Drogba ve Sneijder çilek değil hoşaf
Bu Galatasaray şampiyon da olamaz, Schalke'yi de geçemez. Schalke perişan eder. Eskişehir etti zaten... Ben bu kadar kötü oynayan, bu kadar kötü oynatılan bir Galatasaray görmedim. Drogba ve Sneijder, çilek değil çilek hoşafı!
- Futbol Haberleri
- 05 Mart 2013, 21:30:10, Güncelleme: 06 Mart 2013, 09:52:24
Galatasaray kısmında bir kötüye gidişten bahsedebiliriz. Belki sonuçlara çok yansımadı ama çileklere rağmen bir düşüş söz konusu...
Berbat.
Pozisyonu dahi yoktu, direklerden üst üste dönen toplar var ve ardından gelen sürpriz 1 puan...
Bu Galatasaray şampiyon da olamaz, Schalke'yi de geçemez. Schalke bu Galatasaray'ı perişan eder. Eskişehir etti zaten... 3 topun direkten döndüğü bir maçın kurtarıcısı Muslera!.. Düşünebiliyor musun? Bütün gazeteler böyle yazıyor '3 top direkten dönmüş, kurtarıcı Muslera!' Bu ne demek; maç 6-0, 7-0 olacaktı ki bir de Muslera kurtarmış üstüne üstük! Ben bu kadar kötü oynayan, daha doğrusu bu kadar kötü oynatılan bir Galatasaray görmedim! Fatih Terim tribünden müdahale etmiş, o birine söylemiş de biri ona söylemiş de... Ne söylenmiş ya!.. Drogba ile Sneijder'in oynadığını gören var mı? Çilek! İkisi de çilek hoşafıymış çilek değil. Drogba ile Sneijder çilek hoşafıydılar o maçta!.. Drogba utanmadan sıkılmadan; "İstediğim toplar gelmedi" dedi. Yok ya! Topun üstüne adres yazıp, iadeli taahhütlü Drogba'ya gönderecekler, öyle mi?
ANINDA KENARA ALIRDI
Yüksek top geliyor, Drogba'nın önünde adam var ve top da 2 metreden gelmiyor, 40 metreden geliyor. Yani gelmesi saniyeler alıyor, Drogba da görüyor o topu, bunca yıllık tecrübesiyle, deneyimiyle nereye düşeceğini de biliyor. Buna rağmen önünde duran bekin bir adım önüne geçmiyor; 'Bu topu ben alayım' diye! Arkada bekliyor, arkada beklemesi şu; öndeki adam topa rahat vurur. Vuramayacak, hata yapacak da Drogba beleşten gol atacak. Mahalle maçında bunun adına 'beleşçi' derdik biz... 'Rakip savunma hata yapsın da ben boş kaleye vurayım' Drogba kardeşimle oturup seyredelim maçı; bir topa hamle yapmış mı!.. Bir adım öne çıkıp devamlı savunmanın arkasında beklersen top alabilir misin! Armut toplamıyor adamlar, sana vurdururlar mı topu! Sneijder nerede? Ben Emre Çolak'a kızıyordum; 'sahte koşular yapıyor' diye... Sahte koşunun daniskasını Sneijder yapıyor! O da santraya kadar, santradan geriye değil. Santranın ilerisinde koşarmış gibi yapıyor, ne kendini gösterip top istiyor ne de kaptırdığı topun peşinden koşuyor. Sneijder'in kaptırdığı topla Galatasaray kaç tane gol yiyordu ya! Bunları yapan bir Türk futbolcusu olsa Fatih Terim o an oyundan alırdı. Bunları (hoşafları) 'çilek' diye mi oyundan almadı yoksa tribünde maça müdahalesi yasaktı da onun için mi almadı? Hocam hangisini beğenirse beğensin. Yaptığı değişikliklerle aklım durdu ya! Maç 0-0, Galatasaray'ın pozisyonu yok, akını yok, doğru dürüst pası yok. İleriye doğru oynayan hasbelkader, kötü oynuyor ama hiç olmazsa ileriye doğru oynayan bir tek adam var; Amrabat... Çıkardı Amrabat'ı... Çıkarabilir.
KULÜBEDE NE İŞİ VAR?
Galatasaray öyle bir 11'le oynuyordu ki ve öyle bir futbol oynuyordu ki hangisini çıkartsa 'doğru' diyecektik. İyi oynayan yoktu çünkü. Bu kadar berbat oynayan Galatasaray görmedim. Amrabat'ı buldu. Yerine girene bak; Riera! Riera hangi katkıyı yapacak bu takıma ki aylardan beri forvet oynamayı unutturduğun bir adam... Sonra Aydın! Aydın'dan neyi bekliyorsun ya sen o anda? Galatasaray ölü, ölüyü diriltecek, mucize yapabilecek bir adam lazım. Bunu yapabilecek adam kim; Hamit... Bunu yapabilecek adam kim; Eboue... Çünkü ikisi de çok iyi şut atıyorlar, ikisi de çok iyi adam eksiltiyorlar, ikisi de çok iyi orta yapıyorlar, pas yapıyorlar. Drogba'nın istediği ortaları yapabilecek çapta adamlar. İyi olmayabilirler ama senin bir mucizeye ihtiyacın olduğu anda o mucizeyi yaratabilecek yetenekler bunlarda var. Aydın'dan hangi ümidin var da oyuna aldın? Melo, birinci devre takımın en kötüsü... 'Bu adamı nasıl koyarsın' diyorduk, ikinci devre toparladı kendini... 'Kendini toparladı' diye oyundan alındı ya! Dökülürken oynamaya devam etti, toparladı, Galatasaray'ın en iyi oynayan adamı durumuna geldi ve oyundan alındı! Kaç değişiklikle bitirdi oyunu Galatasaray?
İki.
Bir hakkını kullanmadı, o kadar mükemmel oynuyordu ki takım! Böyle bir şey olmaz!.. Diyelim ki Fatih Terim'den talimat gelmiyor. Sen oradasın, böyle bir fırsat hayatında ilk defa gelmiş eline, Galatasaray'ı yönetme fırsatı, 'Ulan ölüm yok ya arkasında' de ve al sorumluluğu üstüne, göreyim bakayım. Tarih kitapları yazar; Waterloo Savaşı'nı okursanız eğer... Napolyon'un kaderini, Avrupa'nın kaderini değiştiren savaştır. Nap o lyon orduları savaşı önde götürüp kazanma şansı yüksekken, Prusya takviye birlikleri savaşa müdahale etmek üzere geliyorlar, hızla yaklaşıyorlar. Prusyalılar devreye girdiği andan itibaren İngiltere komutasındaki Avrupa güçlü olacak ve savaşı kazanacak. Napolyon da en iyi süvari birliğini yedeğe ayırmış. Ama başına ahmak bir komutan koymuş. Prusya ordusu, adamın gözünün önünden savaşa gidip Fransız ordularını darmadağın ederken o komutan savaşa girmek için orada hâlâ gelmeyecek Napolyon'un emrini bekliyor. Gözüyle gördüğü halde, müdahale ettiği zaman Prusyalıları durduracağını, Prusyalılar durduğu zaman savaşın, Napolyon'un kaderini, Avrupa'nın haritasını değiştireceğini bile bile tarih boyu gelmeyecek o emri bekledi orada!.. İşte o kaptan Ümit Davala... Ben kenar da duracaktım da kellemi verir, o üçüncü değişikliği yapardım. Ama ben başından beri Fatih Terim ile ilgili bir eleştiri yapıyorum; "O kulübede duranların içinde yarın Fatih'in yerini alabilecek bir tek adam var mı söyleyin bana" diye... Fatih hocamın kendisi dahil buna cevap veren yok. İşte olmadığını gördük. Şu üçüncü değişikliği yapmaya cesareti olmayan Ümit mi yarın Galatasaray'ın teknik direktörü olacak? Ne işi var Ümit'in o kulübede!.. Ne katkısı var Galatasaray'a, ne faydası var! Böyle bir adamdan ne hayır gelir! Fatih Terim ile çatır çatır kavga edebilecek bir adam lazım. Bunu en iyi bilen adam Fatih Terim... Piontek ile nasıl çatır çatır kavga ettiğini ben biliyorum. Piontek, Fatih Terim'i niye tuttu? Niye "Ben gittikten sonra Fatih Terim olursa tazminatımı istemiyorum. Tazminatsız bırakırım, sözleşmeyi feshederim" dedi. Çünkü Fatih'teki cevheri gördü. 'Benimle tartışmaya cesaret eden adam büyük adam' dedi.
SELÇUK GEMİYİ BATIRDI
Ümit onbaşı, general bile değil. Emir bekliyor hâlâ ki 'falancayı çıkar da Eboeu'yi koy, Hamit'i koy, filancayı koy!' Gelmeyecek emri bekliyor! Bu Galatasaray şampiyon da olamaz, bu Galatasaray Schalke'yi de geçemez. Zerre kadar umudum yok artık. Geçen sefer dedim ki "Merak etmeyin turu geçer." Çünkü saha kötüydü. Bu defa iyi sahada oynayacaklar. Eskişehir'de saha pırıl pırıldı. Ortada takım kalmamış! 'Selçuk' diye bir adam var mı sahada? Hadi Drogba ile Sneijder çilek pasaportu ile gelmişler. Kontenjandan onlar. Karışmazlar, koşmazlar, önlerine ne konursa vururlar. Selçuk? Selçuk hakemle oynadığı kadar rakiple oynasa Galatasaray maçı kazanır. Takımın esas kaptanı Selçuk... Sabri 'en eski' diye oynadığı maçlarda kaptanlık pazubandını takıyor koluna... Ama takımın kaptanının Selçuk olduğunu herkes biliyor. O nasıl kaptanlık ya! Geminin battığını göre göre!.. Ben bu kadar ölü, bu kadar kötü Selçuk görmedim.
HERKES NEFRET EDiYOR
Galatasaraylı oyuncuların hepsinin birinci yaptığı hakemle oynamak. Neden? Bin senedir eskiler söylüyor; 'Balık baştan kokar.' Fatih hakemle oynuyor, Hasan Şaş hakemle oynuyor. Bütün bunlara kulübün başkanının ses çıkardığı yok. Riera'nın yaptığı pisliği gördün mü televizyonda? Top yokken yanında duran kişiye... Yani yan hakem görse, belki de görmüştür, biraz yürek olsa kırmızı kart. Top 60 metrede dururken yanındaki duran adama vurursan sen, dünyanın her yerinde bunun adı kırmızı kart. Bunu daha evvel de yaptı, daha önce de söyledik. Ünal Aysal size itham ediyorum, Fatih Terim'e değil. "Fatih Terim bu tür hareketleri destekliyor. Kendisi de 'agresif' diye... Ama sen bu adama Galatasaray formasını nasıl giydiriyorsun?" Şimdi Ünal Aysal'a bir daha soruyorum: Bu Riera'ya Galatasaray forması nasıl giydiriyorsun? Galatasaray forması bu kadar ucuz mu? Bu kadar sporculuktan uzak, bu kadar sportmenlikten uzak. Utanmıyorlar mı; o fair-play yazan, respect yazan, saygı yazan minnacık çocukların ellerinden tutup sahaya çıkmaya Galatasaraylılar!
ULUS'TA SATILMAZ
Sahada tam aksini yaparken o çocuklara 'Biz sizi böyle getiriyoruz ama aldırmayın çocuklar. Siz her türlü pisliği yapın' mı diyorlar! Bu mu Galatasaray forması! Açık söylüyorum; bu Galatasaray şampiyon olmaz, olmamasına da en çok sevinen ben olacağım. Çünkü fair-play'in bütün ruhuna ihanet ederek kazanılan puanların, gelen şampiyonluğun benim açımdan on para değeri yok. On para değeri yok. Bu çirkef Riera ile şampiyon olacaksam olmayayım arkadaş! Bu her dakika hakemle boğuşan takımla ben şampiyon olacaksam, olmayayım arkadaş! Bütün hakemler Galatasaray'a düşman, Galatasaray'dan nefret ediyor ya! En iyi niyetli hakem 10 dakika, sonra bitti! Daha maçın 10. dakikasında Galatasaray'dan herkes nefret ediyor. Böyle bir şey olur mu! Bu işi Fatih Terim'in önlemediği, önleyemediği meydanda... Ama bu kulübün yöneticileri var. Ünal Aysal ne iş yapıyor, Ali Dürüst, ne yapıyor bunlar ya! Şunları bir toplarsın Florya'da... 'Arkadaşlar. Bu forma öyle ucuz formalardan değildir. Bu forma Ulus pazarında satılmaz. Bu forma yetenekten önce sportmenlikle giyilir' de bakalım. Bir de ya! En utanç verici hareketleri yapanlar Galatasaraylılar... Uğraşan da yok.
TAHKiM DEĞiL F.BAHÇE KURULU
Ordu maçında hakem tarafından tribüne gönderilen Terim, PFDK'dan 3 maç ceza aldı. Tahkim, cezayı çok da doğru bulmasa da onayladı. 3 maçlık ceza ve Tahkim'in gerekçelerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Orada Tahkim Kurulu, hukuk adına yüz karası bir karar verdi. Tahkim Kurulu, "3 maç ceza sportmenliğe aykırı hareketten verilmiş. Yanlıştır. Bu 3 maç ceza tribüne gönderildikten sonra oyuna müdahaleden verilmeliydi" diyor.
Tahkim Kurulu, ceza ihdas edemez, kurallarımıza göre... Verilen cezayı ya onaylar ya indirir. Yeni ceza ihdas edemez, cezayı da artıramaz. Tahkim Kurulu, "Bu ceza sportmenliğe aykırı hareketten verilmiştir, yanlıştır" diyorsa, o 3 maçı bir sil... Sildiğinde ne kalır geriye; Fatih Terim'e ceza yok.
Ama ne yapıyor Tahkim Kurulu; 'Aslında oyuna müdahaleden 3 maç ceza alması gerekiyordu, bunu ona sayarız' diyor! Hukukta böyle bir şey yok. Tahkim Kurulu'nun ceza verme, ceza ihdas etme hakkı olmadığı halde "Fatih Terim'e bu ceza olmaz" dediği cezayı başka bir yere taşıyarak suç yarattı, ceza yarattı. Hukuka aykırı... Kanunsuz suç ve ceza olmaz.
PFDK'nın kararını, PFDK'nın kararı içinde inceleyeceksin, ya onaylayacaksın ya kaldıracaksın ya da indireceksin. Bunun dışında başka bir şey yapamazsın. "Sen 3 maç ceza vermişsin ama yanlış suçtan vermişsin. Şu suçtan vermen lazımdı, bu yüzden 3 maçı onaylıyorum!"
Böyle dediğin zaman, "Başkan, merak etme, Tahkim 6'ya 1 bizde" diyen Şekip Mosturoğlu'nun ne kadar haklı olduğunu ortaya koyarsın. Tahkim Kurulu değil, Fenerbahçe kurulu toplanıyor, ona göre Meireles'in görülen tükürüğü sıvıya dönüşüyor, Melo'da görülmeyen sıvı, tükürük olarak geçiyor! Böyle bir Tahkim Kurulu dostlar başına...
O zaman da Fatih Terim, "Bu disiplin kurulu ile, bu Tahkim Kurulu ile ben kendi hakkımı, kendim almak zorundayım" dese kim ne diyecek ki hukuka aykırıdır. Bizzat ihkak-ı hak olamaz. Hukukun temel prensibidir, hakkı hakimler, hakemler verir. Sen hakkını alamazsın, gücü gücüne yetene dünyası, Teksas'a döner ortalık.
Bana, "Hıncal kardeşim, işte PFDK'yı görüyorsun, işte Tahkim Kurulu'nu görüyorsun, işte hakemleri de görüyorsun, Egemen'e, Emre'ye sarı kartları çıkaramıyorlar, o zaman ben de kendi hakkımı kendim alıyorum' derse ne diyeyim ben!..
Röportaj: Bülent CAN
DİĞER HABERLER
-
MLS ekiplerinden Inter Miami'de flaş gelişmeler yaşanıyor. Arjantinli yıldız Lionel Messi'nin formasını terlettiği takımın başına Javier Mascherano getirildi. İşte detaylar... -
Türkiye'nin en büyük spor kanalı A Spor'un canlı yayınını haberimizden takip edebilirsiniz. -
Futbolseverler maçları günlük olarak takip etmek için 'Bugün hangi maçlar var?' sorgulaması yapıyor. Desteklediği takımların maçlarını kaçırmayan futbolseverler, diğer karşılaşmaların kırmızı kart, penaltı, ofsayt kararlarını ve maç skorlarını takip etmek için 27 Kasım Çarşamba günü hangi maçlar var?' sorusunun cevabını araştırırken bugünkü maçları haberimizde derledik.