Galatasaray'a gol attı

Fenerbahçe, Galatasaray'ı rehavet uykusuna yatırdı. Alper'in değerinin yükselmesini önledi ve işi bitirdi. Artık Galatasaray'a düşen, 'Biz bu golü yedik' diye kabul etmektir. Ben futbolcu olsaydım tercihimi Terim ile Kocaman arasında yapardım. İşte Türkiye'nin en iyi orta sahası olarak alınan Sezer'in, Mehmet Topuz'un hali meydanda

Galatasaray'a imzası beklenen Alper Potuk'un Fenerbahçe'ye transfer olması geçen haftaya damgasını vurdu. Daha önce Alper haberlerini yalanlayan sarı-lacivertli ekip kısa sürede transferi bitirdi. Fenerbahçe'nin girişimi ve Eskişehir'in kararında bir etik aramak gerekir mi?
Açık ve seçik Fenerbahçe, Galatasaray'a bir gol attı. Hiç kimse bunun aksini söylemesin. 'Biz bu işte yokuz' diyerek Galatasaray'ı uyuttu, onları rehavet uykusuna yatırdı hem de Alper'in piyasasının yükselmesini önledi. Eskişehirspor'un uyanık başkanı, durmadan 'Alper'e şu da talip bu da talip' diye sallıyordu! Hatta 'Dışarıdan da talipler var' diyordu ki fiyatı yükselsin. Fenerbahçe bu tezgaha gelmedi, Alper'in fiyatının yükselmesine alet olmadı. Neticede 'Alper'i biz alacağız. Pusuya yatıyoruz ve bekliyoruz' diye kafayı koymuşlar. Galatasaray gaflet uykusundayken işi bitirdiler. Resmen... Aziz Yıldırım'ın Ünal Aysal ve ekibine attığı harika bir goldür. Burada Galatasaraylılara düşen, 'Biz bu golü yedik' diyerek efendice kabul etmektir. Hani 'Fenerbahçe alkışlamadı' diye kızıyoruz ya burada da Galatasaray'ın rakibini alkışlaması lazım.
TİLKİ NUMARASI YAPTI
Alper'in transferi iki takımı nasıl etkiler? Galatasaray'ın elden kaçırması bir eksiklik midir ve tabii Fenerbahçe de başarılı olabilir mi?
Ünal Aysal "Umurumda değil" diyor ama tam bir Ezop öyküsü... 'Zaten ekşiydi' demiş ya tilki hikayesinde... Geçiniz. Fenerbahçe bir tilki numarasıyla Ünal Aysal'ı uyuttu. Alper, Galatasaray için çok önemliydi. Neden; çünkü Alper'in Türk pasaportu var. Galatasaray, Avrupa maçları dışında bir türlü en iyi 11'iyle sahaya çıkamadı. Kontenjan sıkıntısı yüzünden... Sol beke geldiğin zaman dört yabancı kontenjanı doluyor. Orta sahaya ve forvete iki adam kalıyor. Şu andaki görüntü, Amrabat'ı saymıyorum, Melo, Sneijder ve Drogba'dan biri fazla... Onun için Alper transferi, Galatasaray'a bir kontenjan kazandıracaktı. Sadece Alper'i kazandırmayacaktı, mesela Drogba ile Sneijder'den birini de kazandıracaktı. Melo'nun yerine Alper oynayacaktı, o zaman düşünmeyecektik. Sene sonunda dikkat edin, pek çok maçta Galatasaray'daki krizi Sneijder'in sakatlığı önledi. Gerçekten 'sakat mıydı, değil miydi' bilmiyorum. Hâlâda bilmiyorum.
Yoksa maç mı seçti?
