Trabzonspor zor dönemden geçiyor
Konumuz Trabzonspor'a girmeden önce başta Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim'i en derin sevgilerimle ve gönülden kutlarım.
Elbette bu başarıda emeği geçen tüm sporcu ve teknik heyeti de kutluyorum.
Bu dar ve sıkıntılı zamanda morale ihtiyacı olan halkımıza her ne kadar bunca canın acısının yerine tutması mümkün olmasa da bir nebze ferahlık vermiş olmaları ayrıca bir sevinç kaynağıdır. Bu maça çıkan oyuncuların bu psikoloji altında bırakın kazanmaları, oynamaları dahi büyük başarıdır.
Herkesi en içten dileklerimle bir kez daha kutluyorum.
Gelelim bizim Trabzonspor meselesine.
Diğer konuları işlemeden önce şunu belirtmekte fayda var. Milli Takım'da oynayan bir Trabzonsporlu futbolcunun bile olmayışı Trabzon futbolunun ne denli kayıplarda olduğunun göstergesi değil mi?
Bu kayıpların başında kanaatimce Trabzonspor'u"Afrika Spor'a çeviren idari ve menajerlik yapısında aramak bence en doğru olanıdır." Buna en kısa zamanda tedbir alınmasını bekliyoruz.
Tek seçeneği kazanmak
Trabzonspor bu hafta oynayacağı Mersin İdman Yurdu karşılaşmasını kazanarak üç maçtır ters ve kötü giden talihine 'dur' demek zorunda. 'Kazanmak' diyorum zira bunun dışındaki herhangi bir sonuç söz konusu dahi değildir.
Trabzonspor bu maçta şu veya bu sistemdi, şu oyuncu oynadı da bu oynayamadı gibi hiçbir mazerete sığınma lüksüne sahip değildir.
Takımın oyun performansı "İyi oynadık ama kaybettik" mazereti yanında "Takım olarak sahada yoktuk" kötü gidişatı arasında dolandı durdu.
Oysa ki Trabzonspor gibi her zaman iddialı olan bir ekibin bu denli önemli kırılma anları yaşaması asla kabul edilemez.
Burada şu noktaya da önemle değinmek isterim.
Henüz ligin başında olmamıza rağmen Şota gibi Trabzonspor'a mal olmuş bir isme hemen saldırı düzenlenmesi bence kasıtlıdır.
Sonu nereye varacak?
Zira burada başka yerlere dokunamayanların Şota ile hırslarını almaya çalıştıkları gerçeği de ne yazık ki acı bir hakikat.
Bence Şota'yı rahat bırakmak ve onun da Trabzonsporlu olduğunu bilip kabul etmek gerekir.
Nedir bu arkadaş, Trabzon tüm değerlerini, oyuncu, teknik adam ve yönetici statüsünde bu denli refüze etmenin sonu ne olacak?
Bir yılda altı adet teknik adam değişiminin kime ve neye yaradığını bana birisi izah etsin de görelim.
Bence birilerinin aralık ayını beklemeden acilen bir genel kurul görmek istemesi bu denli saldırıların yapılmasını istemekten ileri geçmediği de malumdur.
Oysa ki hasta ve yıkık bir Trabzonspor yerine sağlam, ayakta kalan ve güçlü bir Trabzonspor'un normal prosedürlerle elden ele geçmesi daha sağlıklı olmaz mı?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.