Salih Türkiye'nin gururu

Salih'in ikinci golü, golcü geçinen ağabeylerine ders niteliğindeydi. Bu ülkede yaşayanların, bu çocukla gurur duyması ve göz bebeği gibi bakması lazım. 4 puan önde olmasına rağmen G.Saray'ın şampiyonluğundan fazla ümitli değilim. Bu hafta neler olabileceğini gördüm. Hükmen yenilgiler gelebilir

Fenerbahçe, Ordu engelini de kayıpsız geçti ve Galatasaray'ı takibini sürdürdü. Volkan kalesinde devleşti.
Volkan harikaydı...
Ardından da Caner ve Salih ortaya çıktı ve galibiyeti söktü aldı.
Tabii geçen hafta Caner sahadan çıkarken yuhalayanlar 'utandı mı!' diye çok merak ediyorum. O gün kenarda oturan Caner'in halini gözümün önüne getiriyorum, ne kadar üzgün ve sinirliydi. Caner sadece Orduspor maçını değil, Lazio maçını da çevirdi. Şimdi onlara sorarsan; 'Biz yuhalamasaydık, böyle oynamazdı!' derler. Bunlar böyle!.. Galatasaray tribünleri Hakan'ı yuhalıyorlardı. "Yapmayın arkadaşlar, Hakan, Galatasaray ve milli takımın göz bebeği" diye bir yazı yazdım. Beni Ali Sami Yen'de dövmeye, linç etmeye kalktılar. O zaman Ali Sami Yen'deki kulisi işleten, şimdi Park Şamdan'ın işletmecisi Ersoy Çetin, koşturarak tribüne geldi, "Hıncal ağabey, half time'da kulise gelme, seni bekliyorlar, dövecekler" dedi. Galatasaray seyircisinin beni dövme sebebi, benim gol kralı santrforunu savunmam, düşünebiliyor musun! "Bu Galatasaray ve milli takımın göz bebeği." Dediğim de bu... Sene sonunda o Galatasaraylılar bana geldiler, ben de sandım ki özür dileyecekler. 'Hıncal ağabey, sen bize kızıyordun ama biz öyle bağırmasak, bu şampiyonluk olmaz, Hakan da gol kralı olmazdı' dediler! Kafaları da böyle çalışıyor! Şimdi bunlara da sor; 'Tabii biz yuhaladık, ondan Caner böyle oynamaya başladı' derler.
EMİR ALMIŞ GİBİLER

Salih de nefis iki gol attı. Her geçen gün üstüne biraz daha koyuyor.
Salih olağanüstü...
Bir yıldız doğuyor mu, doğdu mu?
Doğacak... 'Yıldız doğdu' deyip çocuğu şimdiden bitirmeyelim. Attığı iki gol de olağanüstü güzel... Hele ikincisi akıllara seza bir goldü. Bütün golcü geçinen ağabeylerine ders niteliğinde bir goldü. Sene başından beri 'Topun altına vuracak, çıkan kalecinin üstünden aşıracak adam bizde yok mu!' demekten dilimde tüy biterken, 19 yaşında bir delikanlı çıktı ortaya ve gereken vuruşu yaptı. Türk futbolunun gururu Salih... Bu memlekette yaşayan herkesin, bu çocukla gurur duyması lazım ve bu çocuğa göz bebeği gibi bakması lazım.
Toroğlu, 'Fener'in kazanmasının Fatih Terim'i sinirlendiriyor' diye yazdı. Doğru olabilir mi? ;
Terim'i Fenerbahçe germiyor. Fenerbahçe ile çok oynadı. Senelerden beri de oynuyor. Fenerbahçe, Ali Sami Yen'de Galatasaray'a 4 gol atarken hoca Fatih Terim'di. O Fatih Terim dahi gerilmedi ve Fener'den 4 yediği sene şampiyon oldu. Fatih Terim'i geren medyadaki tezgahtarlar. Beni de geriyor çünkü... Gazete okumaktan nefret ettiğim anlar oluyor. Elimdeki gazeteyi parçalayıp, çöpe atmak istiyorum. Bütün amaçları Fatih Terim'i germek! 'Fatih'i itibarsızlaştırın' diye emir almış gibi ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Ben "Fatih'e bu tuzağa düşme" diyorum. Ama demek kolay... Gel de o koşulların içinde ol bakalım.
Son 6 haftaya girdik. Galatasaray ve Fenerbahçe arasında 4 puanlık fark korundu. 33. haftada iki takım karşılaşacak. Nasıl bir son bekliyorsunuz?
Samimi söyleyeyim; 4 puan önde olmasına rağmen bir Galatasaraylı olarak fazla ümitli değilim. Çünkü bu hafta nelerin olabileceğini gördüm. Fevkalade zayıf ve adeta olmayan federasyon, bu garip ceza kurulu ve Tahkim Kurulu, bu Zekeriya Alp ve hakemleriyle her şey olabilir. Galatasaray tribünleri tahriklere kapılırsa hükmen mağlubiyetler bile gelebilir.
Fenerbahçe, Lazio karşısına 2-0'ın avantajıyla çıkacak. Rövanş için ne düşünüyorsunuz?
'Fenerbahçe'nin yarı final şansı oldukça yüksek' diyebiliriz herhalde... Fenerbahçe turu geçti. 2- 0 olmasa bile... Lazio çok kötü bir takım. Türk spor basınında bu maçla ilgili bir tane haklı ve doğru eleştiri okudum; üstelik Fenerbahçeli bir yazarın yazdığı... Aydınlık Gazetesi'nin siyasi yazarı Sabahattin Önkibar kendi köşesinde 'Lazio'nun ne kadar kötü bir takım olduğunu ve bu kötü takımı, Fenerbahçe'nin her hakemin rahatlıkla vermeyebileceği, bir penaltı ile güç bela yenebildiğini' anlattı. Maç da bu zaten... Bunu Türkiye'de bir kişi yazdı, düşünebiliyor musun!.. O da siyasi yazar ve de Fenerbahçeli siyasi yazar... Kulübünü uyardı ama Lazio'nun bir şey olacağı yok.
Kocaman'ın "Yayıncı kuruluş herkese eşit mesafede bulunsun" şeklindeki eleştirisi için ne düşünüyorsunuz?
Daha geçen hafta söyledim; "Lig TV, Fenerbahçe TV gibi yayın yapıyor" diye... Aykut Kocaman onu bile beğenmiyor! İnanılır gibi değil! Hakemlerin hepsi Saracoğlu'nda Fenerbahçe forması giyip maç yönetiyorlar. Fenerbahçe'nin geçen hafta başında yayınladığı ve Süleyman Abay ile İlker Meral'i hazırladığı bildiriyi lütfen yayınlayın benim bu konuşmamın yanında... "Hakemlere bakınız! Skorları etkileyen yanlışlar yapıyorlar. Bu hakemler Fenerbahçe'yi bitiriyorlar" diye!.. Hakemlik geçim kaynağı bu adamlar için... Bu adamlar görüyorlar ki Fenerbahçe ile iyi geçinmezlerse geçim kaynaklarını kaybederler.
DERNEK SES ÇIKARMADI