Sneijder oynamadı. Galatasaray'ın en kritik maçlarında Sneijder yoktu. Olsaydı ne olacaktı? Kimden vazgeçecekti? Eboue'den vazgeçemiyor, Riera'dan vazgeçemiyor, Muslera'dan vazgeçemiyor, Dany'den vazgeçemiyor, Melo'dan hiç vazgeçemiyor.
Drogba zaten oynayacak!
Alper'e talip olan bir kulübün 'Melo'da Melo' diye laf etmesi kadar yanlış bir şey olmaz. Ben kendimi Alper'in yerine koyuyorum; 'Bu adamlar beni ciddi ciddi istiyorlarsa niye Melo'nun bu kadar peşine düşüyorlar? Çünkü aynı tür futbolcular bunlar. 'Ben iyisi mi Galatasaray'a gidersem kenarda otururum. Fener'e gideyim oynayayım' demiştir. Gerçi Fener'e giden oynuyor mu, oynamıyor mu; soru işareti! Ben futbolcu olsaydım tercihimi 'Fenerbahçe-Galatasaray' diye değil 'Fatih Terim- Aykut Kocaman' diye yapardım. İşte Sezer'in hali meydanda... İşte Mehmet Topuz'un hali meydanda... Mehmet Topuz, Türkiye'nin en iyi transferi olarak geldi. Şimdi 85. dakikada taktik icabı oyuna giriyor. Sezer yok! Sezer, Türkiye'nin en iyi o rta saha oyuncusu olarak geldi Fenerbahçe'ye... Yani Galatasaray'ın fevkalade umurunda bir oyuncuyken Ünal Aysal "Umurumda değil Alper" diyor. Güldürme beni Ünal Aysal! 'Alper benim umurumda değil' diyen bir futbol adamının kafasında mesela fevkalade iyi bir sol bek olmalı... Riera'nın yerinde yerli bir sol bek ki oradan bir kontenjan kazansın ya da fevkalade iyi bir sağ bek olmalı Eboue'nin yerine ki oradan bir kontenjan kazansın ya da fevkalade iyi bir stoper olmalı yerli ki oradan bir kontenjan kazansın. Hayır! Aldığın stoper yine yabancı!
MİLLİ TAKIM KALMADI
Yine Sneijder, Drogba, Melo üçlüsünden biri oynayacak. Çünkü Türkiye'de o çapta bir sağ bek yok, Türkiye'de o çapta bir sol bek de yok. Geçen sene vardı Hasan Ali Kaldırım, onu da Fener aldı! Türkiye'de yetişen yıldızları Fenerbahçe alınca Galatasaray yabancılara kalıyor. Ondan sonra da kontenjana takılmamak için Federasyona baskı yapıyor. 'Yabancı kontenjanını artır' diye!
Ben de onu soracaktım. Aysal, 'yabancı kontenjanını artırılmasını' talep etti. Fenerbahçe ise mevcut alınan kararların arkasında durulmasını gerektiğini söylüyor. Siz ne düşünüyorsunuz? Yabancı sayısı düşürülmeli mi?
Milli takımın hali meydanda... Yabancı kontenjanının azalması lazım tam tersine. Burası Türkiye arkadaş! 'Milli takım' diye Abdullah Avcı'nın götürdüğü takımı benimsiyor musunuz? 'Bu takım Türkiye'yi temsil eder' diyebiliyor musunuz? Ama milli takıma adam yetiştirecek!..
Türk oyuncuların süresi gittikçe azalıyor. Nasıl kendini gösterecekler ki!
Alper Potuk gibi bir adam için Galatasaray'ın Başkanı "Umurumda değil" diyorsa anla milli takımın halini!..
***

REKLAM TRANSFERi

İki takımın teklif ettiği rakamlar arasında çok fark da yok gibi... Fenerbahçe takasa önerdiği bir iki futbolcu ile öne çıkmış görünüyor. Oysa Galatasaray'ın elinde de Eskişehir'i cezbedecek oyuncular vardı.
Galatasaray şaşkın! Galatasaray'ın bir transfer politikası yok. Çünkü Galatasaray'ın transfer politikasını Fatih Terim yönetmiyor. Galatasaray'ın transfer politikasını teknik direktörü yönetir. Dünyanın en iyi teknik direktörlerinden biri var orada Bülent Tulun yapıyor transferi!.. Niye yapıyor? Ünal Aysal'a reklam olan transferler. Yani elinizi vicdanınıza koyun; Galatasaray'ın Sneijder'e, Drogba'ya mı ihtiyacı vardı? Bunlar trib ü n ü coşturan Ünal Aysal'a tek başına kongreye gitme reklamı yapan adamlar. Galatasaray'ın şampiyonluğunda Sneijder'in de Drogba'nın bir katkısı yok. Galatasaray'ı düşünerek transfer yapsalardı; önce bir iyi stoper alınırdı. Mesela Chedjou'yu geçen sene alınabilirdi, iyi bir sol bek alınırdı. Terim'in bas bas bağırdığı 'Boş' dediği yerlere sen adam alma; Galatasaray'ın en iyi adamlara sahip olduğu orta saha ve forvete adam al! Bu transferler reklam transferi!..
REAL'LE ÖVÜNMESİN

Reklam transferi iyi bir şey, tribün transferi iyi bir şey ama öbür taraflarda eksiğin yoksa... Temel yapıda eksiğin yoksa... Galatasaray'ın temel yapısı dökülüyor. Oraya adam almıyorlar, Fatih Terim'in bütün ısrarlarına rağmen pastasına çilek istiyor başkan, çilek alıyor! Ortada pasta yok başkan daha dur, ortada pasta yok! Galatasaray bu sene 10 puan farkla şampiyon olduysa bunun iki sebebi var: 1- Geri kalan 17 takım dökülme yarışında, en başta Fenerbahçe... Son yılların en kötü Fenerbahçe'si, son yılların en kötü Beşiktaş'ı, son yılların en kötü Trabzon'u, son yılların en kötü Bursa'sı, son yılların en kötü Anadolu takımları... 2- Fatih Terim ile Aykut Kocaman farkı; bu on puanlık fark. Yoksa Galatasaray iyi bir takım falan değil. Kimse kimseyi kandırmasın. 'Yendik' diye övündükleri Real Madrid'in nasıl paçavra edildiğini gördük. Barcelona'nın nasıl paçavra edildiğini gördük. Avrupa'daki futbol da Türkiye'deki futbol da müthiş bir gerileme içinde...
***
YASAL HiLELERE BAŞVURMASIN
Sezonu şampiyonlukla tamamlayan Galatasaray'da hareketli günler yaşanıyor. Aysal istifasını vererek olağanüstü seçim kararı aldı. Bu konuşuluyordu ama yine de camia için sürpriz oldu. Aysal'ın yönetimini yenileme isteğini doğru buluyor musunuz?
Galatasaray'da birtakım gelişmeler bekleniyordu. Çünkü kulübün içinde birtakım tatsızlıklar olduğunu bilmeyen yok.
Yönetim içinde...
Yönetimin dışında da... Ben Fatih Terim ile Ünal Aysal'ın arasının süt liman olduğuna inanmıyorum. Hiç de inanmadım. Üç ay evvel seninle yaptığımız konuşmada da söyledim. "Lig bitince durum ortaya çıkacaktır. Çünkü Fatih Terim şu anda harikulade bir Galatasaraylılık örneği sergiliyor. 'Kan içiyor, kızılcık şurubu içtim' diyor." Aynen ifadelerim buydu. Neticede Galatasaray şampiyonluğa ulaştı ama Fatih Terim henüz konuşmadı. 'Henüz' tırnak içinde... Oradan da 'birtakım gelişmeler olabilir' diye düşünüyorum. Ama yönetim içindeki uyumsuzluk çok açık ve seçikti. Bu dağılma daha önce olabilirdi ama futbol ve basketbol takımının başarıları dağılmayı geciktiriyordu. İşler iyi giderken kimse çıkıp 'bu ortamda tatsızlık yaratan Galatasaraylı' durumuna düşmek istemedi. Ünal Aysal'ın bu yönetimle çalışmak istememesine saygı duyuyorum. Daha doğrusu başlangıçtaki hatasını düzeltme eylemi olarak görüyorum. Ünal Aysal tek başına girdiği kongrede, hiçbir aday olmamasına rağmen cesaret edip, kendi ekibini seçip adaylığını ilan edemedi. Oraya gidip onun hatırına, buraya gidip bunun hatırına, bu kozmopolit yönetimi kurdu ve iki sene bunun acısını da çekti. 'Artık yeter' diyor. Hiç itirazım yok. Keşke baştan yapsaydı.
GELENEKLERE UYULSUN

Olağanüstü kongre kararı alınmasıyla birlikte 'Yeni yönetim kaç sene için seçilecek?' sorusuna da cevap aranıyor. Siz ne düşünüyorsunuz; yeni yönetimin süresi bir yıl mı, üç yıl mı olmalı?
Benim itirazım bu noktada başlıyor; Ünal Aysal yeni kongreye gidiyorsa mevcut yönetimin yasal süresi için gider. Yeni üç sene kazanmak için gitmez, bir sene için gider. Galatasaray'ın geleneği, göreneği ve tüzüğü bunu gerektirir. Tüzüğün boşluklarından istifade ederek, 'İki sene üst üste şampiyon olmuş Galatasaray'ın başkanıyım. Şu sırada kimse beni deviremez. Ben bir sene için değil, üç sene daha göreve devam edeyim' düşüncesiyle bu işi yapıyorsa, o çok ayıp, çok yanlış, çok hatalı... Galatasaray'ın gelenekleri Galatasaray'ı Galatasaray yapan unsurdur. Bunu zedelersen, eskilerin deyişi ile hile-i şeriyye'lere yani yasal hilelere saparsan, yeni bir üç sene kazanmak için işin içine şikeleri sokarsan bu örnek olur. Ondan sonra kendine güvenen başkan görev süresinin bitmesini beklemez, kendisini kuvvetli hissettiği anda, bir sene, iki sene sonra istifayı basar, yeni bir üç sene kazanır, uzatır gider. Yani esasta itirazım yok ama usul zorlamalarına, yeni üç sene kazanma çabalarına, şiddetle itiraz ediyorum ve Ünal Aysal'a da Galatasaray'a da yakıştıramıyorum. Galatasaray'ın akil insanları bu yapılanın ne kadar yanlış olduğunu, ne kadar kötü örnek olacağını, Galatasaray'ı ne kadar zedeleyeceğini Ünal Aysal'a anlatmalılar.
***

TARiHi BiR AYIP

Semih Haznedaroğlu'nun, "3 Temmuz sürecinde Galatasaray yanlış politika izledi. Fenerbahçe'nin yanında olmalıydık" açıklaması tartışma yarattı. Geriye baktığınız da bir yanlışlık görüyor musunuz?
Semih Haznedaroğlu'nun sözleri tarihi bir ayıptır. Ortada bir mahkumiyet kararı var, şu anda Yargıtay'da... Ortada kesinleşmiş bir UEFA kararı var, Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'den ihraç etti UEFA... Trabzon'u aldı. Halen UEFA'nın CAS'ta davası sürüyor. Mahkum olmuş karar da Yargıtay'da davası sürüyor. Konu yargıya yansımışken Semih Haznedaroğlu'nun kalkıp "Galatasaray yanlış yaptı" demesi garip... Semih Haznedaroğlu olarak 'Ben Fenerbahçe'nin suçlu olduğuna inanmıyorum' diyebilirsin. İnanmayabilirsin ama Galatasaray'ın adını kullanarak konuşamazsın. Herhangi bir Türk kulübü ya da dünya kulübü şike ile itham edilecek bunun davası görülürken Galatasaray diyecek ki 'Biz senin yanındayız.' Yok ya! - Niye? Sen de mi şike yaptın? Semih Haznedaroğlu ağzından çıkan lafın nereye gittiğinin farkında değil.

Röportaj: Bülent CAN

DİĞER HABERLER

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.