Sezon başında, benim gibi A Spor'da yorum yapan 40 yıllık dostum, fena halde de Beşiktaşlı Erol Kaynar'a takılmıştım..
"İki kaleci sorununuz var. Çözemezseniz olmaz!."
Erol hayretle bakınca anlattım.
"Biri takım kaptanı kaleciniz. Bir türlü kendine gelemedi.. İkincisi hocanız kaleci Şenol!."
Gülümsedi Erol..
Beşiktaş kaleci sorununu Fabri ile çözdü. Ama hoca sorunu sürüyor..
Hep söylediklerimi, senelerdir söylediklerimi bir daha söyleyeyim..
Beşiktaş'ın ayni anda iki 11 çıkaracak kadrosu var. Ama Şenol bu geniş ve güçlü kadroyu yönetecek çapta değil.. Rakiplerin altın tepside ikram ettikleri şampiyonluklar kimsenin gözünü boyamasın.
Şenol Beşiktaş'a çok hafif kalıyor. Her bakımdan çok hafif kalıyor.
Şöyle bir bakın.. Şenol bu takımın başına geldiğinden bu yana, eskisinden daha iyi olmuş, geçtik, eski yerinde kalmış bir futbolcu gösterebilir misiniz?. Ben size futbolları eskiyi aratan 20 isim sayayım mı?.
Neden?.
Çünkü, futbolcuları bireysel olarak hazırlamayı başaramıyor.. Ne fiziksel, ne psikolojik..
Şenol elindeki o geniş kadrodan, iş başına geldiği günden bu yana bir "İdeal 11" çıkarmayı başaramadı. Kim asıl, kim yedek belli değil hâlâ.. O zaman "Takım oyunu" nasıl oynanacak, söyler misiniz?.
Büyük dediğimiz takımlara bakın. Ellerindeki bütün büyük futbolculara rağmen, ilk on birleri, ceza, sakatlık gibi olağanüstü durumlar yoksa bellidir.
Ben size, bir büyük Avrupa takımının ilk on birini sayarım. Beşiktaş'ı sayamam. Yerleşmişlik çok önemlidir oysa.. Ayni oyuncular yan yana oynaya oynaya birbirlerini ezberlerler. Herkes, herkesin ne zaman ne yapacağını bilir. Çoğu zaman bakma gereği bile duymaz, orda olacağından emindirler.. Bu bilinç onlara en büyük üstünlüğü sağlar.. Zamanlama.. Sporda başarının sırrı.. Timing yani.. Doğru zamanda doğru yerde olacağı bilinen insanlarla, rakibi dağıtan hızı kazanırsınız. Şenol Hoca, ne dediğimi anlıyor mu acaba?.
Büyük Hoca, takıma, tribünlere, camiaya güven veren adamdır. Şenol Güneş bunu veriyor mu?. Kenarda yaptığı on hamleden dokuzu, korku üzerine.