Avrupa destanı
Çok şükür... Muhteşem bir zafer... Beşiktaş tarihinde ilk kez Şampiyonlar Ligi'nde gruptan çıkarken bir başka ilke daha imza attı; gruptan lider çıkan ilk Türk takımı...
Helal olsun size çocuklar... Alın teriyle bir destan daha yazdınız.
Porto deplasmanında başladı Kara Kartal'ın zirve yürüyüşü... Orada bir destan yazıldı. Ardından Leipzig'i deviren Beşiktaş, Monaco'yu deplasmanda mağlup etti.
İki beraberlikle yani hiç yenilmeden gruptan çıktı Kartal. Kasasına giren ekstra 6.5 milyon euro şöyle dursun, ülke puanımıza da çok büyük katkı yaptı Beşiktaş.
Teşekkürler çocuklar
Fabricio, Gökhan, Pepe, Tosic, Medel, Adriano, Atiba, Tolgay, Oğuzhan, Cenk, Quaresma, Babel, Talisca, Caner ve diğerleri, hepinizin alın teri bu. Çok büyük bir gurur yaşattınız bize. Öyle bir şahlandınız ki, pas trafiğiniz karşısında bir ara şaşkına döndü Porto.
Bilmiyorum, belki de 60-70 pas oldu, üç-dört dakika topa değemedi Porto takımı. Oysa karşılaşmaya iyi başlamışlar ve kazanmayı istediklerini ortaya koymuşlardı.
Golü de buldular ama o ana kadar sahanın en kötüsü olan Talisca'nın cevap vermesi hiç gecikmedi.
Artık Almanya'ya turist olarak gidiyoruz. Ne kadar güzel bir duygu bu... Şükürler olsun.
Adıyla, şanıyla...
Evet, Portekiz temsilcisi Porto ilk yarıda etkiliydi, Beşiktaş'ta ise Babel, Tosic başta aksayan bazı oyuncular vardı, gol dışında Talisca'nın ayağına top değmemişti.
Ancak ikinci yarıya Medel'le başlayan Kara Kartal, oyunun kontrolünü tamamen eline aldı ve Porto'yu paslarıyla ezdi. Direkten dönen Babel'in füzesi ya da kalecinin çataldan aldığı Ricardo Quaresma'nın vuruşu gol olsa maçın hikayesi çok daha farklı olabilirdi.
Maç öyle bir hal aldı ki, Porto beraberliğe dünden razı gibiydi. Yarı sahayı geçerken bir değil bin kez düşündüler!
Beşiktaş Şampiyonlar Ligi'nde adıyla, şanıyla yoluna devam ediyor.
İnşallah arkası gelecek bu zaferlerin.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.