Rus ruleti
Portekizli hakem maçı bitiriyor, yıllardır sakinliği ile bildiğimiz, en kritik maçlarda bile sakinliğini koruyan Arsene Wenger; dişlerini sıkıp, coşku içinde elini kolunu kaldırıp yaşadığı mutluluğu gözler önüne seriyor.
Yani derin bir "Ohhh" çekiyor...
İşte bu play-off'un özeti Arsene Wenger'in bu hali... Wenger, kuralar çekildiğinde rahatlıktan "Ohhh" demişti, dün akşam 90+4'te bitiş düdüğünün ardından stresin yerini rahatlığa bırakmasıyla "Ohhh" dedi.
Beşiktaş, Arsenal'e çok ters gelebilecek bir takım. Arsenal'in en büyük özelliği; hızlı oynama isteği. Hatta İngiltere'de çok uzun yıllar uzun topu bundan 25 yıl önce indiren ve hızla rakip kaleye giden ilk takım benim hatırladığım.
Yıllardır da aynı hoca ile çalıştıkları için tarzlarını hiç değiştirmiyorlar.
Hızlı, çevik bir takım yaratıyor Arsene Wenger. Türkiye'de belki de Avrupa'da Arsenal'e, Beşiktaş kadar hiçbir takım ters gelemez. Arsenal'in elindeki silah, çok az takımda var. O az takımlardan birisi de Beşiktaş.
Kalite farkı elbette var
Siyah-beyazlılar hızlı oynayan, hızlı oynamaya çalışan bir takım. Set oynamayı bilmeyen bir takım. Bu mücadele için tam anlamıyla Rus ruleti demek mümkün. Biraz iki takım arasında oyuncu kalitesi olarak fark var ama oyun olarak, felsefe olarak bildiğin Rus ruleti. Gideyim, üç pas yapayımdan anlamayan iki takım. Arsenal-Beşiktaş maçlarında iki takım oyuncuları diğer karşılaşmalara göre daha fazla yoruldular.
2-3 günde toparlamaları zor olur.
Premier Lig'in önemli, hızlı oynayan takımlarından Arsenal'e karşı aynı tempoda oynamayı bizim ligimizdeki takımlar içinde Beşiktaş'tan başkası yapamazdı. Arsenal'i eleyebilir miydi Beşiktaş, eleyebilirdi. Bireysel performansa baktığımızda, iki maçta da iyi oynamaya çalıştı oyuncular. Turu geçse gruplara kalsa sürpriz olur muydu?
Hayır... Üst üste bunları koyduğumuz zaman Beşiktaş, benim gönlümde görevini fazlasıyla yaptı. Avrupa Ligi'nde temposunu korursa çok başarılı olacağına inanıyorum.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.