Yeni Beşiktaş şampiyon olur mu? Herkesin kafasındaki soru bu ama hemen şunu belirterek başlayalım, şampiyonluk birbirinden bağımsız gibi görünse de aslında hepsi aynı zincirin halkaları olan onlarca değişkene bağlı olarak kazanılan bir başarı. Bunun içinde sakatlık, formsuzluk, şanssızlık ve hakem hataları olduğu gibi yönetimsel hatalar, takımsal sorunlar ya da teknik adamın doğru-yanlış müdahaleleri de var. Dolayısıyla bize düşen şimdiden "Beşiktaş şampiyon olur ya da olamaz" demek değil. O zaman gelin biz yaklaşık bir aydır Almanya- Avusturya kamplarında gördüklerimizi analiz edelim, kararı da herkes kendi versin.
ALMANYA KAMPINDA MÜTHİŞ TEMPO
GÜNEŞ SİSTEMLERİ!
Güneş genellikle 4-2-3-1, bazen de 4-4-2 oynattı Beşiktaş'ı. Çift ön libero olarak Atiba-Necip, Necip- Oğuzhan, Oğuzhan-Sosa, Necip- Serdar ikililerini denedi, bunlar arasında temposunu artıran Oğuzhan-Atiba ikilisi öne çıktı.
SOSA'NIN ROLÜNÜ Q17 ÜSTLENEBİLİR
TOLGAY YOK, VELİ YOK, YER GÖK İNLER Mİ!
Bu noktada hemen belirtmeliyim ki özellikle Avrupa maçlarında ve derbilerde Oğuzhan'ın savunmaya verdiği destek yetersiz kalır... Yani Atiba'nın yanına mutlaka ve mutlaka Gökhan İnler, Mehmet Topal, Melo tarzı bir oyuncu alınmalı. İşte o zaman Beşiktaş destansı bir takım haline gelebilir. Yine vurgulayalım ki, böyle bir transfer yapıldığı taktirde Oğuzhan-Sosa arasındaki rekabet çok daha keskinleşir ve bunun faydasını da Beşiktaş görür. Anti parantez; Veli ve Tolgay sakatlanmamış olsalar ya da yakın zaman da formalarına kavuşma şansları olsa böyle bir transfer lüks olabilirdi ama artık lüks değil bir ihtiyaç. Bildiğim kadarıyla yönetim de Gökhan İnler konusunda işi bitirme noktasına geldi. Ozan Tufan mı? Bursaspor o kadar şey istedi ki Beşiktaş değil Barça bile veremezdi, o defter kapandı...
KOŞ HATTA UÇ YOKSA DÜŞERSİN
Kanatlardaki rekabet fena! Töre, Quaresma, Olcay ve Kerim tam anlamıyla kıran kırana bir rekabet yaşayacak... Kerim'in ikinci kamptaki performansınyla tüm rakiplerini tehdit eder pozisyonda olduğunun altını ısrarla çizmek isterim. Olcay'ın savunmaya verdiği destek de Güneş'in gözüne girmesine neden oluyor... Yani, yanisi şu; görev yerin Kartal'ın kanatları ise koş, hatta uç, yoksa düşersin!
GOMEZ BİR BAŞKA DÜNYA
Şenol hangi sistemle oynarsa oynasın takımın öndeki ağır silahı Mario Gomez olacak malum... Tek oynadığında da sorun yaşamaz yine bulduğunu atar Güneş, çift santrforu tercih ettiğinde Gomez'in yanında ağırlıklı olarak Cenk Tosun'u göreceğiz. Hoca onu çok tutuyor... Rakibe göre zaman zaman da Pektemek veya Ömer Şişmanoğlu'nu da Panzer'e eşlik ederken görmemiz mümkün..
HÜCUM DEFANSTAN BAŞLAYACAK
Savunma Şenol hocanın hücumu başlattığı bölge, burada, rakibin "Şimdi topu kapabiliriz" şeklinde iştahını kabartan değil tam aksine "Stoperlere basarsak arkada açık verebiliriz" korkusu yaratan kaliteli paslaşmalar istiyor ve neredeyse tüm top çalışmalarında bu konunun üzerinde ısrarla durdu. Beşiktaşlılara yeni sezon öncesi şunu söyleyebilirim; çok koşan, rakibi baskı altına alan, bol pozisyon bulan, çok gol atan buna karşılık az pozisyon veren bir Kartal izleyeceğiz. Gomez, Quaresma, Töre, Sosa, Oğuzhan, Rhodolfo, Atiba, Kerim, Olcay gibi yıldızların performanslarının çizgi ötesine geçmesi ise Beşiktaş'ı çok daha iyi bir takım haline getirecektir. Hele hele Gökhan İnler ya da o ayarda bir yıldız orta sahaya katılırsa
o zaman tut tutabilirsen Kartal'ı...
"GÜNEŞ ÇARPMASINDAN" KORUNMA FORMÜLÜ
HOCANIN GÖZDELERİ
Ker İm: Gökhan Töre, Quaresma gibi rakipleriniz varsa çok ama çok çalışmalısınız, Kerim de bunu yaptı. Kampın en iyi performansını gösterdi. Futbolun iki yönünü de oynamaya çalıştı ve genellikle beğenildi. Ol cay : Şenol hoca onun çalışkanlığını ve takıma kattığı pozitif havayı seviyor. Normal şartlarda kanatlardaki rekabette sorun yaşaması gerekir ama çalışkanlığıyla arayı kapatıp formayı kapabilir.