1.5 saatte 3 bin; 3 bin 500 lira parayı İlker Meral, Süleyman Abay nereden kazanır? Kaç paraya çalışıyordu acaba Cumhuriyet'te Fenerbahçeli Süleyman Abay? Şimdi bu parayı kaybetmek ister mi? Geçen haftanın başında Fenerbahçe'nin yayınladığı bildiri hakemlere yayınlandı aslında... Aktif hakemlere... Ama Türkiye'de komedi bir Faal Futbol Hakemleri Derneği var, gıkını çıkarmadı; 'Hop ne yapıyorsun' diye!.. Türkiye'de palavra bir Futbol Federasyonu var. 'Bu bildiriniz Futbolda Şiddet Yasası'na aykırıdır. Bu bildiriniz seyirciyi sahaya indirir' demedi. İşte Galatasaraylı seyirci o yüzden indi sahaya... Sen her türlü tahriki bir hafta boyu gazetelerde yapacaksın, adam bunları okuyacak okuyacak ondan sonra hakem takımını sahada katlediyor inecek sahaya.. Sonra inen suçludur! Peki indiren! Ne yapılmış? Federasyon, Fenerbahçe Kulübü hakkında PFDK'ya başvurmuş mu? Ya da Kadıköy Savcısı, Cumhuriyet Savcısı 'Bu bildiri Futbolda Şiddet Yasası'na aykırıdır. Siz ne yapıyorsunuz, sokakları kana mı bulayacaksınız' demiş mi; yok!
İŞTE FENERBAHÇE'NİN YAYINLADIĞI O BİLDİRİ:

Fenerbahçe Kulübü, Hıncal Uluç'un işaret ettiği bildiriyi, 1 Nisan pazartesi günü, Şükrü Saracoğlu Stadı'nda Akhisar Belediyespor ile oynadıkları maçta Sow'un çizgiyi geçen topunun gol sayılmaması nedeniyle yaptı. İşte o açıklamadan bazı bölümler: Yapılan hatayı 'Hakemlerin gözünden kaçtı' tanımımı ile değerlendiremeyiz. Fenerbahçe'nin haklarının korunmasına dair mücadelemiz müsabaka sonuçlarına bağlı kalmaksızın kararlılıkla sürdürülecektir. Her maçın final niteliğinde olduğu haftalara girilmişken, yapılan bu hayati hatanın; gerekli mercilerin de farkında olup olmadığı konusunda, ciddi endişelerimiz bulunmaktadır. Beşiktaş'ın hakem hatalarına maruz kaldığını söyleyen Zekeriya Alp'in Fenerbahçe'nin yaşadığı haksızlıklar olduğunda büründüğü sessizlik, düşündürücü olduğu kadar hayatın olağan akışına da uygun değildir.
***
MÜKAFATI ISLIK
Kafkas beklenen etkiyi yapamadı ve Trabzonspor'un düşüşü devam ediyor. Tribünlerin tepkisinden sonra başkan Sadri Şener de olağanüstü kongreye gitme kararı aldı.
Başına gelen her şey Sadri Şener'e müstahak... Sadri Şener benim iyi arkadaşım, iyi ahbabım... Vakti zamanında bunları bire bir yaşadı. Ben kendisine dedim ki "Başkan sen deli misin, divane misin? Ailenden çalıyorsun, işinden çalıyorsun, zamanından çalıyorsun. Bu kulübe yatırıyorsun, mükafatın tribünlerde yuhalanmak, ıslıklanmak oluyor. Sahadan neredeyse kadın kılığına girip kaçmak oluyor. Değer mi?" dedim. "Tövbe billâh, bir daha bu işe girersem" dedi. Gene girdi. Şimdi beş sene geçsin aradan, Sadri Şener yine girecek. Ben yine 'müstahak' diyeceğim.
Tabii Kafkas için de zordu. Düşüşte olan bir takımın başına geçti.
Gelecek sene yapılacak her şey. Yani bu hurda kadrodan Tolunay hocanın bir şey çıkarmasına imkan yok.
Yönetimsel bazda bir değişiklik yararlı olur mu?
Yönetimsel bazda da değişiklik lazım.
ABRAMOVİÇ GİBİ DEĞİL

Bir yıpranmışlıktan söz edebilir miyiz?
Niye yıpranacaksın? 'Kaybetti' diye yönetim yıpranır mı! Yani sen Avrupa'da böyle bir şey duyuyor musun? 'Takım yenildi, şampiyonluğu kaybetti, bilmem ne oldu, yönetim değişti' diye! Yönetimini bile bilmiyoruz! Manchester United'ın başkanı kim? Ferguson'u biliyoruz. Bilmem kaç senedir orada... O kadar... Ama Sadri'nin "Ben bunlara layık değilim" demesi yüzde yüz haklı... Hayatını veriyor çünkü adam oraya... Trabzonlu olduğu için veriyor zaten... Abramoviç gibi, bilmem kim gibi bedavadan kazandığı milyarlarla şöhret yapmak için değil! Trabzonlu olduğu için hayatını veriyor oraya ama mükafatı bu!..
***
MEDYA TALİMAT VERİYOR

Terim'in "Başka projelerim vardı ama kalıp mücadeleye devam edeceğim" sözleri de dikkat çekiciydi. Bu mesaj kimeydi ve nereye gidecekti? Zira Aysal ile aralarının çok iyi olmadığını biliyoruz.
Ben 'Gidiyor' diye söyledim. Fatih Terim gitmeye Ünal Aysal da yeni bir hoca bulmaya kararlıydı. Fakat bu müthiş tertip Aysal ile Terim'i birbirlerine yaklaştırdı.
Geçen sezondan ertelenen 2 maç cezası vardı, Ordu maçında 3 maç ceza daha aldı. Bu son yaşananlar Terim'e nasıl yansıyacak?
Bu sene Fatih Terim'i sahaya çıkarmazlar.
Medyada '7 ile 10 maç arasında men cezası verileceği' yönünde haberler var.
20 maç da verdirebilirler. Bu medya her şeyi yapar. Bu medyanın yapmayacağı tahrik yok! Galatasaray camiası ayağını denk alsın. Ayağını denk almayan iki kişi ne işler açıyor Galatasaray'ın başına gördük. Daha maçı yazmayan gazeteler sayfalarında 'Galatasaray'ın sahası kapanıyor' diye başlık attılar! Daha o gün.
YARDIMCIYA İHTİYACI VAR

Maç oynandı, o gün maçı anlat, ertesi gün deki 'Bu iki tane adam sahaya atladı. Ne olacak?' Hayır o gün, teşkilata uyarı; 'Aman Galatasaray'ın, sahasını kapayın' talimatını veriyor medya zaten!.. Bunun için Galatasaraylıların ayaklarını çok denk almaları lazım. Fatih Terim'in de kendi kadrosundan güvendiği bir adamı yardımcı olarak getirmesi lazım. Bu Ümit Davala'nın da Hasan Şaş'ın da yapacağı bir iş değil. Galatasaray'ın şu anda bir teknik direktör yardımcısına ihtiyacı var. Sepp Piontek'in yanında Fatih Terim neyse sahadaki adam kenara baktığı zaman onu görecek. Soğukkanlı, sakin ve tahriklere kapılmayan bir yardımcıya ihtiyacı var. Hasan Şaş, Fatih Terim'den beter! Onun için oraya, Galatasaray'ı şampiyonluğa taşıyan Cevat Güler gibi sakin biri lazım.
Röportaj: Bülent CAN

DİĞER HABERLER

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.