TFF 1. Lig takımlarından Boluspor, son haftaya kadar sürdürdüğü ligde kalma mücadelesinin ardından sezonu 33 puanla 15. sırada tamamladı. Ligin son 10 haftasında takımın başına geçen ve kırmızı-beyazlı ekibi ligde tutmayı başaran Teknik Direktör Fırat Gül, sezonla ilgili basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu.
Ligde kalmalarının en büyük sebeplerinin arasında oyuncuların aidiyet duygusu ve yüksek enerjili olmalarına bağlayan Gül, "Biraz gerçekçi olmak lazım. Durum değerlendirmesi yaparken 15 hafta boyunca galip gelememişsiniz, en yakın rakibinizin 4 puan gerisindesiniz. Haftalarca sıkıntılı bir süreç yaşanmış ve bu süreçte bir takım vardı. Şimdi baktığınızda biz ilk geldiğimizde 10 haftalık bir periyot vardı önümüzde. Bu 10 haftanın 6 haftası deplasman, 4 haftası da iç saha maçıydı. Hata yapma lüksümüz yoktu. Oyun planı ve oyun tercihi anlamında hata yapamazdık. Çünkü takım bir krizin içindeydi ve bu krizden bir şekilde çıkmamız gerekiyordu. Boluspor'un ligde kalması gerekiyordu. Bu 10 haftalık süreçte 2 ana sistem üzerinden 4 farklı oyun planı ile oynadık. Burada farklılıkların olmasının bir çok sebebi var. Bazen rakibe göre bazen maçın durumuna göre, bazı maçlarda elimizdeki oyuncu profiline göre farklı tercihlerde bulunduk. Sonuç olarak bu tarz değişikliklerle amacımıza ulaştık. Oyuncularımızın bütün maçlarda yüzde yüzü ile anın içinde olması bizim için çok önemliydi. Çünkü bir dirilişe ihtiyacımız vardı. Oyuncularımızın aidiyet duygusu ve yüksek enerjili olmaları bizim ligde kalmamızın en büyük sebeplerinden bir tanesidir" diye konuştu.
Pandemi sürecinde tesislerde antrenman yaptıklarını kaydeden Gül, "Pandemi sürecinde bir çok takım video konferans ile evlerde antrenman yaparken, biz takımımızla tesislerde antrenman yaptık ve bunu lige taşımayı başardık. Bu bizim için çok önemliydi. 3 aylık süreçte herkes bu pandemi sürecini yaşadı. Ama biz 10 günlük arada hemen hemen her gün takımımızın tamamıyla bu süreci beraber geçirdik" şeklinde konuştu.
"BANA YAKIŞAN NEYSE ONU YAPACAĞIM"
Fırat Gül, istifa edip etmeyeceği yönündeki soruya ise, "Bu süreçte bana yakışan neyse onu yapacağım. İstifa etmek gerekiyorsa istifa edeceğim. Ben görevimi tamamladığımı düşünüyorum. Bundan sonra kararı verdikten sonra herkesin hakkında hayırlısı olsun. Ama biz işimizin hakkını verdiğimizi düşünüyoruz. Bu süreci çok güzel geçirdik. Ben buraya ilk geldiğim dönemde hem şehirde hem tribünde hem kulübün içinde düşme korkusunu çok yakından hisseden insanlar gördüm. Böyle krizli dönemlerin ince dengeleri vardır. Çünkü krizin içinden çıkamazsanız daha büyük bir krize girersiniz. Biz bu dönemi çok iyi geçirdik" diye cevap verdi.