BU PANZER EZER GEÇER
Mario Gomez dediğimiz anda bir süre, hatta uzunuca bir süre durmak gerek çünkü karşımızda çok sağlam bir kariyer var. Rahat, kendine güveni tam, yüzlerce kez yaptığı işi yine rahatlıkla yapacağına yani bol gol atacağına inancı tam. Antrenmanlarda gördük ki fizik olarak da eksiği yok, Fiorentina kampında iyi çalışmış. Beşiktaş'a çok şey katacağı tartışılmaz.
PATLAMAYA HAZIR BOMBA
CENK TOSUN: Şenol hocayla havasını buldu, artık daha bir özgüvenle oynuyor. Her pozisyonda golü düşünüyor. Yeri gelecek Gomez'e eşlik edecek ve kendisini çok daha geliştirecektir. Cenk bu sezon adından çok söz ettirecektir.
OĞUZHAN ÖZYAKUP: İlk kez bu kadar gayretli, hırslı gördüm ve çok mutlu oldum. Belki de dünyanın sayılı yetenekleri arasında adını sayabiliriz ama temposuzluğu onu gerçek kimliğiyle görmemize bugüne kadar engel oldu. Temposunu korursa Beşiktaş'ta tüm hesapları bozabilir.
MUSTAFA PEKTEMEK: Üzerinden silindir gibi geçen Biliç'in ardından yeni yeni toparlıyor. Artık gol pozisyonlarında çok daha rahat. Hem maçlarda hem antrenmanlardaki çift kalelerde; "Geliyorum" dedi.
SNİPER VE RAMBO!
Rhodolfo: Buzdağı, Beşiktaş'ın eski Ronaldo'sunun tıpkısının aynısı! Brezilyalı stoperin uzun mesafeli pasları inanılmaz isabetli, aynı sniper gibi. Geriden oyun kuruyor, oynuyor, yanındakileri de oynatıyor. Atiba : "Bildiğiniz Atiba" desek herkes ne demek istediğimizi tam olarak anlar. Sadece futbolu düşünüyor, her yere yetişiyor, sahanın her bölgesine anında müdahale ediyor. Bildiğiniz Rambo...
BECK'LER BELLİ
Beck: Soğukkanlı, akıllı ve sahadaki duruşuyla farkını ortaya koyan bir savunmacı. Ön tarafa çıkışları iyi olsa da tam beklenen düzeyde değil, daha iyi olmalı. Tosic: Çok çalışkan, ağır görüntüsüne rağmen çok çabuk, inanılmaz iyi ortalar kesiyor. Mario Gomez'in en seveceği futbolcuların başında gelecektir.
SINIFI GEÇTİLER
düşünürsek bir joker olmaya aday.
KRİTİK VİRAJDAKİLER!
ÖMER ŞİŞMANOĞLU: Kontratak oyununa yatkın olması onun için dezavantaj. Kısa süren sakatlığı da arkadaşlarından geri kalmasına neden oldu. Kampın yıldızlarından biri değildi.
PEDRO FRANCO: Büyük bir yetenek ama umursamaz tavırlarıyla rekabette geri kaldı. Kendini vererek çalıştığını söylemek bile zor.
Necip UYSAL: Çalışkan, iyi niyetli ama kendini aşmayı bir türlü başaramıyor. İyi bir alternatif olacağı kesin ama ilk on bir onun için zor...
İSMAİL KÖYBAŞI: Çok yetenekli ama asla o yeteneklerini gösterecek fizik güce sahip değil. Kadroda kendine yer bulabilmesi için çok ama çok çalışması lazım.
MOTTA: Hırslı, istekli fakat Tosic'in önüne geçmesi pek kolay gözükmüyor. Fatih : Potansiyeli olduğu tartışılmaz ama henüz A takım düzeyinde hazır değil. Hamza : Belki bir sonraki sezonbaşı kampında onun için daha iyi şeyler söyleyebiliriz, çok heyecanlıydı. Veysel : Genç kalecinin fiziği mükemmel ve iyi de bir kalecilik tekniğine de sahip ama henüz Beşiktaş için yeterli değil...
KALECİLERE LAF YOK
Bu takımın başında, kaleciliğinde efsane olmuş Şenol Güneş varsa, her mevkii için fikir söylerim ama hocanın yeterli gördüğü kaleciler için tek laf etmem. Tolga, Cenk ve Günay yeterlidir efsane kaleci Şenol Güneş öyle diyorsa, öyledir. Net!
BU GENÇLERDE İŞ VAR
Kampta biri kaleci beş genç oyuncu yer aldı. Bunlar arasında biri 10 numara pozisyonunda (Eslem) diğeri sağ önde oynayan Muhammed
Enes performanslarıyla öne çıktılar.
Turgay Demir'in ideal on biri:
Tolga-Beck-Rhodolfo-Milosevic-Tosic Atiba-Gökhan İnler (!) G. Töre-Oğuzhan-Quaresma-Gomez