Yürü Güneş'e!
Beşiktaş, Şenol Güneş yönetiminde sezon başı hazırlıklarının Almanya bölümünde son derece yüksek bir tempoyla çalıştı.
Oyuncuların ilk hazırlık maçında, Graz önünde yürümekte zorlanmaları bundan. Lille maçında nispeten daha diri bir takım izlerken, Nice karşısında ise yavaş yavaş tempo yapmaya başladıklarına da şahit olduk.
Bu üç maçta da Şenol hoca ilk yarılarda 4-2-3-1 ile çift ön liberolu sistemi denerken, ikinci yarılarda Pektemek-
Tosun ikilisini önde kullanıp klasik 4-4-2'ye döndü.
Şu ana kadar ortaya çıkan manzarayı bir kaç cümleyle özetleyebiliriz...
Her şeyden önce şunu söylemeliyiz ki, Şenol hoca yılların tecrübesiyle takım üzerinde tam anlamıyla bir otorite kurdu. Bu, çatık kaşlı, sürekli bağırıp çağıran bir otoriter yapı değil. Tam aksine, yerine göre oyuncusunun sırtını sıvazlayan, yerine göre espriyle taşı gediğine koyan ve gerektiğinde de "Herkes işini iyi yapmaya çalışsın" diye uyaran bir otoriter anlayış.
Hemen belirtelim futbolcular da hocanın disiplinli tavrından son derece memnunlar.
İkinci olarak vurgulamamız gereken şu; Beşiktaş orta sahaya mutlaka bir transfer yapmak zorunda. O bölgede Atiba formanın ilk sahibi, Veli ve Tolgay'ın yokluğunda o bölgeye hem öne iyi giden, hem de savunma yönü Oğuzhan ve Sosa'dan daha güçlü bir oyuncu almak şart. Gökhan İnler işte tam bu noktada gündeme geliyor ve bu transferin bitirilmesi için yoğun çaba harcanıyor.
Üçüncü maddemiz ön tarafla ilgili... Cenk Tosun ve Mustafa Pektemek, Beşiktaş'a her zaman önemli katkı yapabilecek yerli golcüler.
Bunlara Ömer Şişmanoğlu'nu da katmak gerek. Ancak bu üç kardeşimin de tek başına yükü taşımaları kolay değil.
O nedenle Gomez transferi çok önemlidir ve Şenol hocanın da ısrarı bundandır.
Ve dört... Savunmada agresif, havacı stoper, çok eksik olan geriden oyun kurabilecek bir çift krampondu.. Rhodolfo ile bu eksik de tamamlanmış oldu.
Yani... Yanisi şu; Beşiktaş Gomez'in dışında iyi bir orta saha aldığı anda, çok iyi bir takım haline gelir. Uzatmayalım, bana göre Şenol hocanın kafasındaki kadronun büyük bölümü tamam, geriye kaldı iki transfer onlar da bugün- yarın biter.
Ön libero Serdar
Sav unmanın sağında hücuma katkı anlamında hep eleştirilen Serdar Kurtuluş, Nice maçında eski yerinde yani Tigana döneminde oynadığı bölgede, ön liberoda denendi. Hiç de fena değildi. Veli'nin yokluğunda tıpkı Necip gibi, Serdar'ı da ön libera da göreceğimize kuşku yok. Serdar bu bölgede en azından işin savunma tarafını iyi yapacaktır, buna kuşku yok
Başkan'dan Yıldırım salvo!
Fikret Orman, "Aziz Yıldırım'ın bir üslubu var ve ben o üslubu 15-16 yaşlarında bıraktım" açıklaması yapınca, yine etik tartışmalar başlandı. İşin ilginç yanı Aziz Yıldırım cephesinden Beşiktaş Başkanının özel hayatına kadar varan göndermeler yapılırken, hatta Ünal Aysal-Fikret Orman ikilisine aynı cümle içinde, iki ağır saldırı yapılırken; kimse bu tartışmalara girmedi. Bazılarının etik muhabbeti sadece ayaklarına basılınca akıllarına geliyor sanırım. Öyleyse iyi etik muhabbetler arkadaşlar!
Aman kaleye dikkat!
Bu sözüm Tolga Zengin, Cenk Gönen ve Günay Güvenç kardeşlerime... Sevgili kardeşlerim, cümle alem "Beşiktaş'a kaleci şart" derken bu ülkenin efsane kalecilerinden biri olarak tarihe adını yazdıran teknik direktörünüz Şenol Güneş size güveniyor ve yanınızda duruyor.
Buna karşılık ilk üç maçta sizlerin performansı; size güvenenleri değil güvenmeyenleri haklı çıkarır cinsten. Lütfen dikkat, daha çok çalışın, daha iyi performans sergileyin ve millete malzeme vermeyin.
Ha gayret İsmail
İsmail Köybaşı ülke futbolunun en iyi sol beki olmaya adayken, sakatlıklar nedeniyle gözden düştü. Kampın ilk bölümünde iyi çalıştığı için güçlenmiş durumda. Biraz daha gayretli olursa eski günlere dönebilir, dönmeli de...
Solcu Motta!
Savunmanın solunda izlemeye alıştığımız Motta, iki maçtır sol önde oynadı ve cıvıl cıvıldı.
Kampın en istekli oyuncuları arasında yer alıyor, maşallahı var.
Joker Tosic
Sol savunmacı ya da sol stoper fark etmez, Tosic görev aldığı her yerde özgüvenle oynuyor.
İyi bir transfer olduğunu ortaya koydu, Beşiktaş'a çok faydalı olacaktır.
Bek gibi Beck!
Andreas Beck iyi bir kumaş, adı gibi klasik bir bek. Özgüvenli ve kademe anlayışı da son derece iyi. Hücum yönünü henüz tam olarak değerlendirme şansımız olmadı, o konuda beklemedeyiz.
Kamikaze Ersan
Antrenman-maç ayırmadan kaptırıp gidiyor.
Bazen ölçüyü kaçırdığı tartışılmaz. Ersan Gülüm bu gidişle ya kendini sakatlar ya da bir takım arkadaşını. Hırsını kontrol etmeyi öğrenmeli.
Q77
Quaresma, Gökhan Töre ile arasında yaşanabilecek '7 numara' problemini daha ilk basın toplantısındaki açıklamalarıyla ortadan kaldırarak çok akıllı bir başlangıç yapmış oldu. Forma numarası gönül işidir ve istemekle alınmaz, veren verirse alınır.
Q7 de bu mantıkla yürüdü ve Q77 olmaya karar verdi. Yeni sezonda onu bu numarayla izleyeceğiz
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.