Fenerbahçe'nin EuroLeague'in ilk bölümündeki başarısının mimarlarından Yunan yıldız, ülkesinin medya kuruluşlarından Gazzetta'ya uzun soluklu ve birçok konuya değinilen bir röportaj verdi.
Röportajdan öne çıkan kısımlar şöyle;
Castleberry'den Atina'ya 2008 yılında, 19 yaşındayken geldin ve hala buradasın. Bunu bekliyor muydun?
Dürüst olmak gerekirse hiç beklemiyordum. Genç Milli Takım 'da oynayıp Amerika'ya döndükten sonra babama bir daha asla Yunanistan'a dönmeyeceğimi söylemiştim. O tecrübe benim için çok kötüydü. Dönüş uçağında dedelerimin topraklarından yabancılaşmış gibi hissetmiştim. Şimdi ise geriye dönüp baktığımızda sekizi profesyonel olarak Yunanistan ile olmak üzere 13 yıllık milli takım geçmişim var, neredeyse yarı Yunan oldum. İnanılmaz. Bunları yapabilme şansı bulduğum için minnettarım.
Yaz döneminde Panathinaikos da seni istemiş miydi?
Menajerimin söylediğine göre evet.
Peki ne oldu? İlgilenmedin mi?
Kariyerimin bu noktasında Fenerbahçe ile EuroLeague'i kazanma şansımın daha yüksek olduğunu düşündüm. Panathinaikos organizasyonu ve Dimitris Giannakopoulos'a saygısızlık yapmak istemiyorum. Ne de olsa Panathinaikos ailesi benim dönüştüğüm oyuncu ve sahip olduğum kariyerde çok büyük bir etkiye sahip, bunu asla unutmayacağım.
Olympiakos işin içinde miydi?
Bildiğim kadarıyla evet. Birkaç Avrupa takımı daha vardı fakat Itoudis'in varlığı ve Fenerbahçe'nin planları beni çeken şey oldu.
Peki ya Fenerbahçe… Dokuz yeni transfer ve yeni bir koçla yeni bir takım… Bu nasıl mümkün oldu?
Bu, oyuncular ve koçların mantalitesini gösterir. Hepimiz kazanmak istiyoruz ve kimse kendisini takımın önüne koymuyor. Sezona çok iyi başladık ancak henüz bir şey başarmadık, önümüzde uzun bir yol var. Sezon çok uzun ve problemlerle karşılaşacağımız kesin, şu anda önemli oyuncularımızın yaşadığı sakatlıklar gibi… İniş çıkışlar bu işin bir parçası. Fakat zaman geçtikçe ve sağlığımıza kavuştuğumuzda daha da iyi olacağımızı düşünüyorum. Bu, heyecan verici. (Eurohoops)