Balayı bitti
Fenerbahçe yavaş oynuyor. Hele geçen sezonki futbolu hatırlayanlar için bu çok da kolay tahammül edilebilir bir şey değil.
Evet Aykut Kocaman dönemindeki futbolu andırmıyor değil bu oynanan.
Ama o UEFA yarı finalisti takımını hatırlayın. Çok farklı bir pas trafiği vardı.
Sezon başından bu yana Galatasaray karşılaşması da dahil olmak üzere Fenerbahçe oynadığı tüm maçlarda tempoyu elinde tuttu.
Ama dün akşam top konuk takımda olsa da inisiyatif hep ama hep Akhisar'daydı.
TAKTİK WEBO'YA UYMADI
Akhisarlı Bilal Kısa gerçek bir organizatörün yapması gerekenleri bize izletti. Fenerbahçe ise bu işi yapması beklenen Diego Ribas'ı sanki özellikle yalnız bıraktı. Kanarya'da Emre Belözoğlu'nun yokluğu Brezilyalı'nın performansını da doğrudan etkiledi.
Tempo düştükçe Akhisar Belediye daha rahat savunma yapmaya ve sevdiği kontraları yapmaya başladı.
Fenerbahçe'de Gökhan Gönül , Caner Erkin, Dirk Kuyt, Bruno Alves kötü günlerindeydi. Savunma her uzun topta delik deşik oldu.
Araya atılan her topta Gekas gibi yavaş bir oyuncu bile Mert Günok ile karşı karşıya kaldı.
Gekas'ın ilk golünde Bruno Alves gibi bir tecrübenin o hatası inanılmazdı.
Teknik direktör İsmail Kartal maç içinde gördük ki rakibi analiz etme konusunda pek başarılı olamamış.
Hep oynamasını desteklediğimiz Webo için gerekli oyun stili geliştirilemedi. İsmail Hoca seviliyor. Ama bu yenilgi, medyayla yaşadığı balayının sonu olabilir.
Gelelim Akhisar'a. Mustafa Hoca, Hamza Hamzaoğlu'nun mirasına rötuşlar uygulamış ama toptan değiştirmemiş. Ve tabii ki Gekas'ın geri gelişi müthiş bir etki yapmış.
Yunan futbolcu, yaşı ilerlese de ligimizde pozisyon bulmakta ve gol atmakta zorlanmıyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.