Oyunun oyunu

Sivas maçının olumsuz etkilerinin görülmediği Trabzonspor, oldukça etkili ve mücadeleciydi. Aynı şekilde rakip Kayseri de bordo-mavili takımın bu başarılı oyununa eşlik edip kaliteli futbol oynaması müsabakanın heyacanlı geçmesini sağladı. Dünkü maçı teknik yönden değerlendirdiğimizde her iki takım da isimlerine yakışır oyun sergilediler. Maç ne kadar zevkli ise oyuncular da o kadar beceriksiz veya şanssız mı diyelim, ne derseniz deyin. Fakat top adeta bir o kalede bir bu kalede derler ya, işte futbolun sahadaki görüntüsü ve manzarası bu. Tempo yüksek, pozisyon bol fakat gol yok. Kayseri, Trabzon tarafına tüm akınlarını hep sol kanadından geliştirdi. Bunun da en büyük sebebi Yattara'nın arkasında oynayan savunma elemanının yalnız kalması idi. Kayserispor'da Mehmet Topuz, Cangele ve Olembe takımın en iyi adamları olarak gözükürken, Trabzonspor'da da en başarılı isimler Gökhan ve Umut'tu. Çok koştular az yoruldular. "Bu oyuncular iyi mi kötü mü oynadı?" sorusuna cevap vermek için konunun mütehassısı olmaya gerek yok. Ancak bu oyuncuların yakaladıkları pozisyonlardaki dikkatsizlikleri belki de Trabzonspor'un 2 puanına mal oldu. Bu oyunculardan çok daha fazla iş yapmasını bekleyemezsiniz, destek ayağınız yoksa.

Tüm engellere rağmen
Ya Umut'un ilk devre atamadığı penaltıya nazire yaparcasına Mehmet Topuz'un kaçırdığı ve topu kale direğine nişanladığı pozisyona ne dersiniz? Trabzonspor'un son zamanlardaki suskun gol ayağı Umut, bordo-mavili takımı öne geçirdi ancak Kayseri'nin star ayağı Mehmet Topuz, penaltıdan durumu eşitledi. Adeta maçın favorisi yok, galibi yok, mağlubu yok diye bağırıyorlar. Müthiş ve adeta aksiyon filmlerini hatırlatan bir maç. Her iki takımı da kutlamak gerekir. Netice olarak: Tüm engellere ve engellemelere karşın bu Trabzonspor ile fazla oynanılmadığında, orası-burası fazla mıncıklanmadığında, başkasını bilmem ama ben bu takımın her geçen gün üstüne bir şeyler katacağının sinyanllerini maçı kazanamamasına rağmen görür gibiyim. Beklentimiz: Gelecek tüm maçların aynı mantalite ve mantık çerçevesinde ve dünkü o oyun anlayışı içerisinde kendisini tamamlamasıdır.