SİNAN VARDAR - SÖZÜM ISMAEL'E!
Beşiktaş'ın 3 haftadır kötü sonuçların ardından galibiyeti önemliydi. Siyah-beyazlı takımın özellikle ilk 45 dakikadaki futbolu umut verirken 2. yarıdaki performansı hayal kırıklığıydı.
SİNAN VARDAR - SÖZÜM ISMAEL'E!
Beşiktaş'ın 3 haftadır kötü sonuçların ardından galibiyeti önemliydi. Siyah-beyazlı takımın özellikle ilk 45 dakikadaki futbolu umut verirken 2. yarıdaki performansı hayal kırıklığıydı.
Maçın son anlarında Giresunspor'un golünün VAR'dan dönmesi belki de Valerien Ismael'i ipten aldı. Sözüm Ismael'e... İlk yarıda takım ışık saçarken ikinci yarısında skoru koruma isteği tam bir saçmalıktı. Biri ona söylesin Beşiktaş büyük takımdır, skoru koruma iç güdüsüyle kapanmaz.
Daha önce de yazdım, Fransız teknik adam hala Beşiktaş'ı anlamadı. Bu gidişle Beşiktaş'ı anlayamadan da gidecek gibi!
Maçın yıldızı Tayyip Talha'ydı. Gösterdiği performans, attığı harika golle dört dörtlük bir performans gösterdi. Beşiktaş formasını aşkla giyen dün 90 dakika içinde 3 ayrı pozisyonda görev alan Tayfur da kolay kolay formayı kaptırmaz.
Sayın Ahmet Nur Çebi başkandan ricamdır; Tayfur'un bonservisi sezon sonunda lütfen alınsın. Masuaku ve Josef de alkışı hak eden oyunculardı.
Ismael, Dele Alli ve Redmond'u kazanmak istiyor ama ikisi de zaman kaybından başka bir şey değil. Onlar gibi çok futbolcu geldi, gitti. Alli ve Redmond'un yerine Kerem Atakan ve Berkay'a yer verilse daha akılcı olacak.
Cenk'in de dışlanmaması gerek. Bu takımın ona ihtiyacı olacak. Oyuna sonradan giren Ghezzal'in eski gücüne kavuşması takımın gücüne güç katacağı gerçeğini de bir kenara not edelim.
Özetle Beşiktaş kazandı ama Ismael bu maçtan sonra da tartışılmaya devam edilecek. Hafta içinde "Hakemlere ve özellikle de yan hakemlere dikkat" diye uyarmıştım. Yazdıklarımız etkili olmuş, derslerini almışlar.
Beşiktaş'ın verilmeyen golü, verilen penaltı, doğru kararlardı. Giresun'un golünde de yanlış kararın VAR'dan dönmesi hakemleri de kurtardı.
TURGAY DEMİR - ŞAMPİYONLUK HAYAL!
Beşiktaş zor kazanıyor, Başakşehir mağlubiyetinin ardından İstanbulspor ve Fenerbahçe önünde kaybedilen ikişer puan kafaları bi dünya yaptı! Giresun deplasmanında alınacak skor kadar oynanacak oyun da bu anlamda çok önemliydi. Peki son durum nedir?
Pek iç açıcı değil! İlk yarıda oyunun tamamen hakimi olan Beşiktaş bir de penaltı kaçırdığı bu bölümde sadece bir gol bulabildi. İkinci yarıda Kartal maçı kotarabilecek mi yoksa bir çok kez yaptığı gibi panikleyip rakibin kontrolü ele almasını mı seyredecekti? İkincisi oldu!
İyi oynadığın ve bol pozisyon bulduğun dönemde maçı alıp götürmeli, yorgunluk zamanlarında da tempoyu ayarlamalısın? Büyük takıma yakışan budur! Tempoyu her zaman sahadaki oyuncular ayarlayamaz, bazen kenardan müdahale gerekir, işte Beşiktaş'ta olmayan bu!
Valerien Ismael ezber değişiklik yapmaktan öte gidemiyor. Dün Griesunspor karşısında Beşiktaş ikinci yarıda yine oyunu tutamadı, rakibinin kontrolsüz baskısını kabul etti ve az kalsın puan da kaybedecekti.
Beşiktaş'ın oyun düzeni yanlış, iyi oynadığı dönemlerde bile korkunç bir dağınıklık var. Redmond yok bu oyunda, çünkü yanına partnerim diyebileceği kimse yaklaşmıyor. Ismael bunu bile çözemedi. Oysa Redmond-Dele Alli ikilisi büyük işler yapabilecek potansiyele sahipler. Ne var ki, bunu, gören yok!
Beşiktaş'ta iki yerli Tayfur ve Tayyib'i çok beğendim. Weghorst her zaman ki gibi çok çalıştı ama gol atamadı, bir de penaltı kaçırdı ki, çok kötü kullandığını söylemeliyim. Sonuç olarak, Beşiktaş bu şekilde nereye kadar gider bilemem ama şampiyonluğa gidemez! Net!