Beşiktaş'ın kazanması halinde lider olma şansı var ama tribünler boş. Coşku yok, hava yok... Çok duran ve faullü bir maç oynandı ilk yarıda dün Olimpiyat Stadı'nda...
21 tane faul, iki tane de ofsayt kararı vardı.
Etti 23... Bunun dışında ilk yarıda iki takım da rölantide oynadı.
İkinci yarıda ise Çaykur Rizespor'un öne geçmesi aleyhine oldu. Çünkü Beşiktaş uyandı.
Ama hiç organize değildi siyah-beyazlılar.
Yaratıcı oyuncu eksikliğini fazlasıyla hissetti.
Ne Olcay ne de Gökhan bu tür oyuncular değiller.
Hem dar alanda hem de geniş alanda etkili olabilen Oğuzhan'ı çok aradılar. Özellikle ikinci yarıda yay civarında böyle bir çok pozisyon yakaladılar.
Çaykur Rizespor da atletik bir forveti olmadığı için kontratağa çıkamayınca oyun tamamen tek kaleye döndü.
Ancak yaratıcılık olmadığı için tamamen karambol futbolu oynandı.
Göçek enteresandı
Beşiktaş şöyle iyiydi, Rizespor böyle oynadı diyemeyiz. Çünkü ikinci yarıdaki futbolun tekniği ve taktiği yoktu. İlk yarısı temposuz, ikinci yarısı dağınık ve kalitesiz bir maç izledik.
Beşiktaş geri düştükten sonra her oyuncusuyla saldırdı. Duran toplarda Sivok bile santrfora gelip gol aradı. Rizespor da 10 kişi kapanınca şuursuz, kontrolsuz bir Beşiktaş baskısı izledik. Son yarım saatte tribünler için biraz heyecan oldu.
Olcay ilk yarım saatte etkiliydi, ikinci yarıda da biraz kıpırdandı ve durumu 1-1 yaptı.
Gökhan iyi niyetliydi ama o kadar anlamsız işler yaptı ki sahada...
Hakem Hüseyin Göçek enterasan kararlar verdi. İkinci yarıda Giray'ın pozisyonunda Beşiktaş'ın penaltısını vermedi. Bu da onun için bir eksiydi. Sonuçta Beşiktaş kötü, Rizespor puan almasına rağmen iyi değil ve hakem de kötü...
Özetlersek de kötü bir maç oldu.