İstanbul'a bekleriz

Burak Yılmaz, yersiz ve haksız yere atılınca Trabzonspor, belki de galibiyetle dönebileceği bir maçı beraberlikle bitirmek zorunda kaldı. Deplasmanda 10 kişi kalan Fırtına, bu şartlar altında rakibin üzerine gitmeyi haklı olarak düşünmemiştir. Esasen böyle bir hata Trabzonspor'un sonu olabilirdi, neyse ki yapmadılar. Burak, başına buyruk hareketlerini ve sorumsuz tavırlarını gün geçtikçe artırmaktadır. Öyle ya yerde adama tekme atmanın ne manası vardı? Oyun içerisinde Bilbaolu futbolcular itici hareketlerle sinirleri gerip, takımın psikolojisini bozmaya çalıştılarsa da bordo-mavili oyuncular bu oyuna gelmediler. Deplasmanda forvetten yoksun bir Trabzonspor bir de psikolojik olarak dağılırsa turun Bilbao'ya bırakılması işten bile değildi. Bu ara Henrique'nin kaleci ile karşı karşıya kaldığı ve Trabzonspor için adeta umut ışığı olan pozisyon maalesef beceriksiz bir vuruşla kaçtı, hevesler kursağımızda kaldı. Zira bunlar ele geçmez fırsatlardır.

10 kişi kaldı ama ezilmedi
Bunun gibi rakip sahada kaçan pozisyonlar sonradan takıma pahalıya patlar. İnşallah bunları İstanbul'da aramayız. Neyse ki Trabzonspor rakibi karşısında 10 kişi oynamasına rağmen ezilmedi ve de korktuğuna uğramadı. Oyunun son bölümlerinde ise rakibin Trabzonspor savunması üzerinde kurduğu tek kale baskıya gelince. Bu tarz maçlarda bu şekildeki oyun tarzı normaldir. Çünkü galibiyetin elden kaçtığını gören rakip, deplasmandaki maçın korkusu ile oyunun son perdelerini bu şekilde telafi edip muhtemel bir gol umudu ile saldırırdı. Fakat gününde ve formda olan Trabzonspor savunması rakibine gol imkânı vermeyince umutlar İstanbul'a kaldı. Umarız, Trabzonspor İstanbul'da ihtiyacı olan turu geçecektir.