Fenerbahçe'nin Beşiktaş karşısındaki futbolunu sorgulamak haksızlık olur.
👉KARTAL VE KANARYA SÖRLOTH İÇİN PUSUDA! O KARAR BEKLENİYOR 👀
Fenerbahçe'nin Beşiktaş karşısındaki futbolunu sorgulamak haksızlık olur.
👉KARTAL VE KANARYA SÖRLOTH İÇİN PUSUDA! O KARAR BEKLENİYOR 👀
Sorgulanacak tek pozisyon vardır, 24'ncü dakikada bencilliğin daniskasını sergileyen ve boşta bekleyen İrfan Can'a değil topu kaleye vuran Serdar Dursun'un pozisyonu.
Bir adam ne kadar gol atarsa atsın kendisinde var olanları üzerinden atamaz.
"Çubuklu forma" meselesinde işaret ettiğimiz gerçeklerden biri de budur.
Topun 41 dakika oyunda olduğu bir maçta en anlamlı gerçek de Beşiktaşlı Emirhan'dı.
Bazıları soruyor, "Fenerbahçe bu sezon şampiyon olabilir miydi?" diye.
"Hayır" diyorum, "çünkü 4 sezondur göreve başlanan teknik direktörle ligi bitiremeyen bir takımın şampiyon olması mümkün değildir." Nedenleri sorgulamadan sonuca gidilmez!
Sezon sonunda hırsı ve kazanma duygusu ayaklanan takım alkışlandıysa birçok maçta neden buharlaştığının sorgusu da yapılmalı.
Çünkü istikbalin sebebidir istikrar!
7 maç arka arkaya kazanmakla, 20 puanlık farkın bir kısmını kapatmakla şampiyon olunmuyor.
Teknik direktör öğüten değirmen olmakla şampiyon olmak arasında yürekli bir yolculuk farkı varsa, onu da yönetimiyle teknik kadrosuyla ve oynadığı futbolla sadece Trabzonspor göstermiştir.
Fenerbahçe Kulübü Başkanı da bu gerçeği mart ayında açıkladı zaten.
"Trabzonspor açık ara en iyi futbolu oynuyor. Kimsenin burada çıkıp da hakemler sayesinde puan alıyorlar demesine müsaade etmem. Bu puan farkı da tesadüf değildir!"
Geçen zamanlar pahalıya mal olsa da hatalarını kabullenmeyen ve sürekli olarak şikayetçi olacağı adres arayan yönetim biçimiyle Fenerbahçe için ikincilik büyük başarıdır. Bunun aslan payı da İsmail Kartal'a aittir.
Gelecek sezon İsmail Kartal'la devam edileceği konusunda şüpheliyim.
Çünkü "yabancı rezervasyonlar" başladı. 4 yıllık alışkanlıklardan kurtulmak da öyle kolay değil.
Ligin diğer gerçeklerine gelince.
Ligi nerede bitirirse bitirsin Konyaspor'un bu sezon gösterdiği mücadeleye saygılarımı sunuyorum. Teknik direktör İlhan Palut'a kocaman alkışlar.
Her ne kadar sonlarda savrulsa da Hatayspor ligin en renkli takımlarından biriydi. Ömer Erdoğan'ın duruşuna ve emeklerine de kocaman alkışlar.
Başakşehir'i krizden alıp Avrupa kupalarına katılmanın eşiğine getiren Emre Belözoğlu ve Karagümrük'te kaliteli bir teknik adamlığın fragmanlarını gösteren Volkan Demirel de sezonun özel isimlerinden oldular. Eminim ki gelecek sezonun da önemli portreleri olacaklar.
Bu sezon sırtı sıvazlanan zalim futbolcular gördük, ahlaktan yoksun zorbalar gördük.
Maçtan sonra tokalaşmayan teknik adamları, sezon başında teknik adamlarını yok yere harcayanların küme düştüğünü gördük.
Her şeyden önemlisi Türk futbolunun Avrupa'daki içler acısı halini gördük.
Bu ülkede futbol sadece futbol değildir, aynaya bakmayı reddedenlerin gösteri alanıdır.
Nefret; futbolun bitki örtüsüdür!
Yalan; sızlanmanın gürültüsüdür!
Kendi gerçekleriyle yüzleşmeyenlerin başkalarına çamur atması gelecek sezonun da en gözde duruşlarından biri olacaktır.
Gazı kaçmış konuşma balonlarını da yine aynı beyler dolduracaktır.