* Voleybolda, Fenerbahçe, Galatasaray'ı 3-0 mağlup ederek Süper Kupa'yı müzesine götürürken, taraftarların çıkardığı olaylar maça damga vurdu. Sahaya bomba bile atıldı! Holiganizmin salonlara taşınmış olmasıyla ilgili neler söyleyeceksiniz? Her şeyden evvel Fenerbahçe ve Galatasaray'ın voleybola böyle asılması güzel bir şey... Bu ülkede herhangi bir spor dalının yükselmesi, ilerlemesi Fenerbahçe ve Galatasaray'ın bu işe girmesi ile mümkün...
* Fenerbahçe amatör şubelerde oldukça başarılıydı, bu sezon Galatasaray da önemli yatırımlar yaptı.
Fener tek başına olsa o kadar önemli değil. Ezeli rekabeti hangi spor dalına sokarsan, uzağa tükürme yarışması dahil o spor popüler olur bu ülkede... Bu işin güzel tarafı...
İşin yanlış tarafı şu; İstanbul'u yönetenler işin kolayını yapıyorlar.
Yasak!.. Futbolda rakip seyirci gitmiyor, basketbolda rakip seyirci gitmiyor, voleybolda da o karar alınacak rakip seyirci gitmeyecek!
Böylece biz 'rekabeti sokalım, işi popüler yapalım' derken tam tersine tek taraflı maçlar oynanan rezil bir ülke haline geleceğiz. 'Rezil bir ülke' bunun altını çizerek söylüyorum.
Türkiye'yi yönetenlerin bunun farkında olması lazım. Sen olimpiyata talip oluyorsun, sen Avrupa Futbol Şampiyonası'na talip oluyorsun rakibin oylama günü çıkacak 'Ya bunlar kendi kendilerine maç seyretmekten aciz bir millet. Bunlarla olimpiyat yapılır mı? Avrupa Şampiyonası yapılır mı?' diyecek. Ne cevap vereceksin?
Efendim yasak! Yasak değil. İstanbul'da en az 50 bin güzel basketbol ve voleybol seyircisi var. En 50 bin... Bir salon 5 bin kişi ile doluyor ama bunlar gitmiyorlar. Çünkü o tribünler üç-beş tane hayvana teslim edilmiş devlet tarafından...
AZGINLIĞI KÖRÜKLÜYOR
Sporda Şiddet Yasası gibi onları mahvedecek bir yasamız da olduğu halde benim valim, benim emniyet müdürüm, benim savcılarım gözlerini kapamışlar.
O elli tane hayvan tribünleri esir almış, iyi insanların tribüne gelmesi engelleniyor.
Senin bu yasak kararın işi düzelteceğine azgınlığı körüklüyor.
Çünkü meydanı onlara bırakıyorsun.
Efendi gibi oturmuş, maç seyrediyorsun. Niye oturmuş maç seyrediyorsun? Çünkü FIFA 'Artık ayakta durmak yok. Oturma yeri olmayan tribünlere ben maç vermem' dedi. Niye dedi? Çünkü yapılan araştırmalar gösterdi ki insanlar ayakta oldukları zaman azgınlaşıyor. Oturan adam azmıyor.
Sen maça gidiyorsun. O hayvanlar sürüsü diziliyorlar tribünün önüne 'Ayağa kalkmayan bilmem ne olsun!' Çünkü biliyor ki adamı oturduğu sürece azdıramaz ve FIFA'nın emrine rağmen sen ayağa kalkmak zorunda kalıyorsun. Çünkü kalkmazsan dayak yiyorsun. Şahit olduğum olaylar var.
Ben tribünlere gitmekten niye vazgeçtim?
Niye evimde seyrediyorum maçları? 'Burası tiyatro değil.' Ne farkı var? Tiyatroya da bir oyun seyretmeye gidiyorum, oraya da bir oyun seyretmeye gidiyorum.
Seni seyretmeye gelmiyorum hayvan herif. Ama benim arkamda devlet yok beni koruyan. Devletin tüm kuralları o hayvanı koruyor. Ben gelmeyeyim ki meydan ona kalsın. Yasak kararı bu... Şimdi olay çıktığı zaman voleybola da yasak kararı gelecek, yarın atletizme de yasak kararı gelecek, öbür gün kürekte de yasak gelecek! 'Türk milleti yan yana spor seyretmekten aciz bir millettir' diye dünyaya sunuyoruz, yerel yöneticilerimiz sayesinde!..
Bu ayın sonunda Göztepe-Karşıyaka maçı var İzmir'de 'Beraber seyredelim maçı' diye Karşıyaka'nın yöneticileri başvurmuşlar. İzmir Valisi'nin cevabı "Tabii beraber seyredeceğiz." İşte vali bu... Gazetede haber, "Validen yeşil ışık" Tabii... "Siz çekinmeden beraber oynama kararını alın, ben güvenliği sağlarım" diyor Vali.
UYMAYANIN HAYATI KAYAR
Şimdi İzmir yerel basını da gereken yayınları yaparsa... 'Arkadaşlar bütün Türkiye'nin gözü üzerimizde... En belalı derbilerden biri olmasına rağmen bu maçı tertemiz bitirirsek bütün Türkiye örnek oluruz' şeklinde yayın yaparsa... İki kulübün yöneticileri de zaten çok aklı başında konuşuyorlar, teklifi yapan olar. İşte emniyet müdürünün, valinin tavrı da bu... Bu maçın oynanabileceğini gösterirsin.
Elimizde şimdi bir de yasa var. Uymayan adamın hayatı kayar, hakikaten kayar. 'Hapiste yatmak' ne demek!
Ömür boyu stada girememeyi geç hapiste yatacaksın! İş bulamazsın. Sabıkalıya iş verilmiyor bu memlekette... 'Yasak, gelmesin!' 'Tamam...' Umurunda mı valilerin? 'Beşiktaş maçına Fenerli gelmesin, Galatasaray maçına Fenerli gelmesin.' 'Ee iyi gelmesin!' O zaman nasıl spor oluyor bu biri bana anlatsın!..
KARABIYIK BAŞARILI DEĞİL
* Geçen hafta konuşamadık. Başarılı federasyon başkanları arasında görülen Ünal Karabıyık, seçimi kaybederek koltuğunu Özkan Mutlugil'e devretti. Üyelerin bu tercihini neye bağlıyorsunuz?
Bence başarılı değil. Ertesi gün maçı olan olimpiyat madalyasının favorilerinden bir takımı, açılışa götürüp, Neslihan Darnel bayrak taşısın diye saat 3'lere kadar ayakta, uykusuz tutan bir federasyon başkanına, 'federasyon başkanı' demem.
Türk Milli Takımı'nın olimpiyatlarda madalya almasını eski federasyon başkanının kişisel reklam merakı engelledi. 'Benim voleybolcum bayrağı taşırsa ben de sebeplenirim' diye... Orada masaya yumruğunu vurup 'Yarın Brezilya ile maçımız var. Siz dalga mı geçiyoruz!' diyecek adam federasyon başkanıdır.
RANDEVU VERMEMİŞ
Anlatılan bu... Ne derece doğrudur bilmiyorum.
İşin bu duruma gelmesinin acı yanı şu: Herkes biliyor ki Suat Kılıç, federasyon başkanlarını birer birer atıyor. Özerklik falan hikaye...
Onun istemediği kişinin bugünkü yönetmeliklerle federasyon başkanı olması mümkün değil.
Röportaj: Bülent CAN