Aydınlar'ı istifaya çağıran Beşiktaş Başkanı Demirören'in Federasyon Başkanlığına adayı olacağı yönünde haberler çıkıyor. Siz Demirören'in adaylığına nasıl bakıyorsunuz ve sorunları çözebilir mi?
Yani "El şeyiyle gerdeğe girmek" derler ona!.. Beşiktaş oynamayacak, Galatasaray da oynamayacak.
Peki hiç alakası olmayan niye Avrupa'da oynamayacak? Bunu Türkiye'de hiçbir gazete analiz etmedi.
Geçen haftanın sonunda Hürriyet, Beşiktaş'ın bütçesini, mali durumunu açıkladı. Bu bütçeyle Beşiktaş'ın UEFA'dan kulüp lisansı almasına imkân yok. Yani şikeden temiz çıksa da Türkiye şampiyonu olsa da Şampiyonlar Ligi'nde oynayamaz, Avrupa Ligi'nde oynayamaz. O borçları kapamasına imkân da yok.
Bu durum ortaya çıktığı andan itibaren Yıldırım Demirören'in futbol adamlığı Türkiye'de biter. Ama UEFA, Türkiye'ye ceza verirse Beşiktaş'ın lisans alamaması kaynar gider. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti'nde bu iki haberi birleştiren bir analizci kafa yok mu? O habere Yıldırım Demirören'in ne kadar öfkelendiği, bu öfkesini de nasıl ifade ettiğini biliyorum. Milliyet ve Vatan'da çalışan arkadaşlarımın Allah yardımcısı olsun. Başka gazeteye bu kadar kızan; kim bilir kendi gazetesine neler yapar!..
SUAREZ AYNI KAFADA
Manchester United-Liverpool karşılaşması bir kez daha Patrica Evra ile Luis Suarez arasında yaşanan gerginlikle hafızalara kazındı. Liverpool'un Uruguaylı oyuncusu, maç öncesi yapılan seremonide Evra'nın elini sıkmayı reddetti. Bu hareketiyle büyük bir tepki toplayan Uruguaylı futbolcu daha sonra geri adım atarak özür diledi. Futbol ve ırkçılık çok sık birlikte anılır oldu. Bu sorun nasıl aşılacak?
Suarez sabıkalı zaten... Ama çok büyük bir aptallık yaptığını kendi fark etmedi, ona söylediler.
Yani Galatasaray yönetiminin özür dilemesi gibi bir özür. 'Yapacak bir şey yok. Mecburen ben özür dileyim' de şu günleri bir geçireyim.
Yoksa Suarez'in kafasının değiştiği fikrinde değilim. O kafa değişmiş olsa, el sıkarken 'Geçen hareketimden dolayı da özür dilerim' derdi. Aynı kafada olduğunu gösteriyor. Ertesi gün yöneticiler 'Aman ha!' diyorlar ve onun üzerine özür diliyor!
SAĞLAM MUZ ATAMAZLAR
Yunanistan'da da Kazım'a, PAOK taraftarlarının ırkçı saldırısına maruz kaldı ve sahaya muz atıldı.
Gerçi Kazım bunu çok fazla önemsemediğini söyledi ve "Muz çürük olmasaydı yerdim" diyerek esprili bir yaklaşım getirdi.
Yunanistan'ın ekonomik durumuna bir baksa... Ben Kazım'ın yerinde olsam öyle derdim: 'Normal muzları kendilerine saklıyorlar, çürükleri sahaya atıyorlar!' Kazım'ın cevabı çok hoş... Ama bu işte maalesef ırkçılık yeniden hortluyor. Yunanistan'da hortlaması çok ayıp. Bugün feci durumdaki Yunanistan'ın tek ümidi var; turizm. 'Bunlar ırkçı' diye adları çıkarsa kim gelir Yunanistan'a?
YILMAZ ŞAKA YAPMIŞTI
'Irkçılık' konusunda Türkiye'yi nereye koyuyorsunuz?
Amerika'da mesela 'negro' sözcüğü hakaret. Negro'nun Türkçesi; zenci... Türkiye'de neredeyse iltifat.
Türkiye'de zenciler seviliyor çünkü.
Çocukluğumuzda dadılarımız zenciydi; sempati, sevgi dolu insanlardı sütanneler. Ondan sonra zenci sporcular geldi. Hepsini sevdik.
Basketbolcularını sevdik, atletlerini sevdik. Hepsini sevdik. Bize gelen zenciler zenci olduklarından aşağılanmadılar tam tersine yükseltildi.
Trabzonspor eski Başkanı Mehmet Ali Yılmaz, "Yamyam" diye 'Şaka yapayım' dedi; adamın başına neler geldi ki şaka olduğunu herkes biliyordu.
Adamın o "Yamyam" lafını hakaret değil 'gırgır olsun' diye söylediğini herkes biliyordu. Mehmet Ali'nin tavrı o çünkü... Düşünmeden ettiği bir lafla adamı aforoz ettiler. Türkiye'de zenciler sevilir, takdir edilir, alkışlanır.
Ondan sonra bizim adımız 'ırkçı', bizim adımız 'soykırımcı!' Maymun taklidi yapanlar, muz atanlar 'liberal demokrat!..'
