Real'e hizmet etti

Farkı yaratan üç neden var: 1- Sneijder ve Drogba sahada yoktu. 2- İlk iki golü Semih ve Eboue hediye etti. 3- Galatasaray savunma yapmayı bilmiyor. Tabii bir de hakemin affedilmez hataları vardı. İki penaltıyı vermedi ve turun kaderini değiştirdi. Kura çekimi ayarlandıysa hakem hayli ayarlanır

Galatasaray, Real Madrid karşısında etkili olamadı ve sahadan 3-0 mağlubiyetle ayrıldı. Tabii bu sonuçta hakemin de payı büyüktü. Siz maçın analizini nasıl yapacaksınız?
Her şeye rağmen Galatasaray biraz talihli olabilseydi İstanbul'a tur ümidini taşıyarak dönebilirdi. Çünkü rahatlıkla gol yapabileceği pozisyonlarda, hem de o pozisyonlarda attıkları gollerle dünyaca ünlü insanlar başarılı olamadılar. Onun ötesinde maçın geneline baktığımız zaman bu 3-0'lık umutsuz farkı yaratan üç unsur var:
1- Geldikleri günden beri belirli bir ilerleme içinde görünen Sneijder ve Drogba, ilk defa Galatasaray'la sahaya çıktıkları anda ne ise ona dönmüşlerdi. Anlaşılmaz, inanılmaz, akıl almaz bir sebeple! Sneijder 45 dakika on kişi oynattı Galatasaray'ı resmen! Bu kadar sorumluluk almadan, bu kadar topa girmeden, pres yapmadan, santra çizgisinin 10 metre önü ile 10 metre arkasında sahte koşular yaparak vakit öldürdü. Fatih Terim'in onu 45. dakikada alması en doğru kararıydı ama 15. dakikada alsa çok daha doğru bir karar vermiş olurdu. Sneijder bir kişi eksik oynattı, Drogba da hiç oynamadı. Ben bu kadar etkisiz bir Drogba'yı geldiğinden beri izlemedim. Gerek santrfor olarak beklenen hamleleri yapmadı, gerekse oyun kurucu olarak bugüne kadar attığı muhteşem pasları bu maçta göremedik. Bir metre sağından, bir metre solundan, bir metre önünden gelen geçen toplara dahi atak yapmadı. Laf ola oynayan bir Drogba'yı aklımdan, hayalimden geçirmiyordum.
2- Galatasaray'ın yediği gollerin üçü de yenmez gollerdi. Şimdi, 'Hakem faulü ters verdi' diyorlar. Hakem faulü ters verebilir. Real Madrid 20 tane duran top attı, 19'u olmadı, bu oldu, ne olacak! Bu senenin başından beri duran toplar Galatasaray'ın başına bela... Hakem niye verirse versin! 'Hakem faulü ters verdi' diye golü yemek zorunda değilsin ki! Birinci ve ikinci gol Semih ve Eboue'nin hediyeleri... Muslera da bir şey yapmadı. İyi kaleci biraz da kurtarır. Muslera son maçlarda kurtarmaya başlamıştı. 'İyiye gidiyor' dedik, nazar değdi herhalde! Geleni gideni aldı içeri... İlk iki golde üç kişinin oyuna katkısı yok. Sağ bekin, stoperin ve kalecinin... Hele ikinci golde Eboue'ye inanamıyorum. Kaç defa yazdım, söyledim. Fatih Terim, Eboue'yi bek zannediyor. Galatasaray, Eboue'nin olduğu her maçta en az bir gol yiyor. Adamlar atamazlarsa o maçta yemiyor ama... Eboue o armağanı yapıyor hep. Eboue'yi kalenden uzak tutacaksın. Nitekim ikinci yarıda Sneijder'i çıkarıp, Gökhan Zan'ı oyuna aldı ki bence en doğru değişiklikti. Eleştirenlere şaşıyorum, 3-5-2'ye döndü. Eboue ile Riera'yı, sizin bekliğinizden 'umudu kestim' deyip ileri sürdü, arkada sağda Gökhan Zan, solda Semih, ortada Dany, üçlü savunma kurdu. Keşke maçın başından böyle oynasaydı. Eboue'nin oynayacağı yer ilerisi... Riera da öyle...
3- Hep söylüyorum, 'Hep söylüyorum' demekten de utanır hale geldim; Galatasaray 'savunma nasıl yapılır' bilmiyor. Kalabalık savunma geriye adam yığmak değil. Televizyondan seyretmenin öyle güzel avantajları var ki bazen, o çerçevenin içinde 6 tane, 7 tane sarı-kırmızılı görüyorsun, Galatasaray 18'inin civarında... Yanlarında bir tane beyaz yok. O zaman o 6 adam orada ne yapıyor ve niye orada duruyor! Etrafta bir tane beyaz yokken 6 tane adamın durup dururken oraya gelmesi ne demek; orta sahayı boşaltıyorsun, sen 10 kişi ile savunma yaparken, Real Madrid santradan senin gol menziline, yani 15 metre, 20 metre yakınına elini kolunu sallaya sallaya geliyor.
GERİYE ÇEKİYOR

