Eminim birçok kişi bu maçı Başakşehir deplasmanı zannediyordur, birkaç gündür gündem de futboldan koptuğu için... Başakşehir Stadı'nda Başakşehir'le maç yaptı Beşiktaş. Deplasman maçında kendi stadına buyur etmek biraz ilginç, eğer stat kalan maçlarda Beşiktaş kulübüne verilmezse farklı kelimeler kullanabiliriz bu duruma. Başakşehir Stadı bundan sonra 8 maçı kaldırır, 4'er maçı var iki takımın... İlk yarı 2 tane net pozisyonu vardı Beşiktaş'ın Sosa ve Olcay'la ama ikinci yarıda etkili bir görüntü vermedi. Rus ruletine dönen karşılaşmada 59 dakika 0-0'a kilitlenmiş, bireysel yeteneklere yaslanan bir futbol izledik sahada. Sonra temnik direktör Bilic 60. dakikada dedi ki, "Berabere kalırsam üçüncülüğe düşeceğim, ya herro ya merro" diyeceğim. Burada Abdullah Avcı bir fırsat gördü ve 1 puana razı olmayıp değişiklikler yaptı.
Değişiklik fark etmedi
Bilic zaten razı değildi fakat değişikliklerin Beşiktaş lehine geliştiğini söylemek zor. Mehmet Batdal'ı ben Bucaspor'dan bu yana izlerim, Van Persie gibiydi. Mehmet takımını her fırsatta nefeslendirdi. Topu saklıyor, süratte de Sivok ile Ersan'ı yordu. Müthiş bir oyun oynadı Mehmet. Başakşehir son paslarda çok beceriksizdi. Mehmet Batdal arka direkte beklerken ya uzun ya kısa pas attılar. Pozisyonları da hep boşa gitti. Yalçın ligin en önemli değerlerinden... Beşiktaş transferi zamanında maalesef rencide de edildi.
Kalkavan'ı uyarmadı!
Beşiktaş ikinci yarıda duruyor
İkinci devredeki Beşiktaş'ın ritmini beğenmiyorum. Devamlı olarak ilk yarı iyi oynayan ancak ikinci yarıda düşüş yaşayan bir Beşiktaş var sahada. Dünkü maçta da kötü hava şartları bir yanda Gökhan, Sosa saman alevi gibiydi. Beşiktaş'ın şubat ayından itibaren en büyük silah yok ortada: Demba Ba. Sadece gollerde değil, oyuna katkısı da yok. Alır, götürür, indirirsin ama pas alamazsın. Yalçın'la Epureanu iyi oynadı, tamam ama herkes mi Beşiktaş'a karşı iyi oynuyor? Egemen nasıl oynamıştı, mükemmel. Burada bir sorun var. Demba Ba'nın formsuzluğuna çare bulamaması Beşiktaş'ı çok etkiliyor.