Süper Lig'de daha dördüncü hafta ama Fenerbahçe takımının lige henüz adapte olmadığını gördük. Akhisar Belediyespor 2008-09 yılında 2. Lig'de oynayan bir takım ama her yıl üzerine koyarak Türkiye'ye örnek olacak bir kulüp haline geldi. 2. Lig'den Hamza Hamzaoğlu hocayla Süper Lig'e çıkarlarken takıma da bir ekol yerleştirdiler. Hamza hocayla Süper Lig'de başarılı olduktan sonra Mustafa Reşit Akçay ile yola devam ediyorlar ve 4. haftada lider oldular. Akhisar Belediye'yi içeride-dışarıda pozitif oyunu için kutlayalım ve dünkü maçı kazanmayı hak ettiklerinin altını çizelim. Gekas'ın attığı ilk gole kadar zaten pozisyon üstünlüğü Akhisar'daydı. Golden sonra Fenerbahçe baskısı 7-8 dakika sarı-lacivertlilere birkaç pozisyon getirdi. İşte bu 7-8 dakikalık baskı, Fenerbahçe'nin gelecekle ilgili düşünmesi gereken dakikalardı.
Karambol ve panik
O 7-8 dakika geçtiğimiz yıllarda, hele hele geriye düşülen maçlarda iki devrede en az 25-30 dakika sürüyordu. Yani takımın reaksiyonu çok daha sert oluyordu. Omuz omuzalar da, ikinci toplar da hep Fenerbahçe'nin oluyordu ve müthiş bir Fenerbahçe baskısı yaşanıyordu. Dün bunu göremedik. Golün yenmesine rağmen yumuşak bir başkaldırı vardı; o da 7-8 dakika! İkinci yarıda İsmail Kartal tüm riskleri aldı ve bütün hücum oyuncularını kullandı. Sow, Kuyt, Webo, Diego, Emenike... Ama bu karambol ve panik dışında bir şey getirmedi. Akhisar Belediye geçtiğimiz yıllara göre daha vasat oynamasına rağmen -ki Fenerbahçe için kötü olan bu- bence rahat bir galibiyet elde etti.
Motivasyon işi
Akhisar'ın felsefesi, güçsüz Fenerbahçe'yi yenmeye yetti. Önemli olan bu maçtan ve tempodan İsmail Kartal ile Fenerbahçe'nin ders çıkarması, reaksiyon ve başkaldırışı kaybetmemesi.
Sarı-lacivertliler sezon içinde elbette böyle sonuçlar alabilir.
Ancak önemli olan, daha önceki geriye düşüşlerde olduğu gibi takımın motivasyonunun yeniden yükselmesi gerektiği.