Galatasaray-Gaziantep maçında güzel bir jest vardı. Muhammet'in röveşata ile ağlara yolladığı gol Arena'da bulunan taraftarlardan büyük alkış topladı. Bu tür jestlerin, bütün bir sezona hakim olması herkesin dileği aslında... Kısır tartışmaları, anlamsız çekişmeleri bu sezon geride bırakabilir miyiz?
İki muhteşem gol vardı maçta. Sneijder'in golü de jeneriklik goldü, Muhammet'in de... Muhammet'in golü görüntü olarak güzeldi. Röveşata hoş bir harekettir futbolda ama on tane öyle vursan kaç tanesi gol olur bilinmez. Biraz da denk geldi. Yanında bir savunmacı olsa kafayı uzatsa gol de sayılmaz. Kafanın yanında röveşata yasak zaten.. Oysa Sneijder'in attığı gol akıllara seza bir ustalık golü. Maçın güzel tarafı oydu ama daha güzeli tabii senin de söylediğin gibi Galatasaray seyircisinin alkışıydı. Torku Konya 2-0'dan Fenerbahçe'yi 3-2 devirmişken tam da 2-0'da tam da Fenerbahçe'nin ilk golünü yediği 75. dakikada Muhammet'in o golünü alkışlaması çok hoştu.
BEŞİKTAŞLILAR FEDAKAR
Ama bu sene güzel şeyler oluyor. Galatasaray ve Fenerbahçe'nin oynadığı Süper Kupa maçında güzel şeyler oldu, Galatasaray- Gaziantep maçında da oldu, Beşiktaş-Trabzon maçında da güzel şeyler oldu. Artık bu aptal ve ahmak deplasman yasağının kalkması lazım. Her zaman söylediğimi bu seyirci ispat ediyor. İnsanlara insanca davranırsan onlar da insanca davranır. Sen insanlara hayvanca davranırsan hayvanlaşırlar. Bak insan gibi davrandığımızda... Trabzonspor Başkanı gidip Beşiktaşlıların arasında maçı izliyor. Protokol tribününde değil... Başından sonuna maçı Beşiktaşlıların arasında seyretmesi bir tokat deplasman yasağı alanlara... Yüzleri kızardıysa eğer!..
Deplasman yasağına bir tepki de Hacıosmanoğlu'ndan geldi ve Trabzonspor Başkanı, Beşiktaş maçını siyah-beyazlı taraftarların arasında seyretti. Tabii Beşiktaş taraftarları da görev başındaydı. Olumsuz şartlarına rağmen Olimpiyat Stadı'ndaki yerlerini aldılar.
Beşiktaşlıların o tribünleri doldurması güzeldi. Olimpiyat Stadı'nı ben ilk defa bu kadar dolu gördüm. Galatasaray orada oynarken stadın onda biri falan doluyordu. Beşiktaş seyircisi hakikaten fedakar... Gıpta edilecek bir seyirci... Trabzon'un başkanı da gidip Beşiktaşlı taraftarların arasında oturdu ve deplasman yasağını hala kaldırmayan Türkiye Futbol Federasyonu'na resmen orada bir duran adam, oturan adam eylemi yaptı. Yıldırım Demirören o oturmanın manasını çözebilirse, o aptal karar kalkar artık. Orada bir kale arkası bomboştu. O bomboş yere Trabzonlular otursa ki İstanbul'daki Trabzonsporlular, Trabzon'daki Trabzonsporlulardan fazla... Yıldırım Demirören bu yasağı kaldırmak için neyi bekliyor? Toplarsın İl Güvenlik Kurulu'nu, Vali'yi de davet edersin, 'Ortam yumuşadı. Şu maça Trabzonluları alalım' dersin, biter gider. Ben neyi beklediğini biliyorum: Ankara'dan emir bekliyor. Spor Bakanı arayacak 'Yasağı kaldırın' diyecek. Çünkü Yıldırım Demirören emir kulu... Federasyon Başkanı... Özerk falan değil...
Arda Turan'ın transferi konuşulmaya devam ediyor ve Terim, alınmasını çok istiyor. Galatasaray, Arda'yı transfer etmeli mi?
Arda'nın Türkiye'den nasıl gittiğini, niye gittiğini gayet iyi biliyorum. O koşullarda hiçbir değişiklik yok. Arda'da zerre akıl varsa en azından bu seneyi de Atletico Madrid'de tamamlar.
Sahaya baktığınızda bir Arda Turan eksikliği hissediyor musunuz? Arda'yı Galatasaray'da nereye koyuyorsunuz?
