Gel de kahrolma!

DRAGAO'da Porto karşısında Aslanlar gibi bir ilk yarı oynadık. Biz Aslanlar gibiydik; Porto da adeta kedi...
Sinan Gümüş, Onyekuru, Nagatomo ile öylesine net pozisyonlara girdik ki; siz düşünün artık.
Daha ilk yarıda İker Casillas kalesinde devleşti.
Eğer Porto kalesinde başka bir file bekçisi olsaydı Galatasaray ilk yarıdaki başarılı futbolunu 2 veya 3 golle süslerdi...
Maça hücum presle başladık.
Presimize karşılık veremeyen Porto, hızlı ve coşkulu bir oyun ortaya koyamadı.
Onyekuru, sağ kanattan Sinan Gümüş'e etkili ortalar kesti.
İlk 45'te topu biz oynadık, Casillas bizi durdurdu.

***

Daha doğrusu, usta bir golcümüz olmadığı için işi bitiremedik!
Sinan çok iyi niyetliydi ama Devler vitrininde sönük kalıyor işte!
İlk yarıda Porto'nun tek gol pozisyonunda Maxi Pereira'nın sert şutunu Muslera müthiş çıkardı.
Futbolda yakaladın mı yazacaksın, atacaksın, tabelayı değiştireceksin!
İlk yarıda biz bunu yapamadık.
Ama Porto affetmedi! Duran toptan (kornerden) golü yedik! Moussa Marega o kadar rahat bir kafa vuruşu yaptı ki; inanılır gibi değil.
Çünkü Maicon, Nagatomo, Serdar Aziz ve Donk adam paylaşımında zincirleme hata yaptı.
Maxi Pereira'nın, Serdar Aziz'i yere indirdiği pozisyonda VAR sistemi olsa penaltıyı kapmıştık.
Ama İngiliz hakem Michael Oliver, beyaz noktaya gitmedi.
Güme gitti penaltımız!
Ya Rodrigues'in bu kadar net bir pozisyonda topu auta göndermesine ne demeli?
İşte dönüp dolaşıp 'Ah bir usta golcümüz olsaydı'ya geliyoruz işte...
Bir ton pozisyondan gol çıkaramadık. Yazık, çok yazık oldu!