La Fontaine’den MASALLAR!

BAŞAKŞEHİR, maça adeta golle başlarken; F.Bahçe'nin oyun anlayışı ve motivasyonu bir anda alt üst oldu. Geriye düşen F.Bahçe, rakip kaleye oyunu yıktı. Başakşehir ise Attamah'ın golünden sonra geriye yaslanıp Fenerbahçe'yi birinci bölgede kabul etti.
İlk yarıda F.Bahçe kalesine biri kornerden olmak üzere gönderilen iki yan top, ağlarla buluştu. İlk golde Emre'nin korneri, ikinci golde de Caiçara'nın ortası ve Adebayor'un bir füze gibi kafa vuruşu, Ülker Stadı'ndaki taraftarlarda adeta soğuk duş etkisi yarattı. Sarı-lacivertliler, Dirar'ın golü ile umutlarını 2. yarıya taşıdı ama takım oyunu konusunda çok eksikleri var F.Bahçe'nin...
F.Bahçe dün de Valbuena üzerinden oynadı. Bütün hücum aksiyonlarında o vardı! Alex'le kıyaslanan Giuliano'yu dün de beğenmedim. Soldado da çok ağır bir hücumcu ve son vuruşlarda etkili değil. Gol sorununa çare olsun diye alınan Janssen, kumaşı iyi bir forvet ama dün net bir pozisyonu gole çeviremedi.
F.Bahçe'nin attığı 2. golde yardımcı hakem Serkan Ok bayrağını kaldırdı ancak Fırat Aydınus, orta noktayı gösterdi. Aydınus, Skrtel'in kafa vuruşundan sonra en son müdahalenin Clichy'den olduğunu anlatarak golü verdi. Eğer ofsayt pozisyonundaki Soldado topa dokunmuş olsaydı gol geçersiz olurdu. Yan hakem pozisyonu iyi süzemedi.
Gol kararı doğruydu. Son sözü muhteşem bir gol atan Kerim Frei söyledi.
Geride kalan 4 haftayı tartıya koyduğumuzda Fenerbahçe'nin Valbuena dışındaki transferleri, soru işaretleri ve hayal kırıklıkları ile dolu!
Her maçtan sonra "Bu takım şampiyon olacak" diyen Aykut Kocaman'ın bu iddialı cümlesi, taraftarlara 'Lafontaine'den Masallar' gibi gelmeye başladı!
Başakşehir'i ise tebrik etmek lazım!

Beşiktaş zoru başardı
BEŞİKTAŞ'ın milyon euroluk yıldızlarının aklı, çarşamba günkü Porto maçındaydı. Fiziksel olarak sahadalardı evet ama beyinler, Şampiyonlar Ligi heyecanındaydı. Beşiktaş maça iyi de başladı. İlk dakikalardaki Talisca- Babel ve Negredo uyumu, bu maç siyah-beyazlılar için çok kolay geçecek yorumlarının yapılmasına neden oldu.
Özellikle ilk yarıda Talisca o kadar net pozisyonları kaçırdı ki... Bunda Pap ve Dany'nin adeta bir kaleci gibi mucizevi dokunuşlarının da payı büyük oldu.
Beşiktaş bastırıyor, top bir türlü Karabükspor ağlarına gitmiyordu. Kolay maç dakikalar geçtikçe zora giriyordu. İkinci yarıda hakem Ali Palabıyık'ın verdiği penaltı, Beşiktaş'ın adeta imdadına yetişen bir düdüktü. Karar da doğruydu.
Çünkü Dany topa elle müdahale etti.
Ama penaltı atışı sırasında Karabükspor kalecisi Rybka, Oğuzhan penaltı noktasındayken, kalesine adeta dans ederek, Beşiktaş'ın penaltıcısının motivasyonunu bozdu. Ve Oğuzhan topu üstten auta attı. Kaçan penaltı, Karabük'ü yüreklendirirken, Beşiktaş'ta telaşa neden oldu.
Ardından Tosic'in 2. sarıdan kırmızı kart görüp atılmasıyla, siyah-beyazlılar için işlerin tam bir çıkmaza girmesine neden oluyordu. Maç kazandıran yıldızlarını rotasyon yaparak Porto maçına saklayan Şenol Güneş, Quaresma ve Atiba'yı oyuna alarak, çok zora giren maçı çevirmesini bildi. Penaltıyı kaçıran Oğuzhan, belki de haftanın en güzel asistini yaparak Babel'i topla buluşturdu, Babel de vuruşu garantiye alarak topu ustaca ağlara gönderdi.
Sonuçta Beşiktaş, bu zor deplasmandan 3 puanla dönerek zirve yürüyüşünü sürdürdü;
Porto maçı öncesinde moral buldu...