GALATASARAY BÖLÜNMÜŞ
Arda benim kardeşim kadar sevdiğim birisi, zerre kadar aklı varsa 'Sakın ha!' G.Antep maçında da gördük Galatasaray seyircisi siyaseten de bölünmüş bu sene... Birbirlerini yuhalıyorlar. Fenerbahçe tribünlerine dönmüş Galatasaray. Siyaset futbola girerse bu oluyor. Siyaset spora girerse bu oluyor. İkimiz de Galatasaraylıyız; sen CHP'lisin ben AK Partiliyim. Bu kafayla maça gidersek birbirimizi döveriz. Fenerliler de karşıdan bakar, bize gülerler. Onun için siyaset futbola girmemeli. Sezonun açılış maçı, Galatasaray tribünleri tıklım tıklım dolu, rakip seyirci yok ortada ve Galatasaray seyircisi birbirini yuhalıyor, siyasi sebeplerden!.. Böyle bir rezillik olur mu! Şimdi bu ortama gelecek Arda! Zaten bu seyirci yüzünden gitmiş Galatasaray'dan. Aklı varsa katiyen...
***
ATLETiZMiN SONU GELiYOR
Dünya Atletizm Şampiyonası tamamlandı. Rusya, Amerika ve Jamaika ilk sırada yer alırken Bolt yine adından söz ettiren sporcuydu. Bir Moskova analizi yapsanız, neler söylersiniz?
Dünya Atletizm Şampiyonası ben de büyük hayal kırıklığı yarattı. Bence atletizmin sonuna yaklaşıyoruz. Bunun birinci sebebi; doping... İnsanlar artık seyrettikleri yarışa inanmıyorlar. Ben şimdi Usain Bolt'u üç altın madalya aldığı 100'de, 200'de, 4x100'de seyrettim. Ama ben 2000 yılında madalya alırken Marion Jones'u da seyretmiştim. 7 sene sonra bütün madalyaları geri alındı. Yarın Bolt'un madalyalarının geri alınmayacağını kim garanti ediyor? Bolt'un ardından ikinci olanın da madalyası geri alınabilir, üçüncününki de alınabilir. Dördüncü olan altın madalya alabilir. Bundan 7 sene sonra!.. 1980'de o zamanki adı Lenin Stadyumu olan Lujniki Stadyumu'nda ben olimpiyat atletizmi seyrettim. Kenan Onuk ile beraber kalabalığı yararak basın tribününe girerdik. 1980'de... Şimdi 2013, Dünya Şampiyonası'na ev sahipliği yapan Lujniki Stadyumu dolmadı. Aynı stadyum, sadece adı değişmiş. Çünkü insanlar inanmıyorlar artık... Atletizmde iki efsane adam olur, onlar mücadele eder, 'Hangisi kazanacak' diye merakla takip edilir. Mesela 1980'de Ovett ve Coe vardı ki ikisi de İngiliz'di. Aynı takımın adamlarıydı ama 'Ovett ve Coe' diye Moskova'da yer yerinden oynadı. Şimdi böyle bir yarış yok. Herhangi bir yarışta, 'iki efsaneden hangisi kazanacak' diye bir mücadele yok. Olabilecek tek yarış; Tirunesh Dibaba ile Meseret Defar'dı. 5 bin, 10 bin kadınlar yarışında... Onlar da paylaşmışlar, birinin girdiğine öbürü girmedi.
BOLT KENDİNE YETİŞEMİYOR
Efsane olacak yarış yok, Bolt dahil efsane olacak adam yok. Bolt'a yetişecek adam yok, Bolt da kendine yetişemiyor zaten... 19.18 koşmuş adamın, 19.90 koşması beni tatmin eder mi! Ayrıca bir yandan dopingle mücadele hızlanırken bir yandan da insanoğlunun sınırlarına yaklaşıldığı için derece de yok. Yarışma olmaz, efsane olmaz ama bir yerden Dünya Rekoru çıkar heyecanlanırsın. Koca Moskova Dünya Şampiyonası'nda bir tane Dünya Rekoru yok! Isinbayeva ile Bondarenko 'laf olsun' diye çıtayı Dünya Rekoru'na koydurdular. Atlayamayacaklarını kendileri dahil herkes biliyordu ama, gırgır olsun!.. Atletizm benim en sevdiğim spordur, 1983'den 2003'e kadar bütün Dünya Şampiyonaları ve Olimpiyatlara gittim. Şimdi 9 gün evde hapsettim kendimi, hücre hapsi gibi oldu. Tam anlamıyla bir gram bal için, bir çuval keçi boynuzu... Atletizm böyle giderse, 2020 Olimpiyatlarını almak Türkiye'nin aleyhine mi, lehine mi olur? Çünkü olimpiyat 'atletizm' demek.
Bir hayal kırıklığı da Türkiye adınaydı aslında... Doping nedeniyle birçok sporcumuzun katılmadığı şampiyonada hiçbir dalda dereceye girmeyi başaramadık.
Röportaj: Bülent CAN