Lütfen biraz daha hoşgörü

Geçtiğimiz yaz ayında gerçekleşen Avrupa Şampiyonası sonrası İngiliz The Sun Gazetesi futbolcularıyla ilgili 'Bunlar eşek' başlığı atarken, Daily Express ise 'Aptallar' manşetiyle çıkmıştı.
İtalyanlar geleneksel 'Yılın Bidonu' yarışmasında sezonun kötülerini seçiyor. Beşiktaş'tan ayrılan Mario Gomez için Alman medyası neler yazıyor neler...
Biz ise ülke insanı olarak maalesef hoşgörümüzü kaybettik. Doğrudur, yıllardır medyanın önemli bir bölümü Beşiktaş'a karşı art niyetli davrandı.
Hatta üç büyük değil, iki büyük takım tezi, gizli gizli ve sinsice işlendi. Beşiktaş'ın hakkı çok ama çok yendi.
Çirkin lobi destekleriyle de Beşiktaş'ın hak ettiği ettiği şampiyonluklar da elinden alındı. Bunları hep beraber yaşadık ve gördük.
Geçtiğimiz yıldaki şampiyonluğumuzda bilhassa Turkuvaz Medya Grubu gerekli desteği verdi.
Hatta stadın yapım aşamasında da en büyük desteği Turkuvaz Grubu verdi.
Fotomaç'ın Trabzon maçı sonrası attığı resim ve manşet Çarşı'nın tam da göbeğinden gelen Onursal Başkan Seba aşığı Sinan Vardar'ı rahatsız etmedi değil.
Ama Fotomaç'ın Genel Yayın Yönetmeni Zeki Uzundurukan kardeşimi yakından tanıdığım için, iyi ve objektif bir insan olduğunu çok iyi biliyorum.
Yıllardır Beşiktaş için çok olumlu yazılar yazmama hatta bazen çizmeyi aşmama rağmen ne Zeki müdürden ne de Turkuvaz Grubu'ndan herhangi birinden tenkit ve uyarı almadım. En ufak bir sansüre de uğramadım.
Burada özgürce yazdım ve yazmaya da devam ediyorum.
Ve beni takip edenler çok iyi bilir, dürüst ve objektif yazılarım büyük takdir görüyor. O zaman lütfen biraz daha hoşgörü...
Şu anda Başkan Fikret Orman'ın ne kadar zor durumda olduğunu tahmin ediyorum. Keşke Fikret Orman o gece değil, 24 saat sonra bir açıklama yapsaydı, daha doğru olurdu diye düşünüyorum.

AH ŞU HAKEMLER!
İki gün evvel Faik Çetiner, Bünyamin Gezer ve Murat Çimen'le birlikte Sporvizyon programındaydık.
Gündemimizde yine hakemler vardı. Programda bir tez ileri sürdüm;
"Hakemler kura ile belirlensin" dedim.
Hakemler tayin edildikten sonra, "Bu hakemi istemiyorum.
Bu hakem o takımın hakemi" diye sitemler başlıyor. Sivri dilli yöneticiler ortamı geriyor ve hakemler yurt dışında çok başarılıyken yurt içinde o başarıyı yakalamıyor.
Hakem komitesi en formda 9 hakemi belirlesin, kulüp temsilcilerinin katılacağı bir kura ile hakemler tayin edilsin.
Geçen sezon hakem tayin komitesinin başında olan Bünyamin Gezer'e "Haydi hakemleri yaz" dedim.
İnanır mısınız; Gezer, 3. ismin ardından yeni bir hakem yazamadı. Ben de hocam, "Demek ki, Türkiye'de maalesef hakem yetiştiremiyoruz.
Bu Türk Futbolunun derin yaralarından biri.
15 hakeme maaş veriliyor, peki geri kalanlara ne veriliyor?
Tabii çoğu hakem komplekse giriyor. Peki geriden nasıl hakem gelecek?

KARTAL VE TRANSFER
Beşiktaş hem Şampiyonlar Ligi'nde hem de Süper Lig'de yoluna emin adımlarla devam ediyor. Tosic'in başarılı mevkiide kalması ve sol savunmada daha etkili olmak için sol bek alınması taraftarıyım. Tabii ki Caner'e inanıyorum.
Kendisine çok iyi bakıyor, dileğim ikinci yarının başında hazır olması... Ayrıca da forvete de yalnız adam almak için değil iyi bir forvet alınacaksa Beşiktaş'ta bu mevkiiye ihtiyaç var. Gökhan Keskin'in gelmesiyle birlikte altyapıda da olumlu işler olduğunu görüyorum.
Fikret Demirer de altyapıya büyük katkı veriyor.
Beşiktaş'ın geleceği acısından; arama, araştırma grubu daha da geliştirilmeli.
Altyapı demek; futbol takımının can damarı demek.
Hayretler içindeyim; yönetici Metin Albayrak hangi bilgi ve birikimle altyapının başında?
Ne zaman vazgeçeceğiz, adama göre iş değil, işe göre adam seçmeyi! Beşiktaş özkaynak düzeni ne zaman profesyonel bir düzene geçecek?
Yaklaşık 10 yıl önce; Yıldırım Demirören'in büyük muhalefetine rağmen, oniki U-21 maçını İnönü Stadı'nda oynamıştık ve oradan onlarca futbolcu çıkmıştı. O zaman çimler bozuluyor diye itirazlar gelirken ben de yüreğimini ortaya koyarak o maçları oynatmıştım.
Şimdi hibrit çim var.
Gelin bu maçları Vodafone Arena'da oynatalım.
Genç filizler ortaya çıksın.
Muhammed Enes'leri ancak böyle kazanırız.