerini çıkarıyor! Oysa Beşiktaş 3-0 galipken hala Sivok, Escude gol atmak için ileriye gidiyor. Altı kişi pres yapıyorlar. Bitmek tükenmez bir enerji ile hırsla oynuyorlar. Gökhan Töre'ye bakıyorum, Olcay Şahan'a bakıyorum, Galatasaray'ın beğenmediği, almadığı adamlar bunlar!.. Ona karşılık da almak için kıyametler kopan Melo... İşte buyur!.. 'İlle alalım, ille alalım' dedikleri Melo'ya bak!.. Futbolcu değil...
Röportaj: Bülent CAN