Elini kolunu sallaya sallaya oraya geldiği zaman, atış menziline geldiği zaman orada bir sürü sniper var. Belediye'nin, Kayseri'nin topu dışarı atan adamları değil... Menzile girdiği anda ne yapacağını gayet iyi bilen sniper'ları var. Xabi Alonso topu santradan aldığı andan itibaren Drogba dahil, en öndeki adamlarla Galatasaray'ın, rakibe orada bastırması lazım. Oysa Drogba dahil bütün Galatasaray gerilemeye başlıyor. Meydanı Real Madrid'e bırakıp... Onlar da aynen piknikte dolaşır gibi ellerini kollarını sallaya sallaya hiçbir baskıya muhatap olmadan, Galatasaray 18'inin etrafına çok rahat geliyorlar. Oraya geldikten sonra da finishing, yani bitirci iş, Real Madrid'in en kolay yaptığı iş... Lütfen bakın... Galatasaray'ın yediği birinci ve ikinci gollerde, üçüncü top duran toptan geldi, finishing'e kadar, yani bitirme anına kadar Galatasaray ne yaptı! Göreceksiniz ki hiçbir iş yapmadı. Sadece geri çekildi. Geri çekilerek savunma olmaz. Savunmayı Real Madrid'in 18'inde başlatacaksın. Drogba ve Burak Yılmaz ile birlikte Real Madrid'e karşı çift santrforla oynuyorsan bunun bedeli ileride bastırmak. Yoksa 'Bak ben çift santrforla oynuyorum, Real Madrid'den korkmuyorum' değil. Hatta Umut'u da oyuna alacaksın. Maçın sonunda olduğu gibi... Üç santrforla oynayacaksın ama üç santrforun birinci görevleri, karşı yarı sahada santra beklik olacak. Oradaki adamlar Yenişehir pazarında dolaşır gibi etrafına baka baka, ellerini sallıya sallıya çıkamayacaklar. Biraz sıkıntıya girecekler. Bastırdıkları anda kaç tane top kaptılar orada! Kaç tane tehlike yarattılar! Ama bastırmıyorlar. Yukarıdan gizli bir el Galatasaray'ı geriye doğru çekiyor. Real'i boş sahada oynatıyor. 10 kişi ile savunma yapıyorum, adamlar boş sahada oynuyor. Böyle bir yanlışın kabul edilir tarafı yok. Bu işin Galatasaray ile ilgili yanları... Tabii bir de hakemin affedilmez hataları var. Bir hakem kararlarıyla bir maçın değil bir turun kaderini değiştiriyorsa... Gol olan duran toptaki yanlış karar vermesini saymıyorum. Ama sen penaltı vereceğin pozisyonda Burak'a sarı kart çıkarıyorsan bu çok önemli bir fark. Bu turu değiştirir ve daha evvel çok bariz penaltıyı da vermemişsen...
KARTLAR GÖSTERMELİK
İki kişi göğüsleriyle tutuyorlar, okkalıyorlar. O iş voleybolda bile faul... Voleybol maçında, voleybol hakemi o sahneyi görse düdüğü çalar, sayıyı Galatasaray'a verir ve her iki pozisyonda da hakem yakın... Uzakta, göremedi gibi bir durum yok. Sen iki tane penaltıyı vermiyorsan ve de Galatasaray'ın en golcü adamının gelecek maçta oynamasını engelleyecek sarı kartı hem de ters bir kararla çıkarıyorsan, ben o hakemin iyi niyetinden değil ama hakemliğinden şüphe ederim. UEFA'yı da sorgularım; 'Bir Şampiyonlar Ligi çeyrek final maçına çıkaracak başka hakeminiz yok mu!' sizin...
Hakemin kötü yönetimini görünce, çeyrek final kuralarının çekildiği gün 'Kurmaca' şeklinde ortaya iddialar akla geliyor. UEFA, yarı final ve dolayısıyla finalde Real Madrid'i görmek istiyor olabilir mi?
Arka arkaya bağlarsan çok iyi bir senaryo olur. O kura çekimindeki şüphemi söylemiştim, o kura çekiminde şüphem olunca, senin de haklı olarak, 'Hıncal abi, hakeme niye kızıyorsun' demen de haklı olur. Doğrudur. Yani o kura çekimi ayarlandıysa bu hakem hayli ayarlanmıştır. Diyeceksiniz ki 'Real Madrid'e de kritik kartlar gösterdi. Onlar da oynayamayacaklar.' Real Madrid'e gösterilen sarı kartlar af kartları... Nasıl olsa 3-0 ile turu atlamış Real Madrid! Ama o sarı kartlar yarı finalde oynamalarını engelleyebilir. Şimdi temize çıkardı. İstanbul'da hatır için oynayacakları maçta cezaları bitecek. Yarı final ve finale temiz çıkacaklar. Real Madrid'e gösterdiği kartlar, hani bizim hafif maçlarda son dakikada tacı atmazlar ya, 'Kartlarımı tamamlayayım da Fener maçında sahaya çıkayım' diye işte öyle... Real Madrid'e gösterdiği kartlar zemini kurtarmaya, zevahiri kurtarmaya yönelik kartlar değil, tam tersine Real Madrid'e gelecek turda hizmet eden, yarı finalde de kazaya uğramasını engelleyen kartlar.

***

RONALDO RİZE'DE DE OYNAR

Galatasaray'da son dönemde kanatlar işlemiyor. Takımda genel bir kopukluk vardı ama. Mesela Amrabat daha erken oyuna alınamaz mıydı?

Ben Amrabat'ı hiç düşünmezdim. Amrabat son haftalardaki oyunuyla Galatasaray'da forma giyecek çapta değil. Fatih Terim'in ikinci yarıdaki 3-5- 2 oyun düzenine hiç itirazım yok. Eboue ve Riera'nın forvet ağırlıklı oynamalarına hiç itirazım yok. Keşke baştan Madrid'e gitmeden böyle planlasaydı, keşke bunun denemesini Belediye maçında da yapsaydı ve Galatasaray'ı bu oyun tarzına alıştırsaydı. Eldeki bu mevcut kadro ile ikinci yarıda Real Madrid'in karşısına çıkan Galatasaray bana sorarsan sezon sonuna kadar oynamalı. Bu kadro ile oynanacak futbol bu... Ama Sneijder ile Drogba'nın kendilerine gelmeleri lazım. Son iki maçtaki Sneijder ile Drogba'nın gölgeleri yoktu sahada!..
MESSİ'YE ÇALIŞIYOR

Biraz komplocu olsam, 'Mourinho bunları da mı ayarladı? Eski oyuncuları' diyeceğim. O kadar kötüydüler.
Ki 'Atmosfer' falan desek o da olamaz. O atmosfere alışık futbolcular...
Geçen hafta ben bunun tam tersini söyledim sana, "O sahada oynayarak kendilerini yeniden hatırlatacaklar Madrid'e ve dünyaya" dedim. Şimdi Madridliler bayram yapıyordur, 'İyi ki kurtulmuşuz bunlardan' diye...
Maç öncesi Burak ve Ronaldo kıyaslanması sıkça yapıldı ama Burak sahada kayıp olan isimlerin başındaydı.
Burak oynatılırsa oynayan bir adam, Ronaldo oynayan bir adam... Geçen hafta bunu çok iyi izah ettim. Ronaldo tek başına da oynarsa oynar. Al Ronaldo'yu getir, Mustafa Denizli yönetimindeki Çaykur Rizespor'a ver, Ronaldo gibi oynadığını göreceksiniz. Burak'ı oynatacak birileri lazım. Ben hatta daha ileri giderek Messi ile Ronaldo'yu mukayese ederken de söylüyorum; 'Ronaldo, Real Madrid'de tek başına ve takıma oynuyor. Messi tam tersine; bütün Barcelona Messi'ye oynuyor.' Arkasında Xavi'ler, İniesta'lar babama oynarsa, babam da oynar. Ronaldo öyle bir adam. Ronaldo tek başına takım... Burak Yılmaz'ın
tabii bir takıma ihtiyacı var.
***
DEPREM ETKiSi YAPAR

İkinci maç İstanbul'da... 3-0'lık mağlubiyet... Galatasaray'ın tarihinde bu tür dönüşler var ama Galatasaray için bu defa yolun sonu mu?
Şimdi o meşhur 3-0'lık Galatasaray-Neuchatel Xamax maçının bittiği anda tribünden çıktım, Galatasaray'ın eski futbolcusu Didier Six de oradaydı, "Ya ne kötü oynadık" dedi. İstanbul'dan tanışıyoruz. "Hiç merak etme İstanbul'da 5 atarız" dedim o an ve yazdım da gazetede... "Üç yedik" dedi Didier! Dedim ki "Bak Xamax gibi bir takım şu Galatasaray'a 3 atıyorsa bu Galatasaray, o Neuchatel Xamax'a 5 atar. Bunun mantığı da matematiği de bu kadar basit." Nitekim attı Galatasaray ve Galatasaray'ın o beşi atacağını bütün Türkiye de biliyordu. İtiraz edilince, UEFA'lara falan gitti ya... İsviçre'de üç dil konuşuluyor, İtalyanca, Fransızca, Almanca... Galatasaray, İtalyanca anlatan spikerin maç bandını savunmasına koyarak gönderdi. O bantta diyor ki spiker; "Sheraton Otel'den stadyuma otobüs ile giderken yol boyunca dizilen insanlar elleriyle 'beş, beş' işareti yapıyorlardı. Galiba olacak!" Yani öyle inanmıştı Türkiye ve İstanbul, Neuchatel Xamax'a 5 atılacağını... Şimdi Fatih Terim dahil inanan var mı acaba? Geçmiş ola... 'Galatasaray 3 gol atamaz' demiyorum. Real'e burada 3 gol atabilir ama hele Dany'nin de olmayacağı bir savunma ile bu Real'den gol yememesi mümkün değil. Bir tane yerse de 5 atması lazım. 4 yetmez. İşte mucizeye öyle bakın. Real bir tane atarsa Galatasaray'ın 5 atması lazım. O zaman da bütün dünyayı sarsan, Çin'de bile 7.2 şiddetinde hissedilen bir deprem olur; Galatasaray, Real'e 5 atarsa... Neuchatel Xamax değil o çünkü... O bile nasıl olaylar yaratmıştı, yeri yerinden oynatmıştı.
Röportaj: Bülent CAN

DİĞER HABERLER

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.