Eyyamcı Aydınus!

İki takımın da oynadığı futbol, futbol değil.
Top oynuyorlar!
Ama Türkiye'nin gerçeği bu. Keçi boynuzu gibi. Sahanın içinde saçma sapan tartışmalar, saçma sapan hareketler, saçma sapan pozisyonlar.
Gol pozisyonuna girmek önemli, becerebilirsen! Ama iki takımın da gol pozisyonlarına dikkatle bakın.
Bunların çoğu hazırlanmış organize pozisyonlar değil.
İlk 45 dakikaya bir göz atalım; Beşiktaş daha iyi pas yapıyor, topu gezdiriyor.
Peki neticeye giden, sonucu değiştirecek bir hareket var mı? Yok.
Fenerbahçe bir şey oynamıyor.
Ama iki tane gol pozisyonu var. İkinci yarı zorunlu değişiklikler geldi. Buradaki değişikliklerin ikisi sakatlıklardan dolayı gerçekleşti Fenerbahçe'de.
Peki Fenerbahçe Avrupa maçı oynamıyor, nasıl oluyor bu sakatlıklar gerçekleşiyor? Onlara sormak lazım.
Beşiktaş'ın yediği golde kalecinin duruş hatası var ama o topa direkt vuran Sow'un Motta tarafından rahatsız edilmeyişi de var.
Beşiktaş'ta sahada yer aldığı kadarıyla en iyi oynayanlar Tolgay Arslan ve Atiba'ydı. Gökhan Töre takımdan ayrı tek başına oynuyor.
Teknik direktörü ona "Kafana göre takıl" demiş herhalde.
Bilic, bu Demba Ba'ya nasıl tahammül ediyor inanılır gibi değil.
Demba Ba geldiğinde böyle değildi.
Günahını almayalım ama İstanbul onu da mı bozdu?

Fenerliler memnun mu?
Gelelim galip takım Fenerbahçe'ye...
Eğer bu Fenerbahçe'den seyircisi "memnun" ise o zaman tamam! Ama ben memnun olduklarını zannetmiyorum.
Emenike ile artık Fenerbahçe'yi yan yana görmek mümkün değil. Ama bu olay yeni çıkan bir olay da değil. Bardak doldu doldu dün gece son noktaya ulaştı ve taştı.
Bu Fenerbahçe, bu futbolla halen şampiyonluğa ortaksa "pes" demek lazım.
Fenerbahçe'nin sorunları var tamam! Ama görünen çok net bir şey var; Emre, Fenerbahçe'de kulüp başkanı! Emre, Fenerbahçe'de teknik direktör!
Emre, Fenenerbahçe'de takım kaptanı! Emre, Saracoğlu Stadı'ndan sorumlu direktör!
Bunun için de hiçbir hakem özellikle Saracoğlu'nda korkudan Emre'ye "Emre" diyemez! Emre'ye 'çıt' çıkaramazlar. Onun ayrıcalığı vardır.
Ama rakip futbolcu olarak siz Emre'ye en ufak hareket yaparsanız ve hakeme de tepki gösterirseniz sarıyı yersiniz.
Emre Belözoğlu özellikle Saracoğlu Stadı'nda her şeyi yapar.
Mesela gider rakip takımın teknik direktörüne benim bu sütunlardan yazamayacağım, ağız dolusu küfürler eder. Hem de yüzüne karşı ve kameralar önünde!
Ama bu küfürleri ne oradaki 4. hakem, ne de orta hakem duymazlar. Aslında o küfürlerle Emre'nin net bir yekilde atılması gerekir.
Ama bu eyyamcı hakem, Kadıköy'ün kabadayısı Emre Belözoğlu'na sarı kart dahi göstertemez, gösteremezler veya göstertemezler!

Sarı verilmeliydi

Peki şimdi çok konuşulacak Emenike'nin forma çıkarma olayına gelelim; Sevgili okuyucular Emenike formayı çıkarır çıkarmaz Türkiye'deki hakem eskileri hemen birbirlerine telefon açarlar; "Hakemi kurtaralım mı? Yoksa hakemi asalım mı?"
Bin tane yorum başlar.
Hani futbolcular gol attıktan sonra "aşırı sevinç"ten forma çıkarıyorlar ya! Hakemler de burada "aşırı sevinç" tepkisinden dolayı "sarı kart" veriyorlar ya! Aşırı sevinç tepkisinden dolayı!
Peki aşırı tepkiden dolayı forma çıkaran oyuncuya ne vereceksiniz?
Buna kılıf bulacaklar; "Kural böyle yazılıyor" diyecekler. Peki şimdi size ikinci soruyu yöneltiyorum:
Emenike kimseden izin almadan oyun sahasını terk ediyor. Bu bir sarı karttır. Bu arada da formasını çıkarmış şekilde sahayı terk ediyor.
Yani olay açık seçik "ben sahayı terk ettim arkadaş" diyor. Hakem pozisyonu uzaktan görüyor, takip ediyor. Ama bu hakem de eyyama başlamış, Allah'ına kadar!

Profesyonel olacak ya
!
Yakında da profesyonel hakem olacakmış. Hiç oralara bakmıyor.
Oyunun durduğu yerde futbolcularla sohbet ediyor. Peki Emenike çıktı, izinsiz oyun alanını terk etti.
Aradan 5 dakika geçti. Sonra Emenike'yi rica-minnet oyun alanına geri döndürdüler.
Peki şimdi ne olacak?
Yani tam bir rezalet.
Peki bu rezalete çanak tutan kim? Fırat Aydınus.
Bak Fırat kardeşim!
Dün akşamki maçı evinde salim kafa ile izle. Nerelerde kart kullandın, nerelerde kullanmadın?
Bu maçta yaptığın eyyam ne kadar? Yarım kilo mu? 1.5 kilo mu?
5.5 kilo mu?
Demek ki sizin gibi hakemleri profesyonel yaparlarsa Türk futbolu tam yandı! Daha da profesyonel bir Emre Belözoğlu ile daha bir profesyonel Aydınus olur! İşte size Türk futbolu! Hepinize hayırlı işler.
Fenerium'da hiç mi eşofman yok?
Maçtan önce küçükleri serenomiye çıkarıyorsunuz, hepsi titriyor. Volkan ve Mehmet Topal eşofman üstünü giydiriyorlar onlara... Fenerium mağazaları kulüpler arasında Türkiye'nin belki de en iyisi. 22 tane küçücük çocuğa Fenerbahçe eşofmanları giydirilip sahaya çıkarılamaz mı? Hem Fenerium'un reklamını yaparsınız, küçüklere de eşofman var diye hem de çocukları zatüre olmaktan kurtarırsınız.
Bilic'e ne diyecekler?
İki ay önce "Bilic'i aman kaçırmayalım, 3-5 milyon verelim" diyenler vardı. Son oynan iki maçtan sonra şimdi "Bilic istediği yere gidebilir" demeler başlayacak. Peki sorarım; hangisi doğru?

DİĞER HABERLER

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.