Bu resmen bir felaket
Bir tarafta şike soruşturmasının gölgesinde bir lig, bir tarafta 8 ay teknik direktörsüz kaldıktan sonra Türkiye'yi tanımayan bir hocaya emanet edilen bir Milli Takım, bir tarafta altyapı sistemi çökmüş bir futbol anlayışı ve bunun karşılığında Hırvatistan karşısında yaşanan felaket.
Maçtan önce hepimiz "aman gol yemeyelim" diyorduk. Eminim Hiddink de öyle diyordur.
Ancak bu sözü çok fazla kafamıza takmış olmayız ki daha maçın başında ceza alanımız içinde basiretimiz bağlanmışken golü yiyiverdik.
Aslında seyircinin de itişiyle 15 dakika çok iyi bir baskı kurduk rakip kale önünde.
Hatta bu dönemde rakibe kontra da vermedik.
Ama burada devreye fizik yetersizlik girdi. Burak tek başına üç tane izbandut gibi Hırvat oyuncuyla mücadele etmek zorunda kaldı.
Islıkla süslü isyan
Arda gibi, Emre gibi ceza alanına giren oyuncuların ayakları bir türlü kaleye şutu çıkaramadı.
Bir de bunun üstüne sağ tarafta Gökhan Gönül'ün yetersiz performansı girince bu baskıdan gol pozisyonu çıkaramadık.
25. dakikadan sonra Hırvat takımı çaktırmadan kontralara başladı.
Ve kısa sürede kırılgan takım savunmamızdan yararlandılar.
2-0'dan sonrası umutsuz bir çırpınış. 3-0'dan sonrası ise istifa ve ıslık sesleriyle süslü bir isyan vardı.
Bundan sonra belli ki Milli Takım'da yeni bir yapılanma olacak.
Ancak önümüzdeki günlerde yaşanması muhtemel iddianame krizini düşünürsek Milli Takım'ın Avrupa Şampiyonası'nda olmayışı malesef bu spora olan ilgi ve sevgiyi azaltacak